*

  • bir enstrümanı iyi çalmak, iyi bir enstrümantalist olmanın yeterli şartıdır ama müzisyenlik için gerekli şartlardan sadece bir tanesidir... notalarda yazanı çok iyi okumak mümkündür, bunu aynı şekilde çalmak da mümkündür, bu çalışma, çok çalışma ile elde edilebilecek bir yetidir. zaten bir tanıma göre müzisyenliğin %20'si yetenek, %80'i çalışmadan geçer... yetenek olan ilk %20 ise ikiye bölünür. ilk %10, bir enstrümanın çalınmaya başlandığı dönemlerde hızlı ilerlemeyi sağlar... çoğu kişinin ebeveynlerinin zoruyla bir enstrüman öğrenmeye yönlendirilmesi sırasında eleğin altına düşme nedeni, bu kısmın yetersiz olması, dolayısıyla hızlı ilerleyememe sonucunda kişinin kendi çaldığından memnun olmamasıdır...

    bundan sonra gelen kısım çok çalışma ile ilgili %80'dir... çalışmak, çok çalışmak gerekir... ama bu çalışmayı gösteriyor ve ortalamanın üzerinde bir kabiliyetiniz varsa %90'ı tamamlarsınız... bu da kişiyi iyi bir enstrümantalist yapar...

    müzisyenle enstrümantalisti ayıran kısım ise enstrümana tam hakim olduktan sonra gelen %10'luk kısımdır... bu, zaman içinde elde edilmiş bir yorum kabiliyeti, kafanın içinde armoni oluşturma, sesleri çalmaya gerek kalmadan duyabilme, bir melodinin ne şekilde armonize edilebileceğini hissetme, bir armonik gelişimin üzerinde etkileyici notaları kullanabilme yetisi gibi kolay kolay açıklanamayan, çoğu zaman kişinin nasıl olduğunu kendisinin de bilmediği bazı yetenekleri gerektirir...

    burada tribünlere oynayan sahte müzisyenleri müstesna tutmak gerekir, çünkü armonik kalıpları iyi bilen ve enstrümanına hakim kişiler, bir solo sırasında neyin iyi gideceğini matematiksel olarak bilirler... belli kalıpları uygun gamlar ve/veya modlarda çaldıkları zaman fena da gelmez hani... ama bir albüm çıkardıklarında arka arkaya dört parça dinledikten sonra çalınan notalar cephesinde pek de yeni birşey olmadığını, çoğu zaman enstrüman cambazlığı ile idare-i maslahat yapıldığını fark edersiniz...

    gerçek müzisyen ise böyle bir cambazlığa çoğu zaman ihtiyaç duymaz... yapamaz mı? öyle bir yapar ki... ama yerli yerinde, ifrada kaçmadan, doğru zamanda... bir örnek vermek gerekirse pat metheny , travels albümünde farmer's trust adlı parçada hız olarak sekizlik notanın üzerine çok ama çok az çıkar, ama notaların hepsi özenle seçilmiştir, en ufak bir uyumsuzluk hissetmek mümkün değildir... ama aynı pat metheny, letter from home albümünde have you heard adlı parçanın solosunda saniyede bilmemkaç nota seslendirirken aynı uyumu verebilmektedir...

    maalesef "müzisyen" kelimesi, aynen "sanatçı" kelimesinde olduğu gibi güzel yurdumda olumlu yönleri yerine olumsuz yönleri ön plana çıkartılarak kullanılmaktadır... müzisyen dediğimiz kişi sadece profesyonel olarak müzikten para kazanan kişi değildir, olmamalıdır... müzisyen kızı bıraktığında kızın kaçtığı kişi de olabilir, ne var? (bkz: kiza birakirsan ya davulcuya varir ya zurnaciya) bir enstrümanı veya sesini, o veya bu şekilde değerlendirip hasbelkader para kazanmayı başarabilen herkes müzisyen veya sanatçı olarak adlandırıldığı sürece bu olumsuz kullanım da devam edecektir... (bkz: egitim sart)
hesabın var mı? giriş yap