• alp disiplinindeki gibi yine bayır aşağı olan ama herhangi bir kayak alet edevatı dışında ne bulunursa onunla yapılan kayak tekniği..
    (bkz: saldim cayira mevlam kayira)
    (bkz: uludagda migros posediyle kayak yapmak)
  • "milletin zeka diye taşıdığını zekat diye dağıtmak" ve "hayatta sahip olamayacağın şeye ikinci kez bakma, şimdi profilimden çıkabilirsin" sözleri bu olguyu çok etraflıca anlatır. işte bunlar hep disiplin.

    (bkz: işte bunlar hep seks)
  • yumurta, kapı, göt, sıkışmak kelimelerinin kombinasyonudur.
  • turk coğrafyasında disiplin deyince akla askeri disiplin gelir. bu yüzden de daha ilkokul bebelerini boy sırasına sokup rahat hazir ol diye disipline ederiz. disiplin bizde sekilseldir, kişisel disiplinden, is disiplininden falan pek cakmayiz.
  • bağırmak, ezmek, fırça atmak, aşağılamak, tartaklamak, dövmek şeklinde özetlenebilecek sistemdir.

    bir şeyi öğretebilmek için neden nasıl niye öyle olmalıdır diye sakin ve tutarlı bir şekilde anlatmak yerine agresif çıkışlar ve askeri nizam tercih edilir. ha bir de işini son dakikaya bırakmak ve hep acil modda çırpınmak olmazsa olmazlarındandır.
  • en büyük hedefi insanı robotlaştırma olan, iletişimi mantıklı açıklamalar yaparak değil emirler yağdırarak ve tehdit ederek kuran, istenen "robot insan" sonucuna ulaşmak için süreçte gördüğü hataları fiziksel cezalarla gideren sistemdir.
  • "disipline vercem seni görürsün." cümlesindeki disiplindir.
  • disipline hiç de ihtiyaç olmadığını bilen bir milletin, yetişir nasılsa diyerek kurmayı reddettiği disiplindir. pek bi eksikliğini de görmemiştir. binlerce yıllık yazılı tarihin sonunda, sayısı 200 den fazla olan milletler arasında hala ilk 20 nin içindedir nitekim, ki bi ara en tepeye bile çıkmışlardır. demekki neymiş, çok da kasmaya gerek yokmuş.
  • yoktur.
hesabın var mı? giriş yap