*

  • entel olarak nitelendirilen kisileri elestiren bir kaliptir. her filmde mesaj arayan, ve fakat aciktan aciga "iste diyecegimiz budur" diyen filmleri begenmeyen, illa ki her yapimin, beyin kivrimlarina tecavuz etmesi gerektigini savunan kesime ithafen soylenebilir. ben soylemem, ayri.
  • - sence bu sahnede bu adamın vurulması içsel şiddetin dışa vurumu değil midir üstadım ?
    - ulan film savaş filmi, hasta etme adamı. daha bin kişi daha vurulacak böyle muhtemelen ilerleyen sahnelerde. her sahnede böyle bıdı bıdı yaparsan o zaman ben sana şekiller yardımıyla gösterecem içsel şiddetin dışa vurumunu.
  • sadece entel kesimi değil genel olarak insanlar izledikleri filmlerden bir mesaj almak isterler. izlediklerinin en azından anlamlı olduğuna inanmak isterler. bu insani bir istektir, kibir içerir -yaşıyorum, yaşıyoruz demekki bi anlamı var dünyanın, şüpheye düşüldüğü zamanlarda ise bi anlam mutlaka olmalı denir (bkz: hayatın anlamını arayan adam ve 66 arkadaşı)
  • o yuzdendir ki entel kesim konulu porno bile sevmez, imgeden simgeden gecer damara, kana, dokuya, siviya.
    (bkz: soguktu ve yagmur ciseliyordu)
  • son zamanlarda trend değişti efendim. sizin entel kesim diye adlandırdıklarınız artık mesajlı filmler görünce "ıyyk" yapıyorlar, "yine mi mesaj be abüü" diyorlar. tabi burada bahsedilen mesajlar toplumsal nitelikli mesajlar; savaşlar olmasın, insanlar birbirini sevsin, kimse ölmesin, herkez sevişsin vs. vs. gibi. bence bu değişiminde temel nedeni, üzerine bu kadar konuşulan şeylerin asla gerçekleşmemesi, gerçekleşeceğine olan inancın kaybolması...
    (bkz: insanları mesaj bombardımanına tutan zihniyet)
hesabın var mı? giriş yap