bilinmeyen bir dili dinleye dinleye öğrenmek
-
kapalıçarşıdaki hanutçuların da yaptığı eylem. ancak bunu, o dili değil de o dil de biraz konuşmayı öğrenmek olarak nitelemek lazım sanırım. bir de bunun tersi olarak, edebi dilin bütün inceliklerini bilip, garsondan çay isteyemeyecek derecede konuşamayan arapça profesörleri vardır.
edit: kader ayırdı bizi, elimizden ne gelir. sabrın sonu selamettir, başa gelen çekilir. -
her canlının tattığı yetenek.
-
(bkz: uyurken ingilizce öğrenmek)
-
onüçüncü savaşçı filmindeki antonio banderas'ın canlandırdığı onüçüncü savaşçı olan arap karakterin yaptığı. diğer savaşçıların dili iskandinav dilini dinleye dinleye öğrenir. öyle bir yerde konuşur ki hem göt eder hemde millet şaşırır. film işte.
-
alman pornosu izleye izleye öğrendiği almancayla almanyada 1 hafta hayatını idame ettirebilen bi arkadaşım oldu benim. ota boka das ist gut diyo diye dayak yiyecekmiş nerdeyse ama olsun.
-
-
mumkun değildir. gurbetçilerimiz dinleye dinleye degil az da olsa araya (bkz: interaction) kattıkları icin ogrenmislerdir. karşılıklı iletişim olmadan sadece dinlemek 3-5 kelimenin veya yapının ne oldugunu tahmin etmenizi saglar.
-
her insanın bebekken gerçekleştirdiği bir eylem. symbol grounding problemin çözümüne dair bir ipucudur.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap