• bir örümcekle bir domuzun arkadaşlığını anlatan bir çocuk kitabı.
  • adını hatırlayamadığım bir domuzla, anaç örümcek charlotte'un bir çiftlikte geçen macerası. domuzcuk babe gibi bir karakterdir, çiftlikteki tüm hayvanlarla dost olur ve fakat kış geldiğinde kesilecektir, charlotte isimli uzun kirpikli güzel örümcek bayan domuzcuğu çok sevdiğinden kesilmemesi için planlar yapar ve ben yanlış hatırlamıyor isem domuzun yattığı kısmın girişine bir gece kendi ağıyla yazı yazar ("beni kesme" olabilir, beni yıka olamaz). sabah kalkan çiftçi bunu görecek domuzunun bir mucize olduğuna karar verecek ve elbette onu kesmekten vazgeçecektir. bundan sonrası festivalden festivale koştukları mutlu bir kısımdır, domuzcuk ünün tadını çıkarır, hayat çok güzeldir ve fakat bizim zamanımızın tüm çocuk hikayelerinde olduğu gibi muhakkak ağlamamız gerekmektedir. bahar gelir, charlotte'un yavruları olacaktır (bir kaç bin tane kadar) ama charlotte bir örümcek olduğundan yavruları doğduktan sonra ölecektir. yavrularını domuzcuğa emanet eder, uzun kirpikli gözlerinden yaş akıtır, biz de bu noktada ağlamaya başlarız.

    ben charlotte's web adlı hikayeyi kitabını okumadan evvel çizgi film olarak izlediğimden, hatta bir antalya tatilinde izleyebildiğim tek video bu olduğundan bu formatıyla tanıyor ve biliyorum. söz konusu antalya tatilinde 2. dereceye yaklaşan yanık olmayı başarmış olmam sebebi ile dışarı çıkamadığım günlerde charlotte yüzünden televizyon başında saatlerce hönküre hönküre ağlamıştım, şimdi izlesem yine ağlarım.

    yine böyle insanın içine oturan bir başka çizgi film için (bkz: kuğu prenses)
    he-man'den, voltran'dan önce bunlar vardı ve demek ki bir dönemin trendi bu idi, işte bu sebepten böyle sulugöz bir kuşak yetişti.
  • charlotte's web'in filmi o dönemin walt disney dışındaki bütün çizgi filmleri çıkaran hanna-barbera'nın 1973 tarihli yapımı, benim hatırladıklarımı yorumlar da destekliyor ki film hayret edilecek şekilde kitaba sadık kalmış. benim hatırlayamadıklarım ama öğrenebildiklerimiz ise şöyle:

    - domuzun adı wilbur.
    - filmin en akılda şarkılarından biri olan wilbur'un konuşabildiği için sevindiği şarkının adı, çok yerinde olarak, "i can talk".
    - 1998 yılında feature film/classic dalında genesis award'u kazanmış.

    film repliklerini, soundtrack listing'lerini ve daha birçok detayı ezbere bilmemize gerek bırakmayan imdb'den sundum. evet var böyle bir yer, şaşırmayın.
  • mucizeler* yaratan charlotte isimli bir örümcekle bir yarışmaya katılacak olan domuzun ana kahramanları olduğu, altmışıncı yıl anadolu lisesi öğrencilerinin bundan uzun seneler önce işkence tadında okumak zorunda bırakıldığı yetmezmiş gibi bir de sınava maruz kaldıkları son derece gereksiz, saçma sapan, hatta belki great gerbil round upın akabininde okutulagelmesi nedeniyle daha bi etkili olmuş kitap..
  • bu sene 60 yıl anadolu lisesi lise 1 öğrencilerine yeniden zorunlu okutulan kitap
  • charlotteswebmovie.com adresinden hakkinda bir kac sey ogrenilebilecek cizgi.
  • http://www.imdb.com/title/tt0413895/ adresinde ikamet eden 2006 yapimi bir film. basrolde dakota fanning ve sesleriyle julia roberts, jennifer garner, robert redford, steve buscemi gibi unluler mevcut. yonetmen koltugunda ise 13 going on 30 filmini de yoneten gary winick oturmakta.

    pek alakali olmasa da (bkz: babe)
  • ed dizisinin sarışın, güzel ve inatçı öğretmen karakteri carol vessey'in eşşek kadar olana kadar sonunu yanlış bildiği masal. çünkü carol minicikken annesi hastalanıp ölmüştür ve babası carol'un buna da üzülmesini istemediği için bir gece matbaada sabaha kadar uğraşıp masalın sonucunu değiştirir. ve carol bu masalı yıllarca keyifle ve üzülmeden okur. ta ki aynı okulda öğretmenlik yaptığı arkadaşlarının hepsi masalı okurken ne kadar üzüldüklerini ağladıklarını söyleyene kadar hiç bişiden şüphelenmez.
  • şu sıralar multivision da gösterilmekte olan film.
    çok sevimli çok güzel bir film.
hesabın var mı? giriş yap