• portekizcede de gözyaşı anlamındadır.
  • francisco tarrega'nın calmaktan keyif aldıgım bestesi...
  • (bkz: larme)
  • fado mae ile arka arkaya dinlendiğinde pek şahane oluyor. yatıp tavana bakmak gibi.
    (bkz: unfamiliar ceiling)
  • dulce pontes ten baska amalia rodrigues ve misia ninda soylemis oldugu mukemmel fado. dulce pontes versiyonu yine de en guzel versiyonudur kanaatimce .insani aglatabilme potansiyeline sahiptir hakikaten . portekizce olan sozlerini yazmayi bir borc biliyorum ve portekizce bilen birileri cikarda sevabina cevirir diye umuyorum

    cheia de penas
    cheia de penas me deito
    e com mais penas
    e com mais penas me levanto
    no meu peito
    já me ficou no meu peito
    este jeito
    o jeito de querer tanto

    desespero
    tenho por meu desespero
    dentro de mim
    dentro de mim o castigo
    eu não te quero
    eu digo que não te quero
    e de noite
    de noite sonho contigo

    se considero
    que um dia hei-de morrer
    no desespero
    que tenho de te não ver
    estendo o meu xaile
    estendo o meu xaile no chão
    estendo o meu xaile
    e deixo-me adormecer

    se eu soubesse
    se eu soubesse que morrendo
    tu me havias
    tu me havias de chorar
    por uma lágrima
    por uma lágrima tua
    que alegria
    me deixaria matar
  • (bkz: lacrima)
  • söz vermiş çevirilerden bir başkası, istek büyük yerdendi, o yüzden ömrümü çürüten bu çeviriyi düşe kalka yaptım. şarkı uğruna como te chamas?, ya da idade? sorularıyla cebelleşmek zorunda kaldım, nehirleri geçtim, dağları aştım, acılar çektim, işkenceye katlandım güneşi takip ettim*...* *

    not: dur okuyucu bilmeden kıçınla güldüğün kelimelere çeviren de senin kadar gülmüştür, hani yamuluyorsam... (ayrıca kimin aklına gelirdi "no" kelimesinin portekizcede "içinde"* anlamına geldiği, sakin olmaya çalışıyorum ama yok, hangi dilde görülmüş kardeşim koysana no'yu olumsuz olarak... hayret birşey yaaa!)

    acı dolu
    acı dolu uyuyorum,
    ve daha da acıyla
    göğsümde daha fazla acıyla uyanıyorum
    çoktandır göğsümde olan
    bu yetenek***
    ah bu çok fazla sevme yeteneği

    umutsuzluk
    içimde öylesine bir umutsuzluk var ki
    içimde, ceza bu
    seni istemiyorum
    sana seni istemediğimi söylüyorum
    ve gece
    rüyamda seni görüyorum

    düşünüyorum ki
    bir gün umutsuzluktan ölürsem
    seni göremeyeceğim
    şalıma uzanıyorum
    topraktaki şalıma uzanıyorum
    şalıma uzanıyor
    ve uyuyakalıyorum

    eğer bilseydim
    bilseydim ki ölürsem
    benim için ağlayacağını
    tek bir gözyaşı için
    gözündeki tek bir gözyaşı için
    ne mutlulukla
    öldürülmüş olmayı dilerdim
  • nickini her görüşümde ağlayan çocuk geliyor gözümün önüne. anlamı gözyaşı olduğundan olsa gerek.

    (bkz: #10178647)
  • bir entry vasıtasıyla tanıştığım ilk sözlük arkadaşım. yazdıklarının takipçisiyim. buraya yazıyorum.
    nicki de gözyaşı demekmiş oysa o gözyaşlarının azaldığı bir dünya düşlüyor olmalı.
hesabın var mı? giriş yap