• üst üste dizilmiş çekmecelerden oluşan mobilya. türkceye fransızcadan geçmiştir.

    ayrıca (bkz: sifoniyer)
  • genellikle yataklarin hemen ba$ucunda duran e$ya.
  • rafları olan, kapaksız dolap...
  • tanımsız mobilya. tuvaletlerde diş macunu konan şeylere de etejer denir. ayrıca duvar köşelerinde kibritlik, veya süs bitkisi taşıyan şeylerin adı da etejerdir. yatak odalarında tuvalet masası gibi de kullanılabilirler. ofislerde bulunan klasör ve dosyalar için hazırlanmış kısa boylu geniş dolaplar da etejerdir. bölümlendirilmiş ayakkabılık, yatak odası veya genç odası cdlikleri felan fişman da etejerdir.
  • degeri yoklugunda anlasılan gudik mobilye. calar saati, uzanip kitap, dergi falan okurken elde kalan kahve fincanını koyacak yer bulamadiginizda "burada bir etajer olsa ne de guzel olurdu" diye dusunur insan.
  • etejer'in tam olarak ne olduğu hakkında beynimdeki manasız anlam kargaşasını gidermek için google'a etejer ne ulan göster bakıyım dedim. bana yüzlerce farklı görselle al babayı dedi. artık etejerle yaşamasını öğrenmeliyim. etejer, aslında hepimizin çocukluğunda kaybettiği o minik zıplayan toptur diyorum ve geçiyorum.
  • türklerin şifonyerle sık sık karıştırdıkları şey.
  • güzel ve bakımlı bir kadının evinde mutlaka bulunması gereken mobilya.
  • bildiğin raftır bu. tanımlamak için kasmaya gerek yok, adamlar bile kutusuna ingilizce shelf yazmışlar.
  • bu ne beyhude çabalar, bildiğin komidin lan işte.
hesabın var mı? giriş yap