false dilemma

• mesela şöyle desek:
  
  1) 1+1=3 ya da 1+1=5 olmalıdır.
  2) 1+1=5 değildir.
  3) o zaman 1+1=3 olmalıdır.
  
  aslında 1+1=3 olmadığına rağmen bu mantıkta doğru cevap 1+1=3'tür. buradaki yanlışlık her iki önermenin de yanlış olabileceğini göz ardı etmekten gelmektedir.
  
  (bkz: yanlış ikilem yanılgısı)
• siyah demiyorsan, kesin beyaz demelisin.
  
  ya da sagci degilsen kesin solcusundur.
  
  natocu degilsen kesin varsova paktcisindir.
  
  dilemmanin her ikisininde yanlis olabilecegi durumu gibi, dilemmanin iki kolundan biriside yanlis olabilir.
  
  ya da,
  
  zit iki kutup olarak dusunulen iki durum aslinda daha zit alanlar icerebilir ve ya aslinda birbirine yakin olabilir.
  
  karakter - kisilik bozukluklarinin temelini olusturur.
• (bkz: false dichotomy)
• insanlar genellikle yanlış ikilemleri kabul etmeye eğilimlidir zira karmaşık ve ince nüanslarla birbirlerinden ayrılan sayısız seçenek karşısında rahat hissetmezler. basit kesinlikler, net çizgilerle ayrılmış taraflar görmek isterler
  
  (bkz: yalanın siyaseti)
• (bkz: dikotomi)
  türk toplumunda gittikçe derinleşen bir problem. herhangi bir konuda birbirinin zıttı iki kutup belirlenir ve yalnızca sonuca odaklanılarak iki uçtan birinin ölümüne fanatizmi yapılır. genellikle en sıkı fanatikler bile safını tuttuğu görüşü tutarlı bir şekilde gerekçelendiremez veya tarafı olduğu görüşün temelde nasıl meydana geldiğini bilmez. yalnızca savunur ve fikrini değiştirmesi imkansıza yakındır. desteklediği görüşün de hata veya eksikleri olabileceğini kişiler kabul etmek istemez. en ufak bir tartışmada bile kendi benimsediği görüşün içten içe en iyi ve mükemmel olduğuna inanmak ister.
• ya siyah ya beyaz safsatası
  (false dilemma, black and white fallacy)
  gerçekte pek çok başka olasılık bulunabilecekken rağmen, karşıdakine iki seçenekten mutlaka birini seçmesinin zorunlu olduğunu dayatma şeklindeki yanlış akıl yürütmedir. genellik tartışma hilesi olarak karşı tarafı zor durumda bırakmayı ya da tartışmaya şahit olan üçüncü kişileri yanıltmayı hedefler.
• (bkz: bir yanağına vurana öbür yanağını çevir)