• bir oyunu sahnelenmeden önce gözden geçirmek, masaya yatırmak.
    bir nevi oyuna makyaj yapıp sokağa çıkarmak. dramaturg, yönetmenle bir elmanın iki yarısı gibidir. provaların başladığı ilk günden itibaren, oyuncuların özellik ve yeteneklerine göre düzenlemeler yapıp, oyun metni üzerinde paranoyakça çalışmayı kendine görev bilir. kimi oyunları güncelleştirip, günün şartlarına uyarlamak da kendilerinin sorumluluğundadır. aralığı yayın danışmanlığından, oyun koordinatörlüğüne kadar değişen görev tanımlarının kesinliği olmasa da, dramaturgların ve dramaturjinin sahneye koyulan oyunların belkemiği olduğuysa şüphe götürmez bir gerçektir.
    ve türkiye'de icra edemediğim asıl mesleğimdir ayrıca.
  • başta, dramaturji tüm sanatlarda vardır...
    dramaturji: kişinin diyalektik olarak eylemden anladığını sanat eserine yansıtmasıdır
  • iki tarzda incelenir; kuramsal dramaturji ve uygulamalı dramaturji
    kuramsal dramaturji; drama yapıtlarının oyunların iç yasalarınnı, ana kurallarını, oyun yapısı ilkelerini ortaya koyan drama sanatı bilgisidir.
    uygulamalı dramaturji; dramaturg un gerçekleştiği etkinliktir bir oyunun dramaturg ile yönetmenin işbirliği içinde sahnelenmesi (oyun seçiminden sahneye getirilmesine kadar)tüm sahneleme sürecinin yöntemsel çalışmasıdır.
  • genel anlamda, ödenekli tiyatroların çoğunda "aha bak yeni metinler bunlar, oku rapor yaz" tadında bir görevdir bu, özel tiyatrolarda ise zaten olmaz böyle bir bölüm genelde, ama aslında sanat yönetmenliği tadında bir görev olması gereken, alt metni,yazıldığı dönem ve bugün arasındaki tarihsel ilişkiyi ve bu tarz bi dolu şeyi araştıran ve oyunun sahneye çıkana kadarki gelişimini takip etme, inceleme ve iyileştirme görevidir.

    özel anlamda ise, zor bir derstir. metindeki her cümleyi altında bir şeyler arayarak* incelemek gerekir. bunu yaparken, yazıldığı dönemi, siyasi ve sosyal durumu, hangi akımlardan etkilendiğini falanını filanını göz önünde bulundurmak gerekir.
    merak etmiyor değilim aslında, adamlar oyunlarını yazarken bu kadar ince düşünüyorlar mı? yoksa biz mi manyağız, her şeyin altında bir anlam arıyoruz?
  • hülya nutku tarafından yazılan, mitos boyut yayınları tarafından basılan. "oyun sanatbilimi" diye bir alt başlığa sahip olan 250 sayfalık kitap.

    (bkz: hülya nutku)
  • (bkz: dramaturşu)
  • emre koyuncuoğlu' na göre, 'bir sanat politikasi üreten'dir.
  • "tiyatro bilimi" isimli küçük ama çok değerli kitabında prof. dr. melahat özgü, çeşitli kaynaklardan yararlanarak dramaturji için şu tanımı yapar: "dramaturji, oynanacak olan oyunun metnini, edebiyat ya da diyalog yönünden değil, sahnede oynanması bakımından, onun için elverişli olup olmadığını söyler." bunun için de "metin nereye dek dramatiktir?", "dramatik metin sahne için ne gibi oyun olanakları veriyor?", "metin biçimi, sahne biçimine uyuyor mu?" gibi sorunları araştırır.
  • antik yunan'da eylem anlamına gelen drama kelimesinden türemiş olan bu kelime, insan eylemlerinin taklit ve temsilini ifade etmektedir.
hesabın var mı? giriş yap