*

  • dune serisinin dördüncü kitabı. türkçeye "dune'un imparator tanrısı" olarak çevrildi.
    ii leto'nun kurmaya çalıştığı düzeni ve sistemin bu düzene karşı tepkilerini anlatıyor.
  • (bkz: dune'un imparator tanrisi)
  • frank herbert'in ilk uc kitaptaki benzersiz eksindan sonra tempoyu dusurerek dune evrenindeki cesitli sorunsallara dikkat cektigi kitap.
  • sırasıyla ve hemen hemen benzer sonlarla ölmek üzere leto'ya arkadaşlık yapmak üzere sipariş edilen gula duncan'lardan biriyle karşılaşılan, gerek çevirisi gerekse temposuyla bir sonraki kitaba heretics of dune daha çabuk geçebilmek için hızla bitirilen, ne olursa olsun yine de bir dune kitabı denilebilecek kitaptır kendisi.

    (bkz: ultimate duncan)
  • dune serisinin dördüncü kitabıdır, diğer serilere göre hareketliliği düşük bir kitaptır fakat, ilk üç kitapta verdiği karakter ve hanedan yoğunluğu iyi kötü bir düzene girmiştir ve biraz daha dune halkına ve sorunlarına eleştirilerde bulunan bir kitaptır.
    --- spoiler ---
    oğlumuz 2.leto solunaca dönüşmekte ve kendini yavaş yavaş altın yola ilerler vaziyette görmektedir ama o bunları düşünürken kız kardeşi ve düşmanlarının eli armut toplamıyordur.

    alıntılar;
    ''bazıları benim vicdanımın olmadığını söylüyor. ama onlar hem başkalarını hem de kendilerini kandırıyorlar. şu ana dek var olmuş tek vicdan benim. nasıl ki şarap fıçısına kokusunu bırakırsa; ben de en kadim yaratılış günlerimin özüne sahibim ki bu benim vicdanımın tohumunu oluşturur. beni kutsal yapan şey de bu. ben tanrıyım çünkü ben kalıtımını gerçekten bilen tek kişiyim.''

    ''kısa vadeli kararlar uzun vadede genellikle başarısız olur.''

    ''bildiğiniz gibi hidrolik despotizmin temel koşulu, herkesin ihtiyaç duyduğu bir maddenin veya koşulun yalnızca ve yalnızca göreceli olarak küçük olsa bile merkezileştirilmiş gücün elinde bulunmasıdır. ''

    ''kadınların paylaşma dürtüsünün kökeninde ailesel paylaşma vardır. çocukların bakımı, yiyeceklerin toplanıp hazırlanışı,sevinçlerin, kederlerin ve sevginin paylaşımı. ağıt yakma geleneği de kadınlardan gelir. din başlangıçta kadınların tekelindeydi, ama toplumsal gücü artıp egemen hale gelince, kadınların elinden zorla alınmıştır. ilk tıp araştırmaları ve şifacılar da kadınlardır. cinsiyetler arasında asla belirgin bir denge kurulamamıştır çünkü güç her zaman bilginin yanı sıra bir takım rollerin de peşinden gitmiştir.''

    ''kalıcı olan tek geçmiş, içinizde sessizce yatandır.''

    '' tek bir hedefe sahip olmak saplantıdır, fanatizmin göstergesidir. ''

    ''din merakı bastırır.benim gerçekleştirdiğim her eylem bana tapanları o oranda küçültüyor.bu yüzden de en sonunda hiç bir şey yapmaz olacak ve onlardan aldığım her şeyi insanlara, o gün geldiğinde kendilerini yapayalnız kalmış ve kendi başlarına hareket etmek zorunda hissettikleri için korkuya kapılmış insanlara geri vereceğim.''

    ''liderlikte temel sorun şudur; kim tanrı rolüne soyunacak?''

    ''elmayı koparıp yiyen ilk insan havva değil ademdi. adem elmayı yediğinde suçu havvaya atmayı da öğrendi. bu öykü sayesinde toplumlarımızın neden alt gruplara ihtiyaç duyduğunu anlayabilrsin.''

    ''duyuların yetetsizliği, yanılsamalara yol açar.''

    ''sonsuzluk ateşinde yanıp kavrulan fani vücutlarımız, faaliyetlerimizi sınırlayan ve onlarla birlikte değişen geçici koşulları algılar. mutlak denen şeyin asıl ismini kullanmalısınız; geçici.

    ''dehanın sırrı yöntemli deliliktir.''

    --- spoiler ---
  • kanımca dune kitaplarının en iyisi, en dokunaklısı; felsefi açıdan en derin olanıdır. okuduğum en iyi kitaplardan biri.
  • neden siyasal bilimler fakültelerinde dune serisi okutulmalıdır işte en güzel örneklerden bir tanesi...

    --- spoiler ---

    "gerillalar genellikle ne der bilir misiniz? isyanlarının ekonomik bir savaşla durdurulamayacağını, çünkü zaten bir ekonomiye sahip olmadıklarını ve devirecekleri kişilerin sırtından parazitçe beslendiklerini söylerler. oysa o salaklar kaçınılmaz olarak ödemek zorunda kalacakları bedelin farkında değildir. hep aynı hatalara düşerler. bu hataların aynısını kölelik sistemlerinde, sosyal devletlerde, kast sistemli dinlerde, sosyal bürokrasilerde - kısacası bağımlılıklar yaratıp güçlendiren her sistemde - görebilirsiniz. insan parazitliğe alışınca besleneceği biri olmadan yaşayamaz hale gelir." -

    tanrı imparator ıı. leto / çalınmış günlükler

    (sayfa: 416 - çeviren: dost körpe)

    --- spoiler ---
  • ithaki yayınları'nca yeniden basılan dune serisinin, 6 ekim'de çıkacak olan kitabıdır.

    (bkz: ithaki bilimkurgu klasikleri dizisi)
  • yöneticilikle, siyasetle ilgili birçok önemli anektoda sahiptir. ancak şimdiye kadarki 4 kitaptan en zor okunanıydı. artık bilinçli bir şekilde durgunluk noktasına getirilen imparatorlukta aksiyon beklemek elbette abes ancak bu düşünce okuma sürecinin zorluğunu gidermiyor ne yazık ki. bir de diğer kitaplarda işlenen diyalektik materyalizm, zamanın göreleliği, kader anlayışı(yalnızca islam'da mı böyle olduğunu bilmediğim) bu kitapta yoktu. bu da benim aldığım zevki aradığım şeyi bulamamamdan kaynaklı bir hayli azalttı
  • ii. leto'nun hem fizyolojik hem de düşünsel dönüşümünü anlatan, ama bana göre esas kahramanı duncan idaho olan, serinin dördüncü kitabı.

    --- spoiler ---

    kitabın açılışında kurtların asileri yasak orman'da kovalama sahnesiyle nefes kesici bir giriş yapan kitap, ne yazık ki ilerledikçe durağanlaştı.

    kabalcı yayınevi baskısında bir hata da mevcut.

    siona, gulam duncan idaho'ya ii. leto'yu sorar, zira idaho 3000 yıl önce leto'nun halası alia ile evlidir. gulam, siona'ya bilmiyorum, o zamanlar çocuktu der.

    kabalcı yayınevi'nin editörü dipnot düşüp, frank herbert'in burada idaholar'ı karıştırdığını, orijinal duncan'ın ii. leto'yu tanımasına imkan olmadığını çünkü ilk kitapta paul atreides ve annesi leydi jessica'yı harkonnen askerlerinden korumaya çalışırken öldüğünü belirtiyor. iyi de editör efendi, frank herbert önceki kitapta gulamların geçmiş anılarını hatırladıklarına değinmedi mi ? duncan idaho'nun tleilaxu axolotl tankında diriltildiğinde metal gözleriyle geri döndüğünü, paul'ün kız kardeşi alia* ile evlendiğini yazmadı mı ?

    bundan önceki kitap olan dune çocukları'nda metal gözlü bir mentat olarak dirilen duncan idaho, bu kitapta ii. leto'nun deyim yerindeyse oyuncağına dönüşmüştü.

    gelmiş geçmiş en büyük kılıç ustası, düşmanlarının bile ölümüne razı olmayıp geri döndürdüğü savaşçı idaho'nun, aradan geçen üç bin yılın ardından dune'un ve son atreides leto'nun dönüşümünü kabullenemeyişi, frank herbert tarafından ustaca anlatılmış.

    "senin zamanındaki fremenler nasıldı duncan ?"
    "bir atasözleri vardı," dedi idaho. "onları çok iyi anlatıyor: birlikte ölmek istemeyeceğin biriyle asla arkadaş olma."

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap