• istanbul'da yıldızlara esir olan gökyüzüdür.
    öncesinde bir uğultu ve yıldızlarla kaplanan gökyüzü daha önce istanbul'da hiç bu kadar yıldızı bir arada görmemiştim. hala aklımdadır o geceki gökyüzü... o anda aklınıza tüm şehirde elektrik yok onun için gökyüzü net bir şekilde görünüyor gelmiyor tabii
    sarsıntı, uğultu ve yıldızların çokluğu epey ürkütücü gelmişti..
    aslında yıldızlar hep oradaydı ama biz şehir ışıklarının yüzünden onların farkında değildik.
    kendimizi dışarı attığımızda yıldızlar adeta şehri aydınlatmak için gelmişti. manzara müthişti saat 03:05 den sabaha kadar gökyüzüne bakarak düşünmüştüm... öte taraftan radyodan gelen gerçekler, çığlık sesleri, depremin büyüklüğü, yıkılan evler, yok olan aileler, o gece sabaha kadar gökyüzüne sığınmıştım
    korku, endişe, merak her bir yıldız'da başka bir duygu belirmişti...
    17 ağustos 1999 saat 03:02 45 saniye süren hayat sınavı, ardında bıraktığı gökyüzü, sokak köpeklerinin bitmeyen havlaması, ve kulağı sağır eden uğultu.. hepsi yıldızların ardına saklanmıştı
  • bütün sözlük yazarlarının deprem günü baktığı gökyüzüdür. ulan onüç yaşındaydım bir tek gökyüzüne bakmayan mal benmişim demekki. çok şey kaçırmışım sözlük.
  • sebebi ışık kirliliği'nin olmamasıdır. daha önce de yazılmış ama tam olarak budur.

    özellikle büyük teleskopları sırf bu yüzden şili'de br dağa, amerika'nın en kırsal kesimine, meksika'da saçma sapan bir kasabaya koyarlar ki gökyüzü daha rahat incelenebilsin diye.

    örneğin tarih öncesi çağlarda ve medeniyet yavaş yavaş gelişirken, yerleşik hayata geçildiği zaman dünya üzerinde herhangi bir ışık kirliliği olmadığı için insanlık venüs'e, sirius'a falan tapmışlardır. çünkü dünya üzerinden bakıldığında o kadar parlak ve güzel görünürler ki insanlar onların tapınılacak birer tanrı olduğunu düşünmüşlerdir. daha sonra, ışık kirliliği arttıkça karanlık gökyüzü görünmemeye başlamıştır. samanyolu'nun o muhteşem görüntüsü ne yazık ki büyük istanbul depreminde elektriklerin kesilmesiyle birlikte bu metropole de uğramıştır.

    bu görselde ışık kirliliğinin tabaka tabaka aslında karanlık gökyüzünü nasıl görünmez hale getirdiğini anlayabilirsiniz.

    http://www.planetsedu.com/…ollution-infographic.jpg
  • yıldızların kesinlikle çok büyük göründüğü gündü bir çok kişinin de söylediği gibi, yine ekşide bir yerlerde okumuştum bununla ilgili bir yazı geçmişte. bunun sebebinin ortalığın çok karanlık olması sebebiyle oluşan bir göz yanılması olduğunu söylemişti. askerde ıssız bir yerde nöbet tutuyorlarmış ve aynı şekilde orda da geceleyin benzer bir manzara ile karşılaşıyorlarmış. bana da mantıklı gelmişti, malum depremden sonra şehrin tüm elektriği kesilmişti ve zifiri bir karanlık vardı.

    edit: gece gece hortlattığınız başlığa tüküreyim

    edit 2: arkadaşlar uyarıyor beni (bkz: ışık kirliliği) :)
  • bol yıldızlı olduğu söylendikten sonra birkaç yıl her yıldızlı gecede korkmuştum. hele şehirde elektrik kesildiğinde yıldızlar daha bir parlak göründüğünde uyuyamazdım. tam posttravmatik stres bozukluğuymuşum.
  • o anı yaşamamış, anlama zorluğu çeken doğal yaşam dostu gerzekler için jeofizik mühendisi prof. dr. ahmet ercan'ın 2000 senesinde ekonomist dergisine yaptığı açıklamalardan alıntı yapalım:

    gökyüzündeki değişimler (1 saat - 1 hafta öncesi)

    deprem ışıkları: güneşin yeni doğup batışı gibi ışık hüzmeleri görülür.

    alev topları: yanan bir kibrit alevi gibi alev topu görülür.

    deprem bulutları: açık havada, kırılacak bölgenin üzeri bulutlanır.

    yıldırımlar: olağan dışı mor, yeşil, kırmızı, mavi, pembe renkli oluşumlar görülür.

    gökkuşağı: açık havada kısa gökkuşağı oluşur. bunda yeşil, siyah, mavi renk egemendir.

    hava sıcaklığı: havada aşırı sıcak ve sıkıntı meydana gelir.

    ay, yıldızlar: parlak bir gökyüzü içinde yıldızlar elde tutulacak kadar yakın görünür.

    uğultu: yerden anlam verilemeyen bir uğultu duyulur.

    yukarda bahsettikleri deprem öncesinde gökyüzünde oluşan belirtilerdir. kimsenin olayı mistik sebeplere bağladığı falan yok.
  • olay gecesi catı katında gorsel solenine tanık oldugum gokyuzudur (ordu'da bulunuyordum).deprem dakikalarında elektrik ordu'da da kesilmis "e hadi yatalım" o zaman derken aniden gokyuzune bakmamızla bizi bizden alan parıltıdaki yıldızları gorup 15-20 dakika oylece bakakalmıstık.tabiki o sırada can pazarı yasandıgından haberimiz yoktu.ertesi gun kalkıp televizyonu actıgımızda anlamıstık herseyi ama sonuc olarak ulke genelinde yasanan elektrik kesintisinden dolayı oldugu barizdi.
  • kelimelerle tarif edilemeyecek kadar büyüleyiciydi. yalova esenköy de şehirdışında bir alabalık tesisindeydik. gökyüzüne bakmaktan yemeği yiyemez hale gelmiştik. sanki gökyüzünün tamamı yıldızdan ibaretti ve birer ikişer kayıyorlardı. o zamanlar kameralı telefon imkanımız olmadığı için o anları ölümsüzleştirememiştik. bu kadar kayan yıldız sebebiyle allah korusun , bu neye işaret acaba diye düşünüyorduk. restauranttan çıktığımızda saat 1,5-2 sularıydı. eve gelip yatağa başımızı koyduğumuzda o müthiş ses ve ardından anlayamadığımız şekilde birden sarsıntı başladı. bir kiriş altında depremin bitmesini bekledik. ( sonradan öğrendik ki en büyük yanlış davranışlardan birisiymiş.) ardından evi boşalttık sahil kenarına çektik arabamızı hava aydınlanmasına yakın 1-2 saat önceki gökyüzünden eser kalmamıştı. kayıp giden yıldızlar dünyadaki son görevlerini yapmış gibi bize selam çakmış ve şimdi bizden çok uzakta bir yerlere gitmişlerdi.
  • deprem olduktan hemen sonra dışarı çıkıldığında insanların havaya bakarak yürüdüğü, insanların gözünü kamaştıran gökyüzüydü. o ana dair hatırladığım şeylerden birisi de elimi uzatsam tutarım diye iç geçirmemdi.
  • genel görüntüyü gerçeğe en uygun şekilde ayarlamaya çalıştım, izmit'ten batı ufku bu şekilde görünüyormuş, sanırım depremin resmi saati 03:02 - http://i.imgur.com/k0awtah.png

    iddialara göre 1994 san francisco depreminde insanlar hayatlarında ilk defa samanyolu'nu gördüğü için 911'e yüzlerce telefon gelmiş, gökyüzüne ne olduğunu sormuşlar. http://answers.yahoo.com/…qid=20100818114259aas4oib
hesabın var mı? giriş yap