• hamisi mesut yılmaz'dır..
  • biraz daha özenle planlansa idi kimsenin tartışmayacağı yol, güzelim sahilleri ve ormanları katlederken insanların itiraz etmemesini beklemek de ancak 1960 ların doğu bloku ülkelerine has bir zihniyettir burada ne arar bilemem.
  • yapımı için çok geç kalınan, hala yapılma aşamasında olduğundan samsun'dan doğuya doğru olan gidişlerde bir çok yerde kağnı hızı ile ilerlemenize neden olan yol. ayrıca -ki en önemlisi budur- bir çok şehrin sahil kısmının da bu yol yapımı sayesinde içine edilerek doğal yapısı bozulmuştur.
  • karadeniz* yapısı itibariyle oldukça ilginç bir ekosisteme sahiptir. kapalı bir sistem olması nedeniyle kıyıdan içerilere doğru gidildikten çok kısa bir mesafe sonra canlı varlığı oldukça azalmaktadır. kıyıların doldurulması da canlı varlığının tam anlamıyla canına okumaktadır. bu yüzden bu yolun varlığının sadece karadaki kültürel ve doğal değerleri (bu konuda grimak bizi daha fazla aydınlatabilir) harcamasının yanı sıra denizdeki sistemi de sekteye uğrattığı bir gerçektir.
  • eskiden kıyıda konuşlanmis apartmanlarin ilk iki katının lebiderya olma ozelligini kaybettirmis bir yoldur.
  • sarp hopa arasi ve bir kac bolumu daha (tunnler de dahil olarak) cengiz insaat tarafindan yapilan otoyol...
  • bu kadar masraf edip deniz doldurulmuş, biraz daha harcayıp yanına da bi tren yolu koyun dedirten(o zaman kim otobüse biner?), bitmek bilmeyen yol...
  • nihat genç bu yol için "karadeniz'i karahavuz yapma projesi" der. ilk okuduğumda "yok ya, o kadar da değildir" demiştim ama gittim gördüm ki, hakikaten o kadar. ana yolu kıyıya paralel uzanan dağların arkasına yapıp il ve ilçelere kısa ve denize dik bağlantılar yapmayı ta 20. yuzyılın başlarında düşünmüş olan ruslar, karşıdan bakıp bakıp ağlıyorlardır herhalde.
  • (bkz: guris)
  • bergama'da köy halkı ayaklandı siyanürlü altın istemezük diye, çünkü geleceği gördüler, hani nerde o güzelim temel fıkralarına konu olan karadenizin kıvrak zekalı insanları? neden görmemekte ısrar ediyorlar? rahat bir onbeş yıldır o yollar hep inşaat... geçmişte şimdide ve gelecekte vuku bulan, karadeniz insanının hamsi gibi bildiği tanıdığı hatta kanıksadığı bir durumdur denizin doldurulması, kıyı boyunca her yere t şeklinde dalgakıranların yapılması... trabzonun t'si zanneder çoğu o t'leri... ama bir kez dahi çatlak bir ses yükseldiğini "bofloo! habu yoli da puraya yapayler, lakin uşağum piz kıyidan oltayla nasıl paluk tutacaz?!!" diyeni de, çevre örgütlerinin ya da diğer stkların herhangi bir girişimde bulunduklarını da duymadım. sonumuz hayır ola diyorum zira karadenizin sadece kıyıları değil, yeşil doğası da yavaş yavaş erimekte...
hesabın var mı? giriş yap