• çok kaliteli felsefe kitapları yayınlayan , çevirilerde gerekli dikkati ve önemi gözardı etmeyen fakat gereksiz yere 1.sınıf kağıt kullanan (maliyet artışı) , kitap tasarımları çok da hoş olmayan ama yine de kaliteli basım yapan ; önemli olan husus kitlelere ulaşmak sadece bunu gözardı etmeleri zaaflarıdır diyorum sadece yine de eli öpülesi adamlar...

    genellikle akademik çevre için kitap bastıklarından toplum yararını göz ardı edilmiş oluyor.
    yine de pek çok okunası kitabı olan ve hatta gadamer'in hakikat ve yönteminin üç cildini hazırlamakta olan büyük adamlar , keşke daha çok kitap bassalar ve daha canalıcı başyapıtlara yönelseler ; yaptığı yayınlar hermeneutik , dil bilim , dil felsefesi ile sınırlı kalmış gibi algılamama neden olan yayınevidir.

    internet sayfalarında yayına hazırlananlar arasında locke , leibniz , kant , heiddegger ile ilgili kitaplar görmekle beni müthiş memnun etmişlerdir , buradan teşşekkür ediyorum.

    http://www.paradigmakitap.com/
  • çok kaliteli eserlerine denk geldiğim firma. cağaloğlu'na yolum ilk düştüğünde uğrayacağım kendilerine. uzun yaşasınlar.
  • kalburüstü eserleri yayımlıyorlar. fakat dil konusundaki tutumları epey ilginç... mesela "bilgisayar" kelimesini kullanmayıp "kompüter" demeyi tercih ediyorlar. bu çevreden bir iki kişiyi takip etme imkanım oldu.* her ikisi de bu "kompüter" kafasında adamlardı. demek yayınevinin felsefesi bu yönde...

    bir de sanırım son zamanlarda bir bölünmeye gittiler. birisi paradigma yayıncılık olarak devam ediyor; öbürü de paradigma akademi yayınları adını aldı. hangisi kimdir, nedir, bilemiyorum.
  • kafası karışık bir oluşum... evvela kendilerinin yayınevi mi, yayınları mı yoksa yayıncılık mı olduğuna karar verememişler. kuruldukları 90'lardan bu yana üç ismi de kullanmışlar; şu anda da paradigma yayınları olarak kendilerini niteliyorlar.

    politik olarak da güdülenmiş bir oluşumlar, bakın sitelerinin "hakkımızda"* kısmının son cümlesinde nasıl tanımlıyorlar kendilerini:

    «paradigma yayınları türkiye’deki ilerlemeci, pozitivist ve hakiki mürşit bilimi-fenni kabul eden telakkiyi (paradigmayı) gerileterek bu ana bilimsel söyleme daha çok duygusal, tepkisel ve düzensiz eleştiriler getiren muhalif görüşlere, büyük bir derinlik ve sistemli bir eleştirinin önünü açmakla birlikte öte taraftan da yüksek seviyeli bir düşünceye de ufuk açtı.»

    diyorlar ki biz türkiye'deki ilerlemeci, bilimi merkeze alan -dolasıyla kemalist- bakış açısına karşı olan eleştirilerin önünü açıyor ya da başka bir deyişle gericilerin, bilim karşıtlarının yanındayız diyorlar.

    komik.

    düstur edindikleri garip ağdalı dili de şöyle meşrulaştırıyorlar:

    «dayandığı ideolojinin mahiyeti gereği, türkiye’nin kültürel yapısıyla ve geçmişiyle de ilgisi kopararak, hem türkçeyi kısırlaştıran, hem ülkenin ilmi düzlemini çoraklaştıran ve tek-tip bir eğitim sistemini dayatan, böylece de bilgi-iktidar ilişkilerinin üzerini örten mezkûr bilimsel söylem karşısında, paradigma yayınevi çölde bir vaha sadedinde olmuştur. yayınevi, katı bir bilimsel nesnelliğe dayalı bu özcü bilim anlayışının naifliğine karşıt olarak, türkçenin imkânlarının açığa çıkmasına ve düşünsel noktada kavramsal bütünlüğün oluşmasına katkıda bulunmuştur.»

    "gericiyim", "softayım" demenin bu kadar afili bir veçhesinin mevcudu kabil midir, bilemiyorum ki bu açıdan ilgili pasajların müellifini tebrik eylemek icap eder.

    mal beyanı gibi bir şey olmuş.

    kendilerine bir sorum var: şu anda türkiye'yi yöneten düzen, tam da sizin yanında durup önünü açtığınız, o bilimi mürşit belleyene karşıt olan, o duygusal ve tepkisel paradigma. arzu ettiğiniz bu düzenden memnun musunuz?

    *silinirse diye internet archive linki: paradigmayayinlari.com/hakkimizda

    not: kesinlikle kişilerin softa olmalarına karşı değilim. hatta softaların, gerici olduklarını böyle içtenlikle ifade etmelerinin yanındayım! keşke demokratik şartlarımız elverseydi de, bu softalar ne kadar müstekreh olduklarını çok daha belgin anlatımlarla dillendirseler.
    yine de haklarını iade edeyim, en azından softalıklarının temeline usa dayalı felsefî bir diskuru oturtuyorlar, bu açıdan müspet. kuhn'u kendi softalıklarına müşahit etmeleri hoş.
hesabın var mı? giriş yap