• (bkz: beşşar esed)
  • havadan sudan konuşuyorduk kelebek gözlüklü şişe ciniyle*, söz döndü dolaştı güncel konulara geldi :

    ben - bu işte bir tuhaflık yok mu sevgili cin? bundan sonra "beşer şaşar şaşmaz beşşar" mı diyeceğiz yani!

    cin - tuhaflık olmaz mı keziban? dalga geçmeyi bırak da aç, eski gazetelere bak. hafız esad'ın, küçük oğlu beşir'i kendisinin yerine yönetime geçireceğini dile getirdiği 1997 yılı başlarından beri, bu çocuğun türk basınında adı "beşir esad" idi. şimdiyse, son dönemlerin kendilerini amarıkan basını üyesi sanan aklıevvellerince, kaşla göz arasında "beşşar esad"a, daha da kötüsü "beşşar esed"e dönüştürülmüş yarım yamalak. utanmasalar "bashar al-assad" yazacaklar! kendilerine saygısı olmayan bu aklıevvel özentiler umman'a "oman", cebelitarık'a "gibraltar", pekin'e de "beijing" diyorlardır kesin. aralarından fas'a "morocco" diyenler bile çıkar. uzak durulması gerekir bunlardan.

    ben - haklısınız sevgili cin. anadili ingilizce olan elin adamı, kendi dilinin yazım kurallarına göre cafer yusuf'a "dhafer youssef", ya da ahmet cemal'e "ahmad jamal" dedi diye ben neden öyle yazmak durumunda kalayım ki? benim dilimin de kuralları var. üstüne üstlük o adların birebir karşılıkları da var benim dilimde, neden kullanmayayım? bana kalırsa "beşşar esed" diyen koca kafalı gazeteci, yarın öbür gün ömer seyfettin'in adını da "omar saifeddine" diye yazar.

    cin - iyi dedin keziban. beşir esad varken "beşşar esed" de ne oluyormuş! hem ben sana bir şey söyleyeyim mi? ben olsam "esad"ı da kullanmaz, "esat" derdim. öylesi daha türkçe olurdu.

    ben - evet ama o dediğinize de, ibnülemin mahmut kemal'in adını "ibnü'l-emin" diye yazan öteki türkçesevmezler tutuluverir şimdi.

    cin - sevsinler onları! keziban, sen hafız esad'ın kendi koltuğu için aslında büyük oğlu basil esad'ı hazırladığını, ama basil 1994'te araba kazasında ölünce o sıralar yirmi dokuz yaşındaki beşir'in başkan adayı olarak apar topar gündeme geldiğini anımsıyor musun? peki ya suriye anayasasına göre, bir kişinin ülkede devlet başkanı olabilmesi için kırk yaşını doldurması gerektiğini, beşir başkan olsun diye bu gereksizliğin küçük bir anayasa değişikliğiyle giderildiğini, dolayısıyla 2000 yılında babası ölünce, tek derdi hekimlik etmek olan beşir esad'ın otuz beş yaşındayken devletin başına geçtiğini biliyor muydun? neye niyet neye kısmet...

    ben - şimdi siz söyleyince anımsadım. unutmuşum bunları. nasıl da uçu uçuveriyor bilgiler insanın kafasından. yazık! biliyor musunuz? hopdediks'e de "obelix" diyorlar artık.

    cin - hop ne dedin?

    *

    madem sordunuz daha açık yazayım, zaten metnin içinde olan tanımı : hikmet bila'dan güneri cıvaoğlu'na, mümtaz soysal'dan enis berberoğlu'na, yağmur atsız'dan mehmet ali birand'a, sami kohen'den hasan cemal'e, melih aşık'tan taha akyol'a kadar bir dönem türk basınındaki herkesin, eski suriye devlet başkanı hafız esad'ın küçük oğlunun adını yazış biçimidir beşir esad. şimdi başka biçimlerde yazılıyor olması bu gerçeği değiştirmez. kelebek gözlüklü şişe cininin dediği gibi, açın eski gazeteleri, inanmıyorsanız onlara bakın.
hesabın var mı? giriş yap