talkie walkie
-
air'in 26-ocak-2004'te cikacak yeni albumunun adi. albumun produktoru ise indie ortamlarinin superstari: nigel godrich. soz konusu olan sey heyecanla bekleme durumu olsa gerek.
buyrun sarkilar:
01. venus
02. cherry blossom girl
03. run
04. universal traveller
05. mike mills
06. surfin on a rocket
07. another day
08. alpha beta gaga
09. biological
10. alone in kyoto -
(bkz: walkie talkie)
-
albumdeki alone in kyoto'nun lost in translation soundtrack'inde yer aldigini hatirlatayim..
-
yine (haliyle) soulseek'e advance copy'leri düşmüş bir albüm (ne olacak bu müzik endüstrisinin hali diyemeden geçemiyor insan). bakalım, dinleyeceğiz ve bir fikrimiz olacak elbet.
-
ilk izlenimlerime gore moon safari veya 10 000 hz legend albumleriyle kiyaslanamayacak kadar vasat bir album olmus. ama another day cok guzel, hakkini yemeyelim. alone in kyoto da leziz ama onu zaten lost in translation soundtrackinde begenmistik.
-
'you could be from venus, i could be from mars. we would be together lovers forever care for each other' sozlerinin naifligi karsiliyor sizi eve girisinizde albumun giris parcasi olan venus ile. evdesiniz artik. iki sevgilinin arasindaki cekimi ifade eden replik sadece suna indirgenebiliyor biological parcasinin indirgedigi uzre: 'your blood is red/ it's beautiful.' gucunu kaleminde bulan bazi elestirmenler, moon safari debut'leriyle karsilastirip kotu notlarla bezeyebilirler bu albumu. bu sefer hic ekstra vokal yok, bu sefer daha bir onlarin dunyasindasiniz, ve your blood is red/it's beautiful diyebiliyorsunuz yine rahatlikla, air'in bize tanidigi firsatla.
albumlerinin adini niye talkie walkie koyduklari hakkinda duyduklariniza inanmayin, kendi itiraflari soyle cunku: kendilerine bu soruyu soran her gazeteciye farkli cevap veriyorlar. cocuk bunlar, playground love'i dinler dinlemez haklarinda hissettiklerimizi yalanlamiyorlar hicbir hareketleriyle. -
hoş güzel bir albüm olmakla birlikte biraz enerjisi az olmuş bu albümün, böyle uçuyoruz ediyoruz, hayaller aleminde yüzüyoruz ama bir türlü de yerimizden kalkamıyoruz, böyle bir stoned hali sağlıyor bu albüm. en azından 45 dakika boyunca... tatlı tatlı...
-
nicolas godin ve jb dunckel ( bu havanin bilesenleri) in their purest form.
pur olanin adami stoned etme olasiligi da yuksek olur biline... -
diğer albümlerden (moon safari olsun, 10 000 hz legend olsun) farkla, hiç bi konuk sanatçı bulundurmayan albüm. vokaller de grup elemanlarına ait.
-
uzun zamandır dinlediğim en rahatlatıcı ve leziz albüm.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap