• gramatik cinsiyetin kökeni neye dayanmaktadır, neden böyle bir olguya ihtiyaç duyulmuştur? neden bazı dillerde gramatik cinsiyet vardır da bazılarında yoktur? bu aralar bunlara kafa yoruyorum, araştırmalarım sonucu bulduğum bazı bilgileri paylaşayım.

    öncelikle gramatik cinsiyet ispanyolca, almanca, fransızca, rusça gibi hint-avrupa dilleri, arapça, ibranice gibi afro-asyatik diller ve dyirbal gibi avustralya aborjin dillerinde görülen, isimlerin erkek, dişi, nötr gibi sınıflandırılmasını ifade etmektedir. gramatik cinsiyet ural-altay, çin-tibet ve yerli amerikan dillerinde görülmez.

    bazı araştırmacılar bu durumu eski çağlarda hüküm süren 'animizm' (canlıcılık, canlandırmacılık) inancına dayandırmaktadır (animizm kuramı). animizm canlı cansız bütün varlıkların birer ruhî varlık olduğunu ve ruhlar tarafından yönetildiğini kabul eder. animizm kuramında ilk insanların sözcüklere animist bir yaklaşımla biyolojik cinsiyet taktıkları kabul edilir.

    bir başka bakış açısına göre dilbilgisel cinsiyet (genus) ile biyolojik cinsiyet (sexus) birbirinden farklıdır ve nitelendirilen isim ile biyolojik cinsiyet arasında anlamsal bir bağ bulunmamaktadır (semantik kuram). dilbilgisel cinsiyet sözcüklerin biçimsel özelliklerine işaret eder.

    bu arada altay dil ailesinden olan türkçede dilbilgisel cinsiyet kavramının olup olmadığı konusunda da tartışmalar vardır. kelimelerin sonlarında bulunan eklerin eril ve dişil anlamlar barındırdığını iddia edenler olmuştur: mesela "ça" ve "m" ekleri dişillikle ilişkilendirilir: kös-em, han-ım, tayı-çe (teyze), beg-üm.

    sonuç olarak bu konu hala tartışmalıdır. meraklı olanlar aşağıdaki yazıları okuyabilir.

    evolution of gender in ındo-european languages

    dillerde cinsiyet almanca ve türkçede cinsiyet kavramları

    türkye türkçesinde cinsiyet kategorsinin izleri
  • türklerde gramatik cinsiyet yoktur.
    toplumsal cinsiyet diye de bir şey yoktur. çünkü toplumun cinsiyeti olmaz. bireyin cinsiyeti olur. lgb... savunucuları türkçe'de "gender" kavramı olmadığı için bizi anlamıyorlar diyorlar. türkçe'de genderin olmaması gender diye bir şeyin olmamasından kaynaklanıyor.
    yani kısaca gay, trans.,biseks, vb. denilen şeyler aslında gramatik dilbilgisel cinsiyettir. yani uydurulmuş, türetilmiş kelimelerden ibarettir. biyolojik bir doğruluğu yoktur.
    feminist teori ile biyolojik cinsiyet ile cinsiyetin toplumsal yapısı arasındaki ayrım konsepti 1970'lerden sonra yaygınlaştı. o zamanlara kadar böyle bir ayrım yoktu.

    radikal bilimcilik zaten sosyal bilimleri reddeder. olası bir felaket-savaş-seferberlik gibi hayatta kalma mücadelesi durumunda kimse eşcinsel haklarını umursamaz.
    fütürizme göre savaşlar bu yüzden gereklidir. çünkü savaş, feminenlerin ve geçmişin yeryüzünden silinmesi ve teknolojinin gelişmesi demek.
hesabın var mı? giriş yap