• vakti zamanında koreye asker gönderilmek istenen gencin kurtuluş çığlığı! bu genc adam, kendi savaşı olmayan, hiçbir haklılığı bulunmayan bu meseleye dahil olmak istemiyormuş. derken
    dilekçe yazıyor başvuru yapıyor vs. olacak gibi değil. çıkıyor tandoğan meydanına;

    "yaşasın sosyalizm!" diye bağırıyor. bir kez, sonra bir daha;

    "yaşasın sosyalizm!"

    elbette tutukluyorlar kendisini, 3-5 ay hapis.. sonra sakıncalı..

    (kaynak: mete tunçay'ın bilgi üniversitesindeki dersi)

    yaşasın sosyalizm! bugün memleketin içinde olduğu duruma tepkisini sessiz sedasız içine gömenlerin, taa içeriden attıkları bir çığlık bu. kadıköy'de atmaya korkanların yerine atılan bir çığlık!
  • az önce iphone telefonumdan tweet atarak dile getirdiğim çığlık.
  • nasıl korkmuşlarsa sosyalizmden, hemen kapitalizmin argümanlarına sarılmışlar.
  • (bkz: gulag)
  • sosyalizm den kasıt eğer bolşevik parti diktatörlüğü,merkez komite lay lay lomu,kızıl ordu faşizmi,gizli polisin güçlenmesi,devrimi yapan halkın sindirilmesi,ukrayna da anarşist komünistlere yapılan kıyım,stalin troçki vb sidik yarışlarıysa yaşamasın ve yaşamadı da...ama kast edilen bakuninin önerdiği kolektivizmse(gerçi o da markstan dolayı komünizmden soğudu ayrı mevzu)devletsiz kolektivizmse elbette çok yaşasın zaten gerçek kolektivizmde budur diğeri parti faşizmi bürokratik oligarşidir .
  • hayır daha elzem olan,
    ya sosyalizm ya barbarlık..!
  • sosyalizm,
    yani şu demek ki dayı kızı
    sosyalizm
    senin anlayacağın yani
    el kapısının yokluğu değil de
    imkansızlığı.
    ekmeğimizde tuz
    kitabımızda söz
    ocağımızda ateş oluşu hürriyetin
    yahut, başkası yel de
    sen yaprakmışsın gibi titrememek
    bunun tersi yahut…

    sosyalizm
    devirmek dağları elbirliğiyle
    ama elimizin öz biçimi
    öz sıcaklığını yitirmeden.
    yahut, mesela
    sevgilimizin bizden ne şan, ne para
    vefadan başka bişey beklemeyişi…

    sosyalizm
    yani yurttaş ödevi sayılması bahtiyarlığın
    yahut, mesela
    -bu seni ilgilendirmez henüz-
    esefsiz
    güvenle
    emniyetle
    gölgeli bir bahçeye girer gibi
    girebilmek usulcacık ihtiyarlığa
    ve hepsinden önemlisi
    çocukların ama bütün çocukların
    kırmızı elmalar gibi gülüşü…

    nazım hikmet
hesabın var mı? giriş yap