• bugün itibariyle başlattığım kampanya.
    madem benim götümden kan alır gibi vergi alınıp benim yararıma değil de araplara yedirilecek harcanacak, bari bir kampanya başlatma hakkım olsun.

    bir referandumla genel seçim oylamaların açık oylama yapılmasını istiyorum ve sistemi destekleyen tek parti olan ak parti'ye oy verecek her aile ferdi için bir suriyeli eve alma, besleme zorunluluğu getirilmesini istiyorum. ancak bu şekilde ekonomimizin onları doyurmaya, onlara ev sahipliği yapmaya yeterli olup olmadığını görmüş oluruz. ancak bu şekilde ak parti'ye oy verenlerin ne kadar müslüman, ne kadar nefsinden arınmış olduğunu görürüz.

    bir hayalim var, bir kahve dayısı, bir taksicinin, bir konya esnafının ailesinden ak parti'ye çıkan her oy için evine bir suriyeli girmesiyle ilgili.

    kampanyamız hayırlı uğurlu olsun.
  • aynı kampanyayı başlatan 99999999999. kişiye uğur derin dondurucu hediye edeceklermiş.
  • sarayda kalabilirler.
    sarayın 1.150 odası var. 1 odada 3 aile birden kalsa 3.450 aile yapar.
    onlarında devlet başkanına ihtiyaçları var, başkan olmak isteyende belli böylelikle hem kan durur hem adamlar açta açıkta kalmaz...
    isteyen siyasetçilerde onlara eşlik edebilir.
  • o kadar karmaşaya gerek yok. ortalarda akp borozancılığı yapanlar baksın yeter. bir hayalim var, tuğçe kazaz'ın, yavuz bingöl'ün, niran ünsal'ın ak parti'ye çıkan her oy için evine bir suriyeli girmesiyle ilgili.
  • suriyeli mülteciler konusunda bu güne kadar sözlükte başlatılmış yegane mantıklı, parametreleri birbiriyle tutarlı, herkesin sözünün arkasında durabileceğı kampanyadır.

    ancak tutmaz... sorun, statüko gereği akp'ye oy veren az sayıda sermaye sahibi dışında bu partiye oy vermiş herkesin suriyelilerin doğal rakibi konumunda olmasıdır.

    bu güne kadar vahabi-selefi sermayenin gayrimenkul rantiyesi ve para aklama ekonomisinin finanse ettiği ortamda "ben üretmeden tüketeyim, yükümü toplum sırtlasın" zihniyetinde yaşayagelmiş hüloooğğ-class akp seçmeni, artık kabası alınıp kolaylanmaya başlayan büyük ortadoğu projesinde akp'nin zemin ve önem kaybetmesiyle aynı zamana rastlayan suriyeli mülteciler konusunda an itibarıyla iki alt zihniyete bölünme sürecinde:

    bu kitlenin iyice retarde olan kısmı "ben yine üretmeden tüketeyim, o arada suriyeliler konusunda vicdan mastürbasyonu yapayım, partimin oy tabanı büyüsün, yükü yine toplum sırtlasın" derken,

    iyi kötü iş güç sahibi olup mecburen biraz kafasını kullanabilenleri ise "benim al-sat ekonomisi ve düşük kaliteli hizmet sektörü girdilerim belli, arap sermayeli gayrimenkul rantiyesinin ara ihtiyaç pazarındaki daralma belli, o halde minimal üretimle kazanç elde edebildiğim bir ekonomiye yeni üretimsiz tüketim rakiplerini niye sokayım, zaten masal ekonomisinin yaldızları dökülmeye başladı, toplumun yük sırtlama haddi aşılıyor, hadise sonunda bize patlayacak" demekte. bunlar zaten evine suriyeli filan sokmaz.

    hülooğğ kitlesinin simetrik karşılığı olan, zeka ve kavrayışça onlarla bire bir aynı, fakat farklı bir sosyal katmanda doğup büyüdüğü için onlarla karşı uçta yer alan yetmez ama evetçi, şark sosyalisti, geri kalmış ülke komünisti vs. grubu doğu tipi entel taifesi yine vicdan mastürbasyoncusu ve 'yeni proleter kitle' hayalcisi bir tavır sergilemesine karşın, toplam akli kapasiteleri orta boy bir ispenç tavuğununkini aşmadığı için burada sadece 'mention' etmekle yetinilecek olan bu tayfa da ilk fırsatta toz olur.

    kısacası "benim her türlü cehaletim ve kompleksim tatmin bulsun, yükü benim dışındakiler çeksin" diyenler, ikinci kısmın olmayacağını farkettikleri anda ortadan kaybolurlar. yani akp seçmenleri suriyeli filan almaz.
hesabın var mı? giriş yap