• tasmayla kedi gezdirilen film. bu arada en iyi aktör oscar'ını almış ve en iyi senaryo dalında da aday olmuş.
  • 1974 yapımı, paul mazursky filmidir.

    imdb verileri için, tıklayınız.

    trailer için, tıklayınız.

    emekli öğretmen harry’nin hayattaki en iyi arkadaşı kedisidir. modern hayatı çok anlayamayan harry, huzuru klasik bir hayatın içinde bulmuştur. yaşadığı apartmanın otopark yapılacağını öğrenince çok sevdiği kedisiyle beraber büyük bir yolculuğa çıkmaya karar verir. yolculuk esnasında kediyi kabul etmeyen araçlara inat, çoğu zaman kedisiyle beraber yürümeyi tercih eder. modern yaşam ve hayvan sevgisi üzerine gerçek bir başyapıt.
  • 1974 yapımı, yönetmenliğini paul mazursky nin yaptığı , baş rolünü art carney in oynadığı ihtiyarlık dönemi üzerine mükemmel bir film. harry artık yaşlanmıştır ve tüm dostları da birer birer bu dünyadan göçmektedir oturduğu ev de belediye tarafından elinden alınan harry kadim dostu tonto ile bir başına kalır. yıkım ekipleri karşında evden çıkmamaya direnen harry`yi oğlu burt kendi yanına almasına rağmen aradığı huzuru bulamaz ve tonto ile bir yolculuğa çıkar. işte film tam da burada bir dramdan bir yolculuk hikayesine dönüşüyor, ama eğlenceli bir yolculuk hikayesi. film ağır aksak dram şeklinde yürüyecek derken yolda karşılaşılanlar ve tonto için yapılan fedakarlıklarla eğlenceli bir hal alıyor. harry gibi biz de ölüm beklerken aslında ihtiyarlasak bile önümüzde hala uzun ve mutlu bir hayatın olabileceğini anlıyoruz.

    türü itibariyle mükemmel, art carney ise şahane oynamış ki zaten oscar`ı da haketmiş. olumsuz tarafı ise kedi filmde; özellikle sonunda istenen duyguyu veremiyor. yapısından dolayı olacak ki herhalde 20 sefer "kedi işte" demişizdir. belki eğitimli bir kedi kullanılsa daha iyi olurdu. hatta bana göre böyle bir filmde köpek kullanılsa köpeğin bize olan duygusal yakınlığı ve yeteneği ile bambaşka bir şaheser ile karşılaşabilirdik. diğer olumsuz tarafı ise 70 lerin kötü çekim teknikleri ve o yılların tabiri caizse itici insanları. bunlar haricinde her şey güzel ve sürükleyici bir yapım.

    de nironuneverybodies fine`filmini izleyenler buna da bayılacaktır tabi o biraz daha ağır bir dram.
  • ihtiyarlık dönemi üzerine mükemmel bir film. harry artık yaşlanmıştır ve tüm dostları da birer birer bu dünyadan göçmektedir. oturduğu ev de belediye tarafından elinden alınan harry kadim dostu tonto ile bir başına kalır. yıkım ekipleri karşısında evden çıkmamaya direnen harry'yi oğlu burt kendi yanına almasına rağmen aradığı huzuru bulamaz ve tonto ile bir yolculuğa çıkar. işte film tam da burada bir dramdan bir yolculuk hikayesine dönüşüyor, ama eğlenceli bir yolculuk hikayesi. film ağır aksak dram şeklinde yürüyecek derken yolda karşılaşılanlar ve tonto için yapılan fedakarlıklarla eğlenceli bir hal alıyor. harry gibi biz de ölüm beklerken aslında ihtiyarlasak bile önümüzde hala uzun ve mutlu bir hayatın olabileceğini anlıyoruz. türü itibariyle mükemmel art carney ise şahane oynamış ki zaten oscarı da haketmiş.
    olumsuz tarafı ise kedi filmde özellikle sonunda istenen duyguyu veremiyor yapısından dolayı olacak ki herhalde 20 sefer "kedi işte" demişizdir. belki eğitimli bir kedi kullanılsa daha iyi olurdu. hatta bana göre böyle bir filmde köpek kullanılsa köpeğin bize olan duygusal yakınlığı ve yeteneği ile bambaşka bir şaheser ile karşılaşa bilirdik. diğer olumsuz tarafı ise 70 lerin kötü çekim teknikleri ve o yılların tabiri caizse itici insanları. bunlar haricinde her şey güzel ve sürükleyici bir yapım. de niro'nun "everybodies fine" filmi izleyenler buna da bayılacaktır tabi o biraz daha ağır bir dram.
  • adamın evi yıkıldı evsiz kaldı ama fakir falan değil hatta çocuklarından daha varlıklı. özellikle dallas'ın jear'ından varlıklı.
    ilginç detaylar var. mesela arkadaşlarını çocuklarının evine gidebiliyor, arkadaşlarını çağırabiliyor. henüz o kadar yozlaşmamış yıllar. filme gelince aman aman bir film değil ama meraklısına.
hesabın var mı? giriş yap