• (bkz: tükenmişlik sendromu)
    (bkz: depresyon)

    her türlü sağlık riski, tehdit ve tazminat riski ile yoğun karşılaşmaları ve meslek icabı zaten insanların en kötü durumları ile iştigal etmeleri yüzünden. hiç bir psikolojik destek; gerçekten ve içten "nasılsın" sorusuyla karşılaşmazlar. memlekette kim, herkes anamı soruyor babamı soran yok diye yakınsa haklıdır; o da başka mesele.
  • doktorları yurt dışına yollamaktan ziyade vatandaşı yurt dışına yollasak daha iyi bir çözüm olabilir.
  • o zaman mesleğinde yetersiz olan herkesin kafasında kaldırım taşı parçalayalım.
  • özellikle çözüm kısmını çok beğendim, bizi avrupa ve amerika’ya eğitime yollayıp, suriye’den doktor ithal edilsin. beceriksiz ve yeteneksiz olduğumuz için dönmemek üzere gönderseler de olur.
  • sağlık sektörü hakkında bilen/bilmeyen konuşuyor. avrupa'da insanlık öğreniliyorsa bazı hasta yakınlarını acilen göndermeli. not: bu dediklerim hepsi için değil. onlar kendini biliyor.
  • 3000 liraya patronunun itliğini yapan veya 5000 tlye il il ulke ülke iş seyahatlerinde dolaştırılan bazı yazar arkadaşların gözyaşlarını silerek entry girdiği başlık.
    neyse arkadaşlar patronun oğlu italyada partiye gidecek.entry gireceğinize çalışın da daha lüks bir otelde kalabilsin yoksa kapı dışarısıniz
    not:bu dediklerim hepsi için geçerli değil onlar kendilerini biliyor.
  • doktorların yetersizliğini anlayabildiğine göre başlığı açan arkadaş tıp fakültesinde okudu ve sonra tüm branşlarda uzmanlık yaptı.
    böyle bir zeka ne diyorsa odur. susun!
  • her b*ku ithal edin kardeşim olanı da avrupaya kaçırın ki über bir ülke olalım
  • help for helpers sistemi etkin kullanılamadığı için sağlık çalışanlarındaki tükenmişliğin sonucunda görülen durumdur
  • birbirlerine rapor yazıyorlar kısmına bittim. yazar başka bir ülkede yaşıyor galiba. bizim ülkede devlette çalışanların raporlu gün sayısına da bakıyorlar haberi yok galiba.

    kocasına ilacı iki kalem yazdı diye uyarı yiyen gördüm. ilaç penepin doktor da alerji uzmanı oysa. adam kilosuna göre iki tüpü tek seferde alınca etki edecek ama denetim mekanizmasında hekim yok galiba.

    bir kalem ilaç için bunlar olurken rapor yazıyorlarmış neredeyse o rahatlık.

    ayrıca sağlık çalışanlarının izni ciddi manada az, rapor da bırakın mümkünse kullansınlar sürekli enfeksiyon içinde çalışıyorlar.

    ne kadar dikkat etsek de çocuk hasta gözüme hapşurdu diye ertesi gün iki gözümü açamadığım da, zatürre olduğum halde yerime bakacak personel olmadığı için çalışmak zorunda kalmam ve hastalara bulaştırmamak için üç maske takıp nefes almadığım da oldu.

    ama yok ben ağlıyorum değil mi?

    edit: bir arkadaş hatırlattı, okadar doğallaşmış ki lateks eldiven yüzünden anafilaktik şoka girdiğim gün randevulu iki hastayı iptal edemedim diye tedaviye aldığım aklıma bile gelmemiş. bu arada lateks alerjisi mesleki deformasyon dememe gerek yok galiba.
hesabın var mı? giriş yap