• 17 eylül 2020 steam çıkışlı ortaçağ temalı, hayatta kalma, macera, aksiyon, yaşam, hanedan kurma konulu role playing erken erişim oyunu. başlığının açılmamasına şaşırdım çünkü oldukça detaylı ve başarılı görünüyor. yıllardır hayalimde olan köy/şehir/hanedan kurma işini rpg olarak yapma işini gerçekleştirmişler gibi görünüyor.

    bilgisayarı yeniler yenilemez gireceğim bitkisel hayattır aynı zamanda. sağ olun oçları.
  • vadedildigi gibiyse mount & blade'i taca cikaracak oyun.
  • her hafta updatelerle gelişen orijinal fikirli oyun. şans vermenizi tavsiye ederim. şahsen crafting ve building elementleri çok iyi. fikir müthiş. umarım 1 sene sonra çok iyi yerlerde görürüz. sıradaki update ile balıkçılık ve tarım geliyormuş.
  • rol yapmaya dayalı ortaçağ oyunu şehirlere hızlı seyahat eklenirse daha iyi olur.
    ufak bir ipucu.. menuden unstuck yaparsanız oyuna ilk başladığınız yere ışınlanır karakteriniz.
  • orta çağ avrupa'sında geçen köy kurma simulasyonu. oyun henüz alpha'da, haliyle oldukça fazla eksiği var. lakin ilginizi çeken bir tema ise kesinlikle takip edilmeli, epic'ten yılbaşı indirimi vesilesiyle 60 tl kuponunuz varsa da 29 tl'ye gayet alınabilir bir oyun. buradan sonrası şu anki alpha versiyonu olan 3.0.2'ye göre yazılmıştır, ileride değişmesi kuvvetle muhtemel.

    basit bir hikayeye sahip giriş sahnesi ile tek başınıza haritanın olduğu bölgeye gelip, bölgenin muhtarı tadında bir amcayla konuşuyorsunuz, o da size "hadi yeğenim git köyünü kur bak emmin çoh böyük adamdı bagalım sen de onun gibi olabilecen mi" diyip, size hiç bir yardım etmeden yolluyor.

    hayatta kalma elementleri olduğu için ilk başta haritada bir yer belirleyip kendi evinizi inşa ediyorsunuz, sonra yavaş yavaş oduncu kulübesi, avcı kulübesi vs. derken bir yandan da çevre köylerdeki insanlarla konuşup, onları size katılmaya ikna ediyorsunuz. onlara ev yapayım, yemek lazım tarla süreyim, o paraya öküz alırız vs. derken bir bakmışsınız ufak çaplı bir kasaba olmuş. olay da zaten o arada yaptığınız şeyler ve köyünüzü zevkinize göre düzenlemek.

    olay şahsi hayatta kalmadan ziyade köyü geliştirip köylülerin hayatta kalması. o yüzden üretim zincirini oluşturana kadar hemen hemen her şeyi siz yapıyorsunuz. tam her şeyi yaptım artık tıkır tıkır kendileri işliyor dediğiniz zaman da haritada dolanıp görevler yapmaya devam ediyor, çalışanları organize ediyor, yıkılan binaları tamir ediyor ve genel olarak köyünüze kendi zevkinize göre ince ayar yapıyorsunuz (bahçesiydi, lambasıydı vs.)

    açıkçası sürekli olarak yapılacak bir bina, bir nevi "bir sonraki seviye" durumu var. niyet edilen oyun süresi nasıl bilmiyorum fakat evlenip çocuk yapıp, karakteriniz ölünce o çocuk ile devam ediyorsunuz (oyunun adındaki dynasty kısmı burada devreye giriyor). fakat ben 7. senemde, oğlum daha 4 yaşında iken son birkaç bina hariç her şeyi açtım ve inşa ettim. kalanlar da en son eklenen ahır ve 3. seviye ambar gibi hali hazırda olan binaların daha büyük versiyonları (daha fazla depo kapasitesi, daha fazla işçi kapasitesi vs.). elbette oyunun alpha olduğunu burada unutmamak önemli, bu yılın ilk çeyreğinde arıcılık, çömlekçilik, alkol yapımı, haydutlar falan gelecekmiş.

    karakter olarak yeme ve içme ihtiyaçlarınız var fakat uyku şimdilik ihtiyaç değil, geceleri hızlı vakit geçirme metodu. köylülerinizin de barınma, ısınma, çalışma ve yeme ihtiyaçları oluyor. o yüzden birini köyünüze katmaya niyetlenirken önce kalacağı evi inşa etmeli, sonra yetenekleri sizin ihtiyacınız olan işçiye ne kadar uyuyor ona bakarak davet etmelisiniz. bir erkek ve bir kadını aynı eve koyarsanız bir süre sonra evleniyorlar ve çocuk yapmaya başlıyorlar.

    karakterinizin yetenek kısmı birkaç bölüme ayrılıyor: toplayıcılık, avcılık, çiftçilik, diplomasi, hayatta kalma ve zanaatkarlık. bunlar sizin yaptığınız aktivitelere bağlı olarak artıyor ve belirli aralıklarla bağlı bulundukları yetenek ağaçlarında puan açılıyor. bu puanlarla da belli başlı yetenekler alıyorsunuz (daha hızlı ağaç kesme, hayvanların izini sürebilme vs.)

    yeteneklerin yanısıra teknoloji bölümü var: inşaat, hayatta kalma, çiftçilik ve zanaat. bunların seviyesi de hem sizin, hem köylülerinizin yaptıklarıyla artıyor. yeni seviyelerde yeni binalar ve yeni eşyalar açılıyor. örneğin kendiniz bir tarla yaparak çiftçilik teknolojisini 2. seviyeye getiriyor, ambar yapımını ve ilgili eşyaları (çapa, kürek vs.) açıyorsunuz, böylece tarlada çalışabilecek köylüleri ambara işçi olarak atayarak olayı yarı-otomatize etmiş oluyorsunuz.

    köyün kurucusu ve hanedanınızın lideri olarak idareci menünüz var, buradan vatandaşların evini, işini belirleyebiliyor, ihtiyaçlarını ve mutluluklarını görebiliyor, binalarınızın durumunu (hasarlı vs.), neyi ne kadar ürettiğini, çalışanların yeteneklerinin ne kadar eşleştiğini görüp ayarlayabiliyorsunuz.

    oyunda gündüz-gece düzeni mevcut, zaman 4 mevsim olarak ayrılıyor. mevsimine göre tarlaya ekeceğiniz şeyler değişiyor, her yıl krala vergi olarak belli bir miktar para veriyorsunuz (haliyle büyüdükçe daha fazla vergi oluyor). mevsimler varsayılan olarak 3 günde bir geçiyor fakat oyuna başlamadan ayarlardan bunu 30 güne kadar çıkarmak mümkün. ayrıca sınırsız para, çürümeyen yiyecekler gibi ayarlar da var.

    oyunun şu an için en büyük eksiği doğru dürüst bir forumlarının olmaması, reddit sayfaları ve discord'ları var o kadar. türkçe dil desteği de var fakat ben henüz denemedim, büyük ihtimal google translate kullanıyorlar ve discord'da yardımcı olan birkaç kişinin desteğiyle ilerliyor gibi.
  • yeme ihtiyacının bokunu çıkaran oyun. bütün gün ormanda tavşan, geyik, bizon avlayıp adama yediriyorum, hayvanoğlu hayvan doymak bilmiyor. habire mızrak yap, habire av peşinde koştur bu ne. şu açlık işine bi ayar çekmeleri gerek. orta çağda çektiği ziyafete bak pezevengin. gut hastalığından ölecek az kaldı. bi tane tavşanı çevirirsin, açlığının büyük kısmı gider değil mi? sen, normal bir insansın neticede. bizon yiyip hâlâ aç kalmak nedir? konuyla ilgili şikayeti bulunan tek kişi ben değilim; aha buyrun kanıtlarım: 1, 2, 3. ne yapayım tavşan ve geyiğin üzerine ayı mı keseyim adama? geyiğin hepsini yedikten iki saat sonra nasıl acıkabilirsin? iki tohum fırlatıp stardew valley'e döndüreceğim işi. emmi gibi çökeceğim tarlanın başına. zamanı geldiğinde de anız yakacağım. hayal kuruyorum tabii. önce aç köpeği doyurmam lazım.
  • gustaw i the bloody'nin 3. yılında hala abaza abaza gezdiğim oyun. gerçek hayatta da pek yeteneğimin olmadığı flört işini aynen bu oyunda da becerememekteyim; kızlar bana bakmıyor :( gerçek hayatta olsa eeh ilgilenmezseniz ilgilenmeyin diyerek uzaklaşırdım ama maalesef ki üremenin elzem olduğu bu oyun (adı üstünde, dynasty) beni bir adet hayırdan anlamayan ısrarcı akdeniz erkeğine dönüştürdü, kendimden tiksiniyorum. her sabah gidip sırayla çevredeki kızlarla flörtleşiyorum, how original deyip deyip yolluyorlar beni :/

    ayrıca flört etmek için 18 yaşında olma kuralı da nedir allasen? orta çağ lan burası, 10-12 yaşlarında kızlarla evleniyordu insanlar, biraz gerçekçilik, lütfen.*

    bir de diyaloglar aşırı kısıtlı, umarım final versiyonuna kadar buna da bir el atarlar.
  • üreticilerinde zerre kadar etik, müşteri saygısı olmayan oyun.

    daha bu oyunu adam etmeden tüm geliştiricilerin yarısını wild west dynasty isimli 2022'de çıkacak oyunlarına yönlendirmişler. büyük ihtimalle bu oyundan önce de başka bir oyunu yarım bırakıp buna geçmişlerdi. muhtemelen temel çalışma metodolojisini bozmadan piyasada henüz doymamış alanları tokatlıyorlar.

    bu tür adamlara para yedirip de paranızı sokağa atmayın.
  • hayatımı bitirse bitirse bu sonu olmayan oyunlar bitirecek.

    başlarda "castellan bana karı bul lan allahsız" diyerek o köy senin bu köy benim dolaştığım (bkz: #120826264), dördüncü senede varisimi köy meydanına salıp işleri rayına oturtunca da "of ne sıkıcıymış" diye diye yaklaşık 90 saati doldurduğum oyundur. tam "amaan hiçbir şey olmuyor, baydı, bırakıyorum" diyorum yeni bir bina ya da teknoloji unlock oluyor, sonra gelsin en az bir 10 saat daha.

    oyunun 3-4 şarkıdan oluşan soundtrack'i bir yerden sonra iyice kafa ütülemeye başlıyor, kapatıp sadece ambient sound ile oynuyorsunuz.

    seslendirmeye henüz paraları yetmemiş herhalde, karakteriniz ve npc'ler konuşmuyor. siz altyazı okurken anca mal mal el kol hareketi yapıyorlar. belki final sürümünde konuşurlar, güzel olur.

    kuşbakışı plan olmadan köy planlamak bok gibi sonuçlar veriyor. tamam, gerçeğe yakın olsun diye böyle yaptınız da ulan orta çağ'da bile en azından taslak bir plan çiziyorlardı, ne eziyet ediyorsunuz insanlara?

    bütün bir ayıyı yiyip de doymayan kahramanımız racimir, tarım teknolojisi ile sonunda tatmin oluyor. basın lahanayı tarlaya, bizonla doymayan adam çiğ lahana ile doyuyor evet.

    bir eve iki kadın veya iki erkek yerleştirememe saçmalığına bir çözüm bulacaklar mı merak ediyorum, zira köye aldığım her kadının bir mevsim sonra çocuk peydahlayıp bilmem kaç yıl işgücünden çıkmasından bıktım. sadece erkeklerin ya da kadınların yaşadığı işçi evi gibi bir şey olamaz mıydı yani, illa sikiş mi dönmeli?

    çocuklar ise, ortam insanların 30 yaşında vebadan öldüğü orta çağ değil de adeta 21. yüzyıl avrupası'ymış gibi 18 yaşına kadar çalışamıyor, bu da oyunun başka bir saçmalığı.

    madem bu kadar oynuyorum bari bir işe yarasın diye test branch'ine girdim, beta'sını oynuyorum. ahırı unlock edeyim, bir atım olsun, biraz ata bineyim, ondan sonra vallahi billahi bırakacağım oynamayı, yeter.
  • karakterin doymaması konusunda bahsedildiği kadar sorun olan oyun.

    tavşan avlayıp adama yediriyorum neredeyse hiç fark yaratmıyor. gerçekten açlığı abartmışlar.
hesabın var mı? giriş yap