• 1883-1962 yillari arasinda yasamis ünlü bir oryantalist. alevilik, siiler ve sabetaycilardan tutun da tasavvufa kadar genis bir yelpazede çalismistir. hilmi yavuz'a ilham kaynagi oldugu da bilinmektedir.
  • papa xii. pius'un "katolik bir müslümandır" dediği, şarkiyatçı.
    1883 yılında dogmus ve neredeyse 25 yaşına kadar dinle hiç ilgilenmemiş ve hatta oldukça sefih bir hayat sürmüştür. intihar etmeye çalışırken yaşadığı mistik bir tecrübe, tüm yaşayışını değiştirmiş ve nefsini hor gören bir zühdhayatını benimseyerek, fransisken tarikatına girmiştir.
    1914 yılında şark ordusu ile gelibolu'ya gelen alim, arabistanli lawrence ile kudüs'e giren zevat arasındadır.
    hayatını hıristiyan ve islam alemi arasında samimi bir diyalog ve muhabbet tesis etmeye arayan massignon'un özellikle önem verdiği eşhas; hallac ı mansur, selman i farisi ve peygamberin kızı hz fatma'dır.
    fransiskenlere katıldığında ibrahim birâder adını alan, din anlayışında kendisini allah adına feda etme düsturunu benimsemiş düşünürün, kimi zaman kendisini kırbaçlayacak kadar sükûndan uzak bir hayat sürdüğü ortadadır.
    evinin kapısını çalan dilenciye, sadece parasını değil sırtındakini de verecek kadar samimi bir mümîn olan massignon'un, bitmez bir enerji ile -adeta ibadet edercesine- çalıştığını da eklememiz gerekir.
    türkiye'den de bir çok dostu ve talebesi bulunan alimin bir kripto müslüman olduğuna dair rivayet muhteliftir.
    hazret konusunda keşkül dergisinin 6. sayısına müracaat edilebilinir.
    ki bu entry'de büyük bir nisbette mezkur dergideki ahmet yüksel özemre yazısından akılda kalanlarla yazılmıştır.
  • 1933 yılında ecole des hautes etudes'ün islam araştırmaları merkezi'nin başkanlığına getirilmiş ve başkanlık yapmakta olduğu sırada önce adnan adıvar'dan, daha sonra ise nurettin topçu'dan türkçe dersleri almış. tabii insan merak etmiyor değil; “acaba dersleri skype üzerinden mi almıştır yoksa yüzyüze mi?” diye. bittabi dersler paris'te ve face à face gerçekleşmiş zira o yıllarda adnan adıvar paris'te türkçe hocası, nurettin topçu ise doktora öğrencisi olarak bulunmakta imiş.

    bugünki gereksiz bilgiler köşemizi de böylelikle noktalandırmış bulunuyoruz.
  • ali şeriati'nin "onu görmemiş olsaydım ne yoksul bir rûhum, ne vasat bir kafam ve ne sönük bir bakışım olacaktı" dediği şahıstır.
hesabın var mı? giriş yap