• 1989 tarihli alphaville albümü. summer rain ile başlayıp anyway ile biten müzikal başyapıt. grup, 1990 yılında bu albümdeki anyway haricindeki diğer şarkılara, farklı yönetmenler tarafından çekilen kısa filmlerden oluşan songlines ı yayımladı. christoph ve wolfgang lauenstein tarafından middle of the riddle için çekilen kısa film, daha sonra balance adıyla 1989 yılında en iyi kısa metraj animasyon dalında oscar aldı.

    şarkı listesi :

    1. summer rain
    2. romeos
    3. she fades away
    4. the mysteries of love
    5. ariana
    6. heaven or hell
    7. for a million
    8. middle of the riddle
    9. patricia s park
    10. anyway

    kaynak : http://en.wikipedia.org/…nglines_(alphaville_video)
  • dünyanın en iyi vokallerinden olan marian gold'un yine döktürdüğü özel bir alphaville yapıtıdır..
    kapağı da manidardır:

    görsel

    1989 çıkışlı bu olağanüstü çalışma, grubun 3. albümü...
  • alphaville'nin en iyi albümü... albüm heaven or hell parçasında dediği gibi insanı hayellerinin peşinden sürükler... müthiş akıcı sanatsal ...alphaville'nin en üst seviyede olduğu dönemlerden...
  • alphaville'in 1984 çıkışlı ilk albümü "forever young", sağlam melodileri ve sıra dışı ritimleriyle grubu kıta avrupasında zirveye çıkarmıştı. kaliteli bir disko grubu olarak (o zamanlar synth-pop diye bir lakırdı işittiğimi hatırlamıyorum) algılanan gruptan, aynı çizgide dinamit gibi yeni hit'ler bekleniyordu artık...

    iki yıl sonra gelen "afternoons in utopia" , diskotekte tepinmelik yeni şarkılar bekleyen arsız müşterilerin burun kıvırmasına yol açsa da, grubun sadık ve vefalı bir hayran kitlesi edinmesini sağladı. mesaj kaygılı, senfonik ve şiirsel bir albüm olan afternoons in utopia, alphaville'in sanılandan daha derinlikli ve ufku geniş bir grup olduğunu ortaya koymuştu. tabii ki anlayana...

    1989 çıkışlı "the breathtaking blue" ile birlikte artık müşterinin gruba olan ilgisi yerlerdeydi. zaten bir sonraki albüm prostitute'dan itibaren sadık fanların dışında ortada müşteri falan kalmamıştı.

    "the breathtaking blue" albümünü benim için özel kılan şey, grubun müzikal yolculuğunda, cazın büyülü sularından inci çıkardığı ilk albüm olmasıdır. bu albümde sergiledikleri caz performansı asla eğreti durmadığı gibi, ekmeğini cazdan yiyen nice profesyoneli kıskandıracak muhteşemliktedir.

    bu albümden sonra hep şunu dilemiştim; keşke başından sonuna kadar tamamen caz şarkılarından oluşan bir albüm yapsalar... maalesef uzunca bir süredir, sadık fanlar dışında başka müşteri de çekme dayatmasıyla albüm kontratı yapabildiklerinden, böyle bir olasılık yoktan da öte... ne yazık ki...

    alphaville'in üzerine yapışıp kalan 80'lerin disko grubu algısı yüzünden pek çok itiraz ve hatta hakaret gelecektir ama, söylemeden geçemeyeceğim... alphaville, kendisiyle kategorik akrabalığı bulunan; depeche mode, new order, ultravox ya da erasure gibi pek çok gruptan çok daha komplike, çok daha derinliği olan bir gruptur. sadece "the breathtaking blue" bile bunun tescili için yeterlidir...
  • aslen bir synth pop grubu olan alphaville’in caz tabanlı, synth-rock-folk esintili evlere şenlik albümü.
    alphaville’i alphaville yapan albüm budur diyebiliriz, bu nedenle alphaville’i tek şarkılık grup olarak tanımlayan kitle tarafından bilinmemektedir. hoş, bilen biliyor. sadık hayran kitlesinin ise tartışmasız bir numaralı albümüdür bu.
    adeta bir senfoni gibi açılır, melodi şarkılar arasına yayılır ve ne zaman başladı bitti bu koca albüm anlamazsınız bile. tavsiyem bir bahar günü parkta tek başınıza yürürken, denizi seyrederken dinlemenizdir. güzel anılara yapışıp kalıyor çünkü bu şarkılar. her dinlediğinizde ise o sıcak yaz akşamını, ılık ılık esen rüzgarı, yaşamanın sevincini düşünüp tebessüm ediyorsunuz.
    bu kadar övdüm, bari favori şarkımı söyleyeyim. buyrunuz, (bkz: for a million)
hesabın var mı? giriş yap