• dilini unutmaktan ve gelecek nesillere bırakamamaktan endişelenen, ölüm korkusu yaşayan kürt-zaza bir adamın ve ailesinin hikayesi.
    oyuncular yönetmen veli kahraman'ın annesi ve babası.
    torun rolündeki kız oldukça iticiydi adeta " kamera beni çekiyor güzel çıkmam lazım azcık güleyim" düşüncesiyle oynamıştı.
    o kadar insanın ortasında da soramadım yönetmene nereden buldun o torunu ? diye.
    film aslında belgesel/drama karışımı. yani yer yer hüzünlenirken aslında gerçek insanların doğal yaşamlarının çekildiğini anlıyorsunuz.
    filme torun rolündeki kız haricinde şu eleştirileri getirebilirim :

    - filmin adı "anadilim nerede " ancak film boyunca bunun sorgulandığını görmedim sadece " anadilimi unutmayayım" çabası vardı.
    -türkiye'de 18 dilin unutulma tehlikesi olduğunu ve bu filmi kendi anadilinden dolayı zazaca üzerine kurduğunu aslında tüm yok olma tehlikesi yaşayan diller için geçerli olduğunu söyledi yönetmen. o halde geçmişte bu dillerin konuşulmaması için nasıl baskı yapıldığını daha iyi anlatabilirdi.
    - annenin dili kurmanci babanın dili zazaca. anne bir kez bile kurmanci konuşmuyor sadece zazacanın üzerine gidilmiş filmde. kurmanci de unutulmaya yüz tutmuş bir lehçe . kadın "ben kendi dilimi unuttum seninkini nasıl hatırlayayım ki " diyor ama o dilin kurmanci olduğu bile söylenmiyor. sonradan yönetmene sorup öğreniyoruz.

    özetle izlenilmesi gereken bir film en azından empati kurabilmek için... başroldeki amca yani veli kahraman'ın babası müthiş oynamış hatta oynamamış bizzat kendisi harika bir insan zaten o koca ekrandan hissettik bunu ama yine de unutulmaya yüz tutmuş bir dil için yeterli bir film mi? hayır. 60 dakikalık bir film aslında böyle bir mesele için kısa bir zaman. yapsaydın 90 dakika anlatsaydın biz bu hale nasıl geldik.
  • 15. uluslararası 1001 belgesel film festivali kapsamında da gösterilecek film.
hesabın var mı? giriş yap