*

  • kimine gore nefret edilesi, kimine göre sonsuz mutlu olunası bir gündür. günlük hayata bir karmaşa yaratabilecek kadar güçlü bir tarihtir. acayiptir.
  • her yıl ne alsam ne alsam diye günlece yanılıp yakıldığım sonunda hiçbir şey alamadan iyi ki doğdun yapıp* yanaklarından iki sevimli öpücük verdiğim doğum günüdür bana göre.yazık ona..
  • genelde gomlek kravat gibi hediyelerin eslik ettigi gun
  • genelde nüfus cüzdanlarında yazan tarihle uyuşmayan gün..
  • nüfus cüzdanındaki tarihle uyumadığı için babanın senede iki kere "heh doğum günüm bugün benim" diye gezmesine sebep olan gün
  • bir gün. aslında bugün. kimsecikler için bir önemi de kalmadı zira kutlanamayalı onüç sene geçti. evet onüçüncü doğumgünü bu onun, kutlanamayan. öldüğü gün kadar olmasa da, ağır bir gün aslında bugün...
    (bkz: her erkeğin ölümü babasının ölümüyle başlar)
  • bir bakıma benim de doğum günümdür.
    (bkz: babanın kanında portakal olmak)
  • ilk defa hediyemi veremediğim gün. ilk defa, hediye versem dahi mutlu gözlerini göremeyeceğim gün. ilk defa, onun yanımda olmadığını daha çok fark ettiren gün.

    in my dreams i can see you
    i can tell you how i feel...
  • genelde duygularınızı belli etmeyen (yahut edemeyen) bir insansanız, saat 12'yi geçtiği için artık bugün onun doğumgünüyken ve o içerde uyurken siz ona neler söyleyeceğinizi düşünürsünüz.
    en başta iyi ki doğmuştur baba tam 50 yıl önce, iyi ki sizin babanızdır çünkü size hayatınız boyunca gurur duyacağınız bir baba olmuştur. "zulmün önünde başını dik tut; emeğin önünde saygıyla eğil kızım" demiştir size, siz daha bacak kadarken. her gün elinizden tutup sizi hastaneye götürmüş, sizin hastane yuvasında geçirdiğiniz bir günün sonunda yine sizinle eve dönmüştür. dürüstlüğü, inandığını sonuna kadar savunmayı, kimseye inanmamayı, düşünmeyi, okumayı, öğrenmeyi en büyük erdem belletmiştir size... anneyle daha çok arkadaşken size otorite figürü olurken aslında belki de bir çok çocuğun, hele ki bir çok kız çocuğunun sahip olamadığı bir özgürlük vermiştir size. siz, kendinize hiç bir kısıtlama konmamasına rağmen asla sınırlarınızı aşmamış, sahip olduklarınızı suistimal etmemişsinizdir. gözünüzde bir damla yaş görse onun üzüntüsü olmuş, paylaşmaya hazır olmuş ama siz paylaşmak istemediğinizde de kararınıza saygı duymuştur. sizin için planları vardır, hayalleri vardır, belki tam onun hayal ettiği türden bir çocuk olamamışsınızdır ama, o sizi kendi doğrularınızla, kendi kararlarınızla sever. hep çok düzenli, çok planlı, çok disiplinliyken siz inadına dağınıksanız her anlamda, bunu da eleştirir sürekli, ama sizin iyiliğiniz içindir bu da, aslında her şey sizin iyiliğiniz içindir.
    kendinde kanserden şüphelenilmesi üzerine geceler boyu hüngür hüngür ağlamışsınızdır, internette durumu araştırıp anlamaya çalışmışsınızdır, kendisi durumu en iyi bilebilecek kişiyken sessiz kalması daha da tırmandırmıştır içinizdeki korkuyu. sonra bir şey çıkmayınca sevgilerin en büyüğüyle sarılmışsınızdır.
    bugün babanızın doğum günüdür, ama işte bu içinizden geçenleri ona söyleyemezsiniz, utanırsınız nedense... oysa sevgiden utanmanın değil, en büyüğünü göstermenin günüdür, kuru bir "doğum günün kutlu olsun"la geçiştirmenin değil...
hesabın var mı? giriş yap