• tango denince nerdeyse ilk akla gelen melodidir. vatanı uruguay'dır. düğün marşı diye de bilinir. hangi süreçlerden geçerek düğün marşı haline dönüştüğü tarafımdan merak konusudur, çünkü sözleri itibariyle evlilikle, birlesmeyle filan alakası yoktur, aksine, bir ayrılık acısını anlatmakta, üstelik bunu da gayet klişe bir dille yapmaktadır: bir bilseydin hala içimde senin sevgini taşıdığımı, seni hiç unutmadığımı; geçmişe geri döndüğünde beni hatırlardın demektedir esas adamımız. burdan sonra da artık nasıl herkes tarafından dışlandığından, arkadaşlarının onu teselli etmeye gelmediğinden filan bahsetmektedir. insan bir mana veremez. bizim türk tangolarının bundan çok daha yaratıcı sözleri olduğu bence muhakkaktır.
  • yurdumuzda komparsita seklinde yerlesmis bir kullanimi bulunan bu tangonun sözlerini daha ayrintili inceleyecek olursam:

    si supieras,
    que aun dentro de mi alma,
    conservo aquel cariño
    que tuve para ti...
    (eger bilseydin, ruhumun içinde hala sana olan o sevgimi tasidigimi..)

    quien sabe si supieras
    que nunca te he olvidado,
    volviendo a tu pasado
    te acordaras de mi...
    (kimbilir belki, eger bilseydin seni asla unutmadigimi, geçmisine dönüp baktiginda beni hatirlardin)

    los amigos ya no vienen
    ni siquiera a visitarme,
    nadie quiere consolarme
    en mi afliccion...
    (arkadaslar artik gelmiyorlar, ziyaret bile etmiyorlar, bu acimin ortasinda kimse teselli etmek istemiyor beni)

    desde el dia que te fuiste
    siento angustias en mi pecho,
    deci, percanta, que has hecho
    de mi pobre corazon?
    (gittigin günden beri gögsümde acilar duyuyorum, söyle bana kadin, ne yaptin su zavalli kalbime?)

    sin embargo,
    yo siempre te recuerdo
    con el cariño santo
    que tuve para ti.
    y estas en todas partes
    pedazo de mi vida,
    y aquellos ojos que fueron mi alegria
    los busco por todas partes
    y no los puedo hallar.
    (yine de seni hep o sana duydugum kutsal sevgiyle anacagim. ve sen her yerdesin, hayatimin parçasi.. o nesem olan gözlerini her tarafta ariyorum ve bulamiyorum)

    al cotorro abandonado
    ya ni el sol de la mañana
    asoma por la ventana
    como cuando estabas vos,
    y aquel perrito compañero
    que por tu ausencia no comia,
    al verme solo el otro dia
    tambien me dejo.
    (terk edilmis yatak odasina artik pencereden sabah günesi bile girmiyor beraber oldugumuz zamanlardaki gibi. ve su arkadasimiz köpek bile, ki senin yoklugunda yemek bile yemiyordu, dün beni yalniz görünce, o da terk etti beni)

    nerde dügün dernek, nerde sevgilisi, arkadaslari ve nihayetinde de köpegi tarafindan terk edilen bu sefil adam diye tekrar sormak istiyorum.
  • "la cumbarsita" diye de söylendiği zamanlar olur.. klarnet* ile melodik tadı katlanır, pek tabi burda bahsettiğim "dın dın dındın" şeklindeki sadece evlilik törenlerine eşlik eden klişe kısmı değil, tangonun tamamıdır..
  • melodisi şöyledir:
    rat! dat! dat! dat! es darara raa rat!
  • damada dugunden iki gun once dans ogretmek icin kullanilan parcadir. iki ileri bi geri adimi ogretirken armonipolisi' nin acikladigi sekilde " rat dat dat dat, darara ra rat" soliyerek ogretilmeye calisilir, angut damat adimlari sasirirken bu ra lar darara lar uzatilir damat adim atmayi unutunca
    - bak iste simdi at adimini one rar dat dat
    -uff nasi yaaa boolemi
    - iki kere one be iki kere daraaaaaa
    - ufff yuregim daraldi yeter
    - iyi lan iyiki bi dans biliyon...
  • boyle de olabilir:
    rat! dat! dat! dat! (es) raa ra-ra rat! dat!
  • notalarının ağır çalındığı ölçüde hüzünlenen, hüzünlendiren parça..
    gönül isterdi ki, bu kadar ayağa düşmemiş olsun..
  • tango hocamız tarafından yalnızca türkiyede düğün marşı olarak bilindiği söylenen,aslı gayet hoş ve etkileyici olan parça.
  • “la cumparsita” lunfardo’da, maske giyerek karnavala katilan kucuk insan grubu anlamina gelir. 1917 yilinda, uruguay’in baskenti montevideo’da, 17 yasinda bir mimarlik ogrencisi ve amator piyanist olan gerardo matos rodriguez tarafindan bestelenmis ve ilk kez “la giralda” isimli kafede roberto firpo orkestrasi tarafindan seslendirilmistir. genc gerardo bestesinin yayim haklarini 20 pesoya breyer yayim evine satmis, tango orta halli bir basari gosterdikten sonra bir sure unutulmustur. enrique maroni ve pascual contursi tarafindan “si supieras” (bilseydin) ismiyle esere soz yazilmistir. yedi yil sonra paris’e giden gerardo, tangosunun dunyaca meshur hale geldigini gorunce, haklarini geri alabilmek icin dava acmis ve omrunun yirmi yilini bu ise harcamistir. eserin ilk iki bolumu gerardo’ya aittir. ucuncu bolumun eklenmesi ve ilk bolumun armonizasyonu roberto firpo tarafindan yapilmistir.
  • adet olarak bütün milongalarda son parça olarak çalınan şarkı...
hesabın var mı? giriş yap