• atatürk'ün, mülkiye rüşdiyesi'nde okuduğu sırada, matematik öğretmenliğini yapan hüseyin efendi isimli kişinin lakabı.
    atatürk'e göre, kendisini haksız yere dövmüşlüğü de vardır. hatta, harp okulunda okuduğu yıllarda, ''kendisini çoktan affettim ama mülkiye rüşdiyesi'nden ayrılmamda, bu kaba ve insafsız hareketi başlıca rolü oynamıştır.'' dediği söylenir.
  • atatürk'ü (o zamanlar ismi sadece mustafa tabi ki) çocukken mülki rüşdiye'de bir arkadaşı ile kavga ediyor diye kanlar içinde bırakıncaya kadar döven hafız, matematik hocası, okul müdürü, din adamı.

    atatürk bu dayak üzerine okulu terkeder, asker okuluna gider (kaçar).

    islam dini ile 180 derece ters olan hemen hemen bütün atatürk inkılaplarının psikoanalizini yapan bazı kesimler çocukken yenilen bu dayağı çok önemli bir şeymiş gibi sunar. bütün bu dinsiz inkılapların sebebini bu dayak olarak gösterir.
    oysa bu cehaletten veya cahil halkı kandırıp istediği tarafa çekme çalışmasından başka bir şey olamaz. evet çocukken yenilen ağır bir dayak elbetteki kişilik üzerinde bir iz bırakır. ancak anıtkabir veya bir kaç atatürk müzesi gezmiş, atatürk'ün hayatını araştırmış kişiler, atatürk'ün okuduğu yüzlerce kitabı görmüş, aldığı eğitimi, bilgisinin derinliğini, felsefe üzerine çalışmalarını, bilim üzerine çalışmalarını ve yazılarını vs. görmüş kişiler, bu kadar eğitimli bir adamın din denilen saçma peri masallarını sadece "beyni, mantığı, zekası ve aklı" ile bırakacağını, halkını da kendisi ile beraber çağdaşlaştıracağını zaten bilir.
    o kadar okumuş, görmüş ve devasa bir derinlik sahibi olmuş adamın bütün inkılaplarını çocukken yediği dayağın getirdiği kin gibi ilkel ve cahilce insani güdülere, egosentrik hislere bağlamak saçmalığın daniskasıdır.

    mesala atatürk'ün pozitif ve rasyonel bilim üzerine bilgisinden minik bir örnek için; (bkz: evrim teorisi/#19081045)
  • can dündar'ın mustafa belgeselinde ilk sahnelerde bahsedilen kişidir.

    atamızın bu şahıs yüzünden okuldan kaçtığı ve askeri okula gitmeye karar verdiğinden bahsedilmektedir.
  • atatürk, selanik mülkiye rüştiyesi'nde öğrenimine devam ederken, arkadaşlarıyla arasında çıkan bir kavgada onu elebaşı olarak gösterip ağır bir şekilde pataklayan arapça öğretmeni.

    atatürk'ün bu olay yüzünden okula gitmeyi reddettiği söylenir.
  • bilinenin aksine din hocası falan değildir. matematik öğretmenidir.
  • atatürk'le beraber salih bozok'un da öğretmenidir. salih bozok anılarında çok dayakçı bir hoca olduğunu, öğrencilerden kan gelene kadar dövdüğünü anlatır.
  • şevket süreyya aydemirin lenfatik, bıngıl bıngıl ve alelade olarak tanımladığı kişidir.

    ayrıca (bkz: lenfatik)
  • "...selânik'te mülkiye idadisi'ne kayd olundum.
    mektepte (kaymak hafız) isminde bir hoca vardı. bir gün sınıfımızda ders verirken ben diğer bir çocukla kavga itdim. çok gürültü oldu. hoca beni yakaladı. çok döğdü. bütün vücudum kan içinde kaldı.
    büyük validem artık mektepte okumama aleyhtardı. beni derhal mektepten çıkardı."

    a. emin yalman, “büyük millet meclisi reisi mustafa kemal paşa ile bir mülakat", 1922. görsel
hesabın var mı? giriş yap