kavlamak
-
deri degistirmek.
-
bir seyin kabugundan kurtulmasi.
(bkz: kavlatmak) -
kabarip dökülmek. soyulmak.
-
tam karşılayacak kelime bulamadığımdan bilmeyene çok şaşırdığım kelime. bir yapıştırmanın yapıştığı yerden kalkmasını düşünün, kavladı işte.
-
çınar ağacının kabuğu kavladığı için çınar ağacına anadolu'da "kavlan" ya da "kavlağan" gibi adlar verilir.
atılan deri ya da kabuk: kav
kavını atmış ya da atmakta olan: kavlak
tahminen "kavak" kelimesi de bu kökten geliyor, zira kavak da kavlayan bir ağaçtır. (nişanyan kavak ağacının odununun kof olmasından demiş) -
kav genellikle yılan derisi için kullanılır. yılanın derisini değiştirmesi eylemine de kavlamak denir. yaz aylarında yanmış derinin soyulması da buna örnektir.
-
kavata, kofa da kav-lamak ile ilintili. o bölgede hem sanskritçe ve hint avrupa dil ailesi var hem türkçe aynı anlamda kökler var. etimoloji orada biraz yumaklaşıyor.
(bkz: kavlak), kavcar -
denizli'lice gavlamaktır o! pek de sevilir ve kullanılır halk arasında...
-
dudağımın altındaki uçuğun hediye bıraktığı kabuklara yaptığım. kavladıkça yenisi çıkıyor. hayır yeni deri değil, bildiğiniz ölü deri. yılanlar bile kaç elbise değiştirdi, ben hala kıytırık uçuktan kurtulamadım.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap