aşık veysel
-
"guzelligin on para etmez"in uc kitasi, duman tarafindan pek basarili coverlanmaktadir.
guzelligin on para etmez / bu bendeki ask olmasa / eglenecek yer bulaman / gonlumdeki kosk olmasa
kim okurdu kim yazardi / bu dugumu kim cozerdi / koyun kurt ile gezerdi / fikir baska baska olmasa
senden aldim bu feryadi / bu imis dunyanin tadi / anilmazdi veysel adi / o sana asik olmasa -
"seversin, alırsın, karın olur
seversin, alamazsan, kara sevdan olur..." -
-
soyadi şatıroğlu olan ünlü ozan
-
cumhuriyetin 10. yılında atatürk için yazdığı şiir çok beğenilir ve aşık yürüyerek ankaraya gider, şiirini atatürk'e okumak için ama bu isteği gerçekleşmez. bir bu isteğinin gerçekleşmediğine bir de askere gidemediğine çok üzülmüştür yüce halk ozanı aşık veysel.
-
senlik benlik nedir bırak dedikten sonra bu alemi gören sensin demişliği de vardır, ki ben ısmarlama olduğunu okumuştum bu ikincisinin. jandarmalar, ozanın sazını fırına atıp yakmışlar bir ara*. yetiştirdiklerinden birisi için (bkz: #682506)
-
çoğumuzdan daha iyi gören bir göze sahip insandı. çünkü o kalbinin gözünden görmekteydi.
-
kalender, bilge ozan.
"bes gunluk dunyada, ey ademoglu, incitme cani" diyen bu adamdan keske herkes biraz feyz alabilse.
kendini soyle anlatir:
"muhterem vatandaslar,
beni bircoklariniz gazetelerde, radyolarda, mecmualarda ismimi isitip okuyorsunuz. fakat benim dogumumu, memleketimi bilmiyorsunuz. ben lutfen sizlere kendi agzimdan anlatacagim.
ben, sarkislanin sivrialan koyunde 1894'te dunyaya gelmisim. dunyaya gelisim de herkes giib degil. annem rahmetli, koyun sagmadan gelirken yol uzerinde dunyaya getirmis beni. yedi yasima kadar ben de herkes gibi kostum segirttim, guldum oynadim. yedi yasimda cicekten iki gozlerimi kaybettim. ondan sonra 9-10 yasimda bu saza basladim. iste devam edip gidiyoruz...
yani buun soylememdeki maksat, milletime, evladima bir hatira olarak kendi agzimdan duysunlar dinlesinler diye bunu soyluyorum." -
anlatamam derdimi dertsiz insana
anlatamam derdimi dertsiz insana
derd çekmeyen dert kıymetin bilemez
derdim bana derman imiş bilmedim
hiçbir zaman gül dikensiz olamaz
gülü yetiştirir dikenli çalı
arı her çiçekten yapıyor balı
kişi sabır ile bulur kemali
sabretmeyen maksudunu bulamaz
ah çeker aşıklar ağlar zarınan
yüce dağlar şöhret bulmuş karınan
çağlar deli gönül ırmaklarınan
ağlar ağlar göz yaşların silemez
veysel günler geçti yaş altmış oldu
döküldü yaprağım güllerim soldu
gemi yükün aldı gam ilen doldu
harekete kimse mani olamaz
aşik veysel -
bilge bir insan oldugu soylenir.
asik veysel ile ilgili ders niteliginde bir aniyi aktaralim:
behcet necatigil, istanbul'da edebiyat dersleri verdigi sirada, ogrencilerini zaman zaman cagin onemli yazar ve sairleri ile biraraya getirirmis.
yine bu derslerden birinde asik veysel'i davet etmis okula. rahmetli sinifa girdiginde, ama oldugunu bilen bazi haylaz (ama pek de kotu niyetli olmayan) ogrenciler (el sallamak gibi) sessiz bazi sakalar yapmislar kendi aralarinda.
ancak, asik veysel, her nasilsa, sezmis bunu ve kursuye oturup hic ses cikarmadan beklemeye baslamis. birkac dakika sonra ne oldugunu anlayan o ogrenciler, kursuye gidip elini opmus ve ozur dilemisler. bunun uzerine asik veysel hicbir sey olmamis gibi dersine baslamis.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap