plastik çatal

• baklavaya sokmak işkencedir bu şeyi ..
  olur da yemekli düğüne gidersen "lütfen metal çatal "` :de` (bkz: metal çatal) iste (noolur iste, ölümü gör ), yoksa canım baklavaya bön bön bakarsın utanmazsan alırsın elinle atarsın ağzına oh oh , baklavanın tadı da öyle çıkar zaten di mi, çatalmış matalmış ne o öyle ..
• mukavemeti arttırmak adına sap yanlarının yaklaşık 90 derece ile arkaya eğimli olarak üretilmesi, plastik çatal kullanımını güçleştiren en önemli unsurlardan biridir. bu kısım, çatalı elinizin içinde rahatça hareket ettirememenize neden olur, çünkü sapın arkası boştur.
  
  http://img189.imageshack.us/img189/828/0401.jpg
• bir gün, "nerde o eski x'ler" cümlesini kullanmam gerekirse, bunu ilk olarak plastik çatal için yaparım.
  
  amına koduğum çatalları almak istediğin şeye ilk batırmada kırılır mı ya
• geliştirilmesi gereken araç. kim bakıyorsa bu işe yapsın şunun kırılmayanını kardeşim. üflesen kırılıyorlar. tüm markalarınki dandik bir de. kimse üstünde düşünmedi mi bunun?
  
  tasarımcı ve polimerci arkadaşları göreve çağırıyorum
• ...
• kırılmasından daha kötüsü, yemeği bitirdikten sonra çatalın bir dişinin kırılmış olduğunu farketmektir.
• (bkz: #25628523)
• en büyük sıkıntısı kırılması olan alet edevat. şimdilik kırılmamasının çözümünü poçacı abiden iki tane plastik çatal alarak buldum.
• plastik yememize sebep olan alet.
  yemegini yersin kenara koyarsin catali ve cataldaki eksikligi farkedersin, sonra cikisini dusunursun..
• bir yemeği yemeyi zorlaştırıp yoran, pes edip doymuş gibi yapmamı sağlayan icat.
  "bir yemek ne kadar zor yeniyorsa bir o kadar da gramaj olarak az yenir" gibi düşüncelere sürükledi yine ^*