• aki kaurismäki’nin 1985 yapımı filmidir. helsinki’de çoklukla işçilerin yaşadığı kallio’dan efsanevi eira’ya gitmek üzere yola çıkar 14 frank adında kişi ve 1 pekka. kısıtlı para ve toplu taşıma araçlarıyla yapılacak hayli zorlu bir yolculuktur bu. yola çıkar çıkmaz metroyla, indikleri ilk durakta ilk firelerini verirler, ölür frank’lardan biri, kalırlar 14 kişi.
  • filmin kahramanı 10-15 tane frank.

    sanki 10-15 tane alt kişilikten oluşan bir tane frank var. mahsun süpertitiz ambulans ve itfaiye arabası çalıyordu. bu filmdeki frank(ler) ise metro çalıyor.
  • muhteşem bir aki kaurismaki filmi.

    bu film yaklaşık on yedi sayfa sürecek bir analizi hak ediyor. normalde asla üşenmem fakat yazmak istemiyorum, oldukça hüzünlüyüm. gelmeyen ve gelmeyecek olan bir godot gibi, gidilemeyen bir eira. başkaldırmanın ve yine deneyip yine yenilmenin daha iyi yenilmenin filmi. kötü, çok kötü çocukların, sizin oyuncağınız olmayacağız kararlılığı ve gerekirse ölmeleri. harika aliminyum.

    https://youtu.be/axfckoi6sbu
  • insanların yarattığı bu boktan düzen içinde öteki olmaya mahkûm olmuş insan-insanları anlatan daha güzel bir film yapılamazdı calamari union kadar. dipsiz bir hayat yaşadıkları. ama sonu ölüme çıkıyor, çıkmak zorunda frank'lerin.. kimbilir aramızda kaç frank yaşatıyoruz veya hiç. gözümüzün önünde ölüp gidiyorlar hiza adamı olmadıkları için.
    calamari union, anlatılanlar bakımından gerçeğin ta kendisidir. her bir frank'in kendini kötü olarak tanımlaması toplumun bir yorumu. onlar kötüdür; çünkü istenenin dışındadır. yasayı reddetmiş ve yasak olanı arzulamışlardır. gereken de budur. niçin sürekli düz bir hayat tercih edilsin ki? hep o saçma bulunan eylemlerden dolayı, yürüyüşümüze, yemek yiyişimize, konuşmamıza her şeye bulaşıyor o düzgünlük. düzgün insan, farkında değildir, düzülmüş ve düzülen insandır da. frank'ler bunu reddettiği için ölmüştür ve ölüler, işte tam olarak mesele bu. iktidara kapılmamak.
  • "beyler şehrin bu kesiminde hayatın imkansız olduğuna dair birçok sebebi gözden geçirerek ne sizi ne de kendimi yormak istemiyorum. hepimiz geçmiş yıllarda bizleri zorlayan şartları biliyoruz. kalabalık evler, cehalet ve açlık. düzensiz tarifeli bunaltıcı otobüslerden bahsetmiyorum bile. dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar çok tepe burada var. serbestçe koşan çocuklar ve köpekler sokaklarda hareket etmeyi imkansız hale getiriyor. cüzamlılar gibi arka sokaklarda saklanıyoruz. sanki biz bu onurlu ülkenin özgür vatandaşları değilmişiz gibi üzerimize tükürülüyor, aşağılanıyoruz. ayrıca bir keresinde sırf çenemi yanlış yerde açtığım için kötü ihtiyar bir kadın bacağıma tekme atmıştı. ben köpek değilim. biliyorum ki siz de gerektiğinde azıcık da olsa kendinize saygı duyarsınız. işte bu yüzden bugün buradayız. artık sızlanmak yok. artık terk etme zamanı. bu karar kolay değil. çoğumuzun burayla güçlü bağları var. çoğumuz çocukluğunu, hatıralarını ve aillerini feda edecek. çürümüş ağacın dalları daha sağlıklı bir gövde bulmalı. hepimiz ebeveynlerimizden ve onların ebeveynlerinden şehrin karşı tarafında eira diye bir yerden bahsedildiğini duyduk. sokakları daha geniş, havası daha hoş ve temizmiş. hedefimiz orası. asıl sorunlara geçmeden önce herkesin bu yolculuğun tehlikelerini ve sorumluluklarını anladığından emin olmak istiyorum. söz sırası senin frank. teşekkürler frank. bizi şehrin en uç noktasına götürecek bir ulaşım ayarladım. ondan sonra herkes kendi başına. bazılarımız güney, bazılarımız kuzey yönünde, bazılarımız da hattı direkt delip bir kaçış deneyecek. hepimiz fakir olduğundan, fonumuzu toplumumuzun bize mirası olan fonu paylaşacağız. isa'nın bedeni ve kanı adına. isa'nın bedeni ve kanı adına. isa'nın bedeni ve kanı adına... tamamdır. 6'da yola çıkıyoruz."
  • aki kaurismaki'nin sol örgüt üyelerinin hikayelerini anlattığını düşündüğüm güzel filmi. helsinki'ye gitmeden önce izlenmesi, o şehre aki'nin anlattığı duygularla bakılması gerekir.
  • frank: let's take a cab.
    frank: you got any money?
    frank: no. how about you?
    frank: no.
    frank: let's take a cab.
    frank: ok.
  • 2008 yapımı bi de amerikan remake'i vardır aynı isimde. düşük bütçeli bi fan filmi olup, abdli yönetmen, aki'den izin alarak çekmiş filmi. orijinal calimari union'daki sahnelerden repliklere, sekreterden pekkasına kadar her şey tamamen aynı.

    https://www.imdb.com/title/tt1513038/
  • "dişlerini gıcırdatıyor ve biliyor dünyanın onu hiç umursamadığını. dünyayı hiçbir şekilde etkileyemez. parmaklarını sayıyor 1-2-3! 1-2-3! yemeksiz geçen üç gün... üç gündür kendisine 'bu böyle devam edemez' diyor. ama ediyor. üç gün üç gece yemeden! ve o vitrinin ardında hamur işleri, şişeler, konserveler... ölü balıkları koruyan konserveler, konserveleri koruyan vitrinler, vitrinleri koruyan polisler, polisleri koruyan korkular... altı sefil sardalyayı koruyan bunca engel!"
hesabın var mı? giriş yap