caption

• ing.baslik, manset.
• (bkz: closed caption)
• ms word'de resim yazisi olarak gecer. (bkz: microsoft turkcesi)
• ing. fotograf, video vb. altındaki yazı, aciklama.
  
  ayrica
  (bkz: title)
• çok iyi bir alt yazı bulma programı. dosyanızı eklediğinizde şıp diye tam uyan alt yazıyı getiriyor. dizi sezonları için klasörü de ekleyebiliyorsunuz. burada dikkat edeceğiniz şey dosya/klasör adını değiştirmeden indirdiğiniz haliyle aratmanız. ayrıca yazarak arama da yapılabiliyor.
• ing.manşet, başlık.
• daha iyi bir caption düşünemiyorum
  görsel
  
  yine olaysın bebeğim!
  ama ben bu yılı yaşamış olmayı dilerdim
  bir yalanla avunacağıma bir gerçekle acıtsın hayat beni..
  bu yılı ömrümün hasat dönemi olarak arşive atıyorum. allah belanı versin şu bu diye yıla sövmeyi anlamıyorum, deprem bile olsa nedeni hayatı bir neden sonuç ilişkisi olarak ele alıyorum, her zaman. aptallıklarımı iyi gördüm, kafamı duvarlara vurdum, her yönden güzeldi yani.. insanın bazen kafasını duvara vurması gerekir. ben vurmayı yarıda kesip, gel seni biraz anlayalım dedim. kendime süresiz izin verdim. kalbi orospu olmuş yakınlarım(!) yüzünden kendime saldırmayı bıraktım.
  canın ne isterse onu yapacağız artık! kendin için yaşamayı bilmiyorsun ama öğrenebilirsin bunu? iki ıh mıh dedi ama iknâ ettim sonunda. seni sevmem için hiçbir şey yapmana gerek yok, hiçbir şey yapmak zorunda da değilsin, dedim. ihtiyacım olan koşulsuz sevgiyi en başta ben yaşattım kendime.. acımı kovmadım. durdum, acının içinde kaldım, kalabildim. sımsıkı tuttuğum her şeyi bıraktım, bırakınca ne olduğunu görmek istedim. yıllardır adım gibi bildiğim bir gerçeği kabullendim, aynısını onlar benim için yapmazmış. onda birini bile yapmazmış hatta.
  ölüyorum sandığım günler oldu. ölsem daha iyiydi ya dedim, yine de her şeye rağmen kötü bir alışkanlık ve bağımlılık geliştirmedim.
  bazı anlar çok sertti ama bi yerde de iyi oldu:)
  
  nihâyet,
  ne ektiysem biçtiğim dönem geldi. böyle olacağını bilmiyordum, çıkarım
  için yapmadım hiçbir iyiliği..
  can-ı gönülden yaptım, vicdanım rahat olsun diye bile değil, içimden gele gele, hâlis
  bir niyetle, sevgiyle yaptım. fakat, şu söz çok doğruymuş;
  -zarurî ihtiyaç olduğu hâlde-
  neyi bağışlarsan o sana bahşedilir,
  neyi de esirgersen o senden esirgenir.
  
  hiçbir şeyi sonunu hesaplayarak, sevilmek
  için yapmıyorum. bu olgunluğa erişebildiğim
  için kendimle gurur duyuyorum. ilkelerime sadık kalarak, adaletim ölçüsünde kalbimi karartmamaya gayret ettim hep.
  tek geçer akçem iyi niyet oldu.
  kurban moduna girmeden kalbimi korudum, aklımı da (bu çok zordu ama acının içinde kalarak irademe, benliğime saygım arttı)
  
  marifet herkes kokuşmuş çağın arkasına sığınıp da eğriliğin kitabını yazarken insan kalabilmekti, aslında böyle düşününce olması gerekenden bir gıdım fazlasını da yaptım sayılmaz. kendime karşı alnım ak,
  en önemlisi de bu. ben bu vahşi dünyada, zorbalığa başvurmadan -ve de ölmeden- onlara benzemeden, masum kalabilmeyi başarmış bir bambiyim (ceylanlar çok ürkek)
  
  artık kafamda ne bir soru işareti kaldı, ne de kalbimde bir sızı.. keşkelerin ne olmadığını
  en çok bu sene anladım:) iyi ki ağzıma sıçmışsınız, iyi ki gerçek yüzünüzü görmüşüm de beni daha fazla salak yerine koyamadınız. çünkü sevmeyi, yetinmeyi bilmenin en güzel sonucu; benim vicdanım rahat^*