• bu aralar oldukça popüler bir tamlama bu. kullananlar da sadece sokaktaki insanlar değil. örneğin ülkenin gençlik ve spor bakanı, taraftarı bile olmayan bir kulübe tahsis edilecek stadyumun açılış töreninde fair play, centilmenlik, kardeşlik, güzellik mesajlarını verirken bir bakıyosunuz bir sonraki cümlesinde araya sıkıştırıveriyor bu söz öbeğini; "millet düşmanlarına gol atmaktan" bahsediyor. tribünü dolduranlar da sırıta sırıta alkış tutuyorlar. unutmadan; aynı tribünlerde ülkenin futbol federasyonu başkanı, milli takımlar direktörü, bol miktarda medyatik isim, televizyon kanalı patronları falan da hazır beklemekteler...

    cumhurbaşkanlığı seçimleri ne olur bilemem ancak kim kazanırsa kazansın aradaki farkın %10 'dan fazla olmayacağı hemen hemen belli. kaba bir hesapla 52 milyon seçmenin %45 i de 23 milyona yakın bir rakam yapıyor ki bu da mevcut nüfusun 1/3 üne denk geliyor.

    normal şartlar altında, yani çok sesliliğin ve demokrasinin yeter vaziyette işletilebildiği herhangi bir coğrafyada, kendinden olmayanı -azınlık ya da değil- , "millet düşmanı" olarak tanımlamak nefret söylemidir ve özellikle farkındalık seviyesi, "ameliyatla kadın olanın cenzasesini erkek mi yıkar, kadın mı yıkar?" türünden soruları bolca barındıran gündüz kuşağı programlarıyla beslenen, füzyona uğramış/uğratılmış toplumlar açısından da son derece tehlikelidir.

    30 ların sonunda hitler'in yahudileri almanya'nın kanını emmekle itham etmesi neyse, bugün de bir bakanın çıkıp halkın bir kısmını millet düşmanı olarak tanımlaması üç aşağı beş yukarı aynı haltın lacivertidir. bu bilinçli kutuplaştırma politikasının sonu, halkın bir kısmının, kendinden olmayanın kanını dökmesi noktasına kadar varabilir ki 6-7 eylül olaylarının histeri mekaniklerine bakıldığında da hemen hemen benzer bir senaryo söz konusudur. zor tutulan %50 de tam olarak buna işaret etmektedir.

    "bizden/bizden değil" ayrımın siyaseten ve bilinçli bir şekilde körüklendiği bir ortamda, üstelik söylemlerin kitleleri sürükleyebileceği noktalar herşeyi geçtim; tarihi gerçeklerle bile sağlanırken umarım bir mucize olur ve biz kendimize geliriz. aksi takdirde çok da uzak olmayan bir gelecekte kırmızı günlere uyanacağız...
hesabın var mı? giriş yap