geçe
-
eski dilde mazi.
-
kıyı, taraf.
ör.derenin öteki geçesinde daha gür çayırlar yetişmiş. -
"yıkılmış olan köprünün orta uçları ırmağa gömülmüştü. yolcuları götürecek trenin lokomatifi karşı geçede puflayıp duruyordu. yolcular 'ırmağı, bucurgat denilen ve çelik halatla her iki kıyıya bağlı olarak suyun akıntısından yararlanarak vargelle gidip gelen kocaman bir kayık içinde geçtiler.' "
hasan izzettin dinamo, kutsal isyan 6, may yay. 1974 baskısı, s. 224 -
taraf, yön, kenar, kıyı.
"ırmağın geçeleri/yar kaldır peçeleri"
türküyü ırmağın geceleri deyu okuyanları ciddiye almayınız.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap