• amsterdam'da, van gogh muzesi'nin hemen yaninda, rijksmuseum'a birkac dakika yurume mesafesinde modern sanat muzesi. muzenin salonlari koleksiyonuna ufak geldiginden, eserler donusumlu olarak sergilenir (sabit olarak sergilenen bir grup eser haric).

    muzenin buyutulmesi planlari gundemdeydi, son durum nedir bilmiyorum.
  • eski binasindan tasinan modern sanat muzesi. central station yakinlarinda buyuk yeni bir binaya tasindi. bu binada ayrica restoranlar, barlar var da var.
  • yeni binayla birlikte bir nevi günümüzün sanatcilarina bir is ve isci bulma kurmu haline dönüstügünü düsündügüm, isin pazarlama kismina etrafindaki bürolar ve sözüm ona galeriler sayesinde girmistir, bok olmustur.
  • amsterdam'ın modern sanat müzesi eski binası tadilatta olduğu için 2009'a kadar central station'ın oradaki geçici yerine taşınmıştır. geçici yerindeki eserler çok sınırlıdır. örneğin kandinskyleri görmeniz mümkün değildir. geçici yerinde bir çok video art sergilenmektedir. çoğunun 1970-1980'lerde hazırlandığı düşünüldüğünde, türünün ilk örneklerinden bir kısmı müzenin portföyündedir demek yanlış olmayacaktır. museum bölgesindeki orjinal binası bambaşka bir güzelliktir.

    http://www.stedelijk.nl/
  • geçici yerinin giriş koridorunda tam karşınıza düşen, camına kırmızı film çekilmiş kocaman penceresinden kırmızı bir amsterdam sunar; daha müzeye girmeden kendinizi bir yapıtın içine düşmüş hissettirir.
  • sekiz yıl süren restorasyondan sonra nihayet kullanıma açılmıştır. eski binaya fazla dokunulmadan %70 genişletilen müze, halk arasında ''beyaz'' olduğu için ''küvet'' olarak adlandırılır. popülaritesini, daha çok kasimir malewitsch’in eserleriyle yapan müze, aynı zamanda marlene dumas mondrian, robert rauschenberg ve de kooning gibi empresyonistlerin eserlerini de bulundurur.

    http://www.stedelijk.nl/
  • icinde bol bol "bunu ben de yapardim" diyebileceginiz eser bulunduran muze. (bkz: piet mondrian)
    ozellikle 90'lardan sonra yapilmis eserler yan yana getirilmis gazete kupurlerinden vs olusuyor. bu gercek sanat midir, gercek sanatsa manasi nedir, bu sorularin cevabini elestirmenlere birakiyorum.
    subat'a kadar buyuk bir kasimir malevich sergisine ev sahipligi yapiyor. gidip gormek lazim. bir de, persembe gunleri aksam 10'a kadar acik.
  • tasarımcıların kesinlikle ziyaret etmesi gereken bir müzedir.

    müzedeki sergi 1800lerin sonu 1900lerin başlangıcındaki sanat ortamının minik bir özeti ile başlar.
    kandinskyleri muhakkak görmelisiniz.

    sonra iki dünya savaşı arasındaki çalkantılı dönemden bahseder.

    ardından ikinci dünya savaşı sonrasında hollandalıların fransız ekolü ile aralarındaki makasın açılmasını ve hollandalı sosyalistlerin yarattığı etkiyi anlatır.

    işte müzenin olayı bundan sonraki kısımda başlıyor. bundan sonraki kısımda, hollandalı sosyalistlerin seri üretimde yer alarak, hem yeni bir estetik dil geliştirmek için hem de herkesin ürünlere sahip olabilmesi için verdiği çabayı izliyorsunuz.

    el işçiliği içerdiği için çok az kişinin sahip olabildiği cam ürünler yerine, seri imalatla üretilmiş, daha alınabilir bardak ve sofra takımları. seri imalatın avantajlarını kullanırken, geçmişin birer ucuz kopyalarını yaratmak yerine yeni bir estetik dilin arayışı.

    müzenin bu kısmında sizin de çocukluğunuza ait ürünler var. bilimum philips tasarımı.

    ama bana en koyan katlanır aluminyum bacaklı formika masa oldu.

    ilk işçi hakkı musevilerin şabat günüdür. kırk küsür yasaklı iş listesinin özeti iyileştirmeyeceksindir. bugünki dilde karşılığı katma değer üretmeyeceksin. ama çok yakın bir tarihe kadar işçiler serbest zaman için mücadele verdiler.

    katlanır bacaklı formika masa işte bu serbest zamanın sembolüdür. aksam balkona atarsın, veya bahçeye çıkarırsın başında toplanır yemek yersin. arabanın bagajına atarsın, pikniğe yazlığa gidersin.

    şimdi teker teker haklar geri gasp ediliyor.

    (bkz: sen mesaiye kaldığın için ben işsizim)

    (bkz: işçi gerekirse 16-18 saat çalışacak)
  • başka bir suserin de bahsettiği gibi bu müze şekil olarak devasa bir küvettir. içerisinde mondrian, kandinsky, warhol işleriyle macintosh bilgisayarları ve philips ürünlerini aynı anda görebilirsiniz. her modern sanat müzesi gibi abidik gubidik sanat eserleri olduğu gibi, insanın kafasını açıp aklını alan eserler de bolca vardır.

    bunun yanında 365 gün içerisinde tek tatbikat olan günde müzede bulunmuşluğumuz, ve tatbikat yüzünden içeride tüm eşyalarımızı bırakıp on dakika hollanda ayazında tişörtle dikilmişliğimiz vardır.

    son olarak, kafa bulutlu ortamlarda stedelijk museum yerine saykodelik müzyum diye anarlar ki, bu kadar cuk oturan bir tanım da olamaz, kısacası görülesi müzedir, amsterdamdayken iki dal az cıgara için de onun yerine gidin görün, aklınız açılsın.
  • kendini ‘the sky is thin as paper here’ olarak ifade eden, konum itibarıyla van gogh müzesinin hemen yanında olan ve içerisinde neredeyse her telden eser bulunduran, görülmeye değer büyük bir modern sanat müzesi.
hesabın var mı? giriş yap