• idealistligi tartisilmaz, ktu makine bolumunun en kararli, en yardimsever, en sozune er hocalarindan birisidir. ogrencileri calismaya, arastirmaya iten bir yapisi vardir. gecen rektorluk secimlerinde rektorluge adayligini koymus ancak kazanamamistir.
  • `iki sert cisim carpistiginda biri mutlaka kirilir ve o asla ben olmam`, kalbimle üzülür beynimle bırakırım gibi özlü sözlerin sahibi yüce insan.
  • derste öğrencilerine hissettirdikleri için (bkz: arbeit macht frei) (bkz: ss)
  • ders anlatmıyor slayt açıp okuyordu ama artık onu da yapamıyor. okuduğu her kelimenin arasında iki saniye var bazen okuyamıyor bekliyor, beyninde bir şeyler işliyor on saniye falan sonra yarım yamalak konuşmaya devam ediyor. allah rızası için emekli edin kurtulalım.

    dersinde ders kitabı açmanız yasaktır çiçek olup dinlemek zorundasınız. aynı şekilde ders notlarınıza bakmanıza da izin vermez. soru sorulduğunda çoğu zaman tersleyerek cevaplar veya hiç cevaplamaz. slaytlarında aralarda ufak tefek sorular oluyor onları sınıfa sorar ve yanıt toplar “who says a,b,c” diye ama asla doğru cevabı söylemez veya soruyu çözmez. telafi derslerini ve quizleri kafasına ne zaman eserse o zaman yapar, başkasının dersi varmış sınıf doluymuş falan umurunda değil, gidin şikayet edin der şikayet edilince de sınıfı cezalandırır (based on a true story). ailesine tanrıdan sabır diliyorum.

    tanım: oldukça yaşlı ve öğretim kabiliyetini yitirdiğini düşündüğüm başkent üni. makina mühendisliği bölümü öğretim üyesi.

    düzeltme: bir süredir bölüm başkanı kendisi. bu pozisyonda bambaşka birine dönüşmüş sanki derse giren adam bu değildi, keşke derslerinde de şu anki gibi olsaydı :)
  • evet o kutlu gün geldi. sonunda yazar oldum ve ilk etrymi çok değerli sami hocama hediye ediyorum.

    kendis bu ay itibariyle (bkz: başkent üniversitesi) makine mühendisliği bölümünün başıdır. kendisi ilk derste biz öğrencilerini çok babacan karşılamıştır yalan yok. ders işlemek isteyen öğrencileri bile bu gün fizik dersi değil hayat dersi işliyorum diyerek geri çevirmiştir. fakat gelin görün ki bu babacan tavırlar bir hafta sonra 180 derece dönmüştür. başta tahammül edilebilir tavırları, derse ders saatinden önce gelip hala ders arasında olunmasına rağmen kendisinden sonra gelen öğrencileri derse kabul etmemesi ile zirve yapmıştır. öyle ki bu durumun mantıksızlığını dile getirip "hocam erken geldiniz daha dersin başlamasına iki dakika var arkadaşlar geç gelmedi " diyen öğrenciye " it's not according to your time it's according to my time. you cant come in the class after me" demek suretiyle zamanın göreleliğini (bkz: einstein) 'ı bile hayran bırakacak şekilde biz öğrencilere göstermiştir. bu olay şahsım için kırılma noktası olmuştur ve ilk kez adını internette aratma gereği duymamı sağlamıştır. tabiki refleksif olarak önce ekşiye bakma gafletinde bulundum ve açıkçası baya şaşırdım. çünkü bu sami hoca benim tanıdığım sami hoca olamazdı. şaşkınlık içinde araştırmamı sürdürdüm. ösym'den (bkz: katü) mezunu başka sami karadeniz var mı diye araştırdım yoktu. nasıl yani yukarıdaki entryler gerçekten benim tanıdığım sami hoca için mi girilmişti. 10 yıl önce öğrenciler tarafından sevilen prensipli ve babacan bir hoca mıydı yani. hayır öyle olamazdı daha çok araştırdım ve bingo uludağ sözlükte 2010-2012 arasında kendisi için girilmiş etryler vardı. bir tanesi öyle dikkatimi çekti ki sanki bizim sınıftan biri 10 yıl öncesine yolculuk yapıp entry girmiş gibiydi. kendisi 10 yıl önce de dersten öğrenci atmış, kendinden sonra gelenleri sınıfa almamış, slayt olmadan ders anlatamayan ve hapşuran öğrencisini azarlayıp maske tak virüslerini saçmaya hakkın yok diyen birisiydi. evet bu adam tam 10 yıl önce maske kullanımını bilen ve şimdi de olduğu gibi öğrenciler tarafından hazzedilmeyen bir öğretmendi. 10 yıl öncesi ile arasındaki tek fark artık yılların verdiği etki ile kulakları bir tık kötülemiş ve sorduğu sorulara verilen doğru cevapları seçemez olmuş. öyle ki sorduğu soruya verilen ilk cevabın yanlış olduğunu söylemiş. ardından "discuss it between" diyerek doğru cevabı bulmak için beyin fırtınası yapmamızı istemiştir. bu fırtına sonrası verilen bir kaç yanlış cevaptan sonra yanlış olduğu söylenen doğru cevap tekrar hocanın değerlendirmesine sunulmuş ve yine red yemiştir. doğru cevabı "bulamayan" biz beşpara etmez mühendislik öğrencilerine (bkz: newton) 'u kıskandıracak şekilde çözümü göstermiş ve sonuç olarak biz öğrencilerin ilk verdiği cevaba ulaşmıştır. tabi bundan haberi olduğu bile muamma zira sınıf o kadar bıkkmıştır ki kendisinden konuyu dile bile getirmek istememiştir. işte böyle sevgili ekşi okuyucuları sami hoca aşağı yukarı böyle biridir.

    şimdi gelelim benim kendisi hakkındaki fikir ve tavsiyelerime. öncelikle en büyük yanlışı öğrenci ile arasına koyduğu mesafedir. elbette enseye şaplak olmasını beklemiyor kimse. fakat araya öyle bir mesafe koymuş ki ders esnasında "anlamadığınız bir yer var mı?" sorusuna kimse cesaret edip hocam ben şurayı anlamadım diyemiyor. cesaret edip sorabilenleri de azarlanıyor. öğrenciye böyle davrandıktan sonra sorduğu soruya cevap alamayınca yine sınıfı azarlıyor. önce sor sonra öğret modelini duydum, önce öğret sonra sor modelini de biliyoruz fakat kendi patentli üretimi olan önce slayt oku sonra azarla model ile öğrencilerin başarılı olacağını düşünmüyorum. dersini alan kaç arkadaşım var ise derse girmemi ama derse kendim çalışmamı söyledi. çünkü herkes biliyor ki derste slayt okunacak ve yapılırsa zaten slaytta çözümü olan sorular çözülecek. sırf çamur atmak istediğim için girmedim bu entryi ben ilk derste kendisinin iyi bir hoca olabileceğine inanmıştım. biraz da buna kızgınım.

    demem o ki bu yazıyı okuyan ekşi okuru dostlarım. biz kendisinden çektik zamanında, dersine girip önceden fikir edinme istiyorsanız artık ne beklenmesi gerektiğini de biliyorsunuz. yine de umarım sizin sami hocanız benden önceki etrylerdeki sami hocaya daha çok benzer.
hesabın var mı? giriş yap