hesabın var mı? giriş yap

  • kendinize güvenmeyin.
    mümkünse her koşulda sorgulayıp bir de bunun üzerine dırdır yapın durmaksızın.
    hayatınıza yanaşan istisnasız herkesi donuna kadar irdeleyin.
    evden dışarı çıkmamak için bahaneler bulun.

    %100 çalışıyor, tecrübeyle sabit.

  • istanbul'un tarihi vapurlarından birisi olan paşabahçe vapuru limana çekildiği günden, 2019 yılına kadar beykoz belediyesi'nin elinde bulunurken önce nikah salonu olarak kullanılıyor, ardından da jilet olmaya hazırlanıyordu.

    2019'da jilet olması için ihaleye çıkarılan vapur, yeni ibb yönetiminin girişimleriyle jilet olmaktan belki de son anda kurtulup, yine ibb'nin girişimleri sonucu tekrar ibb'nin şehir hatları bünyesine kazandırılmıştı.

    şehir hatlarının çehresini değiştiren, geçtiğimiz sene kurumun 125 kat ciro artışı yakalamasını sağlayan sinem dedetaş'ın önderliğinde, tarihi vapur muhteşem bir şekilde restore edilmiş ve yeniden denize açılacağı 13 ağustos tarihini bekliyor. ayrıca tarihi vapur'un limana bağlandığı gün, marmara'nın hala en hızlı vapuru olduğu biliniyor.

    görsel

    görsel

    kim ne dersin, türkiye'nin en liyakatli, en iyi ekibi istanbul büyükşehir belediyesi'nde. sinem dedetaş ve pelin alpkökin gibi isimler bunun en büyük örneklerinden. istediğiniz kadar eleştirin ama ekrem imamoğlu'nun belediyeciliği ve belediyecilik vizyonu türkiye'nin çok çok ilerisinde.

  • bu alkolsüz içecek, rusya taraflarında pek makbul ve yaygındır. yanılmıyorsam ukrayna ve beyaz rusya'da da bulunur. bira'nın uzaktan akrabasıdır. içindeki arpa aroması o kadar baskındır ki kendinizi fırından yeni çıkmış ekmeği içiyormuş gibi bir his verir, oldukça lezzetlidir.

    denk gelenlerin koyu kahverengi plastik şişesi olan "kvas oçakovskiy" olan markayı tercih etmeleri önerilir, denediklerim arasında en lezizidir.

  • kendisi new york'ta, kardeşi pensilvanya'da okumuş olan abd patentli haluk'un çıldırması durumudur.

    mağdurum da mağdurum...

  • arkadaşlar ödül yönetmeliğimize göre olimpiyatlarda 1500 metrede birinci olan aslı çakır alptekin'in 2000, ikinci olan gamze bulut'un 1500 cumhuriyet altını alacağını duyduğumdan beri gözüme uyku girmiyor. 1 miyon 300 bin lira civarı bir paraya denk gelen 2000 cumhuriyet altını aklımdan çıkmıyor. 1500 metre, 4 dakika koşuyorsun hop 2000 altın cepte. tamam o kadar mal değiliz, bunun önü arkası var biliyoruz. işte bunun için sizlerden bana yardımcı olmanızı ve madalya kazanmalık kolay olimpiyat sporu önermenizi rica ediyorum.

    daha önce hiç spor yapmadım, bir hayli geç kalmış sayılırım, onun için bana yıllarımı vermemi gerektirecek sporlar söylemeyin. şöyle 2016 rio olimpiyatlarına kadar öğrenip madalyayı kucaklayacağım bir spor söyleyin. rakibim de olmasın pek. yani 100 metrede yarış demeyin mesela, usain var orada ayıp olur.

    yani özetlersek, 2016'ya kadar öğrenebileceğim, kolay, rakiplerimin güçlü olmadığı, madalya kazanmalık, 120 kiloya uygun bir spor istiyorum sizden. alternatif sadece güreşmiş gibi görünüyorsa da zor o, bana daha kolay bir spor lazım ki tatlı paranın keyfine varacağım.

    not: 2016'da madalya aldıktan sonra sporu bırakacağım için, bıraktıktan sonra sarkmaya falan sebep olmayan bir şey söyleyin.

  • uzun araştırmalar sonucunda 1 ay önce edindiğim teknoloji.

    öncelikle şunun bilinmesi gerekli. oled ve led (qled, nano cell, uhd vb) teknolojileri çalışma sistemi olarak birbirinden çok farklı. led sabit bir ışık kaynağından tüm görüntüyü aktarırken, oled de herbir piksel için tek kaynak kullanıyor. bu ne demek; led tv lerde 3 ana renk karıştırılarak ortaya siyah-beyaz vb renkler ortaya çıkarılırken, oled de her renk o piksel için kendi ışık kaynağından yayınlanıyor. buda gerçeğe en yakın renkleri görmemizi sağlıyor.

    oled mi iyidir led mi ?

    led teknolojisinde ana ışık kaynağına bir ömür biçilir (10.000 saat kabul edelim) bu süre zarfında büyük oranda kötüleşme beklenmez. kaynak sabit olduğu için ekranda bölgesel hatalarla karşılaşma riskiniz düşüktür. renkler çok daha canlı/ışıklı olarak lanse edilir. fakat özellikle gerçek siyah ve gerçek beyazda fark edilecek şekilde istenenden uzak bir görüntü aktarılır. sürekli aynı kanalları izleyen, genellikle tv'yi gün ışığında kullanan ve aşırı düzeyde film-dizi izlemeyen birisiyseniz bence tercih etmeniz gereken tv çeşidi budur.

    oled dediğimizde akan sular benim için duruyor. neden mi ? yukarıda da basitçe bahsettiğim şekilde her bir piksel için ayrı bir ışık kaynağı olduğunu düşünün. bölgesel olarak karanlık sahneleri gözünüzde canlandırın. hah işte oled dediğimiz bu menet o bölgedeki ışık kaynağını kapatıp, gerçek siyahla sizi buluştururken, hemen yanında bulunan kırmızı rengi direk kırmızı ışık olarak, 3 ana ışığı karıştırmadan real kırmızıyı aktarır. bu durumda görülebilecek en gerçek ve tatmin edici görüntü ortaya çıkar. kötü yanına gelecek olursak eğer, bu pikseller sürekli aynı ışığı verdiğinde zaman içerisinde deforme olabilir (bkz: pixel burning) bu durumda o bölgede siyah bir alan oluşabilir. buda seyir zevkinin içine edip, yüksek ücretler ödeyen bu tv sahiplerinin canını sıkacaktır. ayrıca oled ler normal led'lere göre daha az parlak olduğu için özellikle gündüz daha çok tv izleyenler için şikayet konusu olabilir. bu noktada daha çok akşam tv kullanan ve film-dizi tercihi yüksek olan kişiler için oled'in daha uygun olacağını söyleyebilirim.

    oled'de lg mi sony mi philips mi ?

    philips'i hiç potaya sokmadığım için detay araştırmadım fakat kullanan bir arkadaşımdan incelediğim kadarıyla arayüzün yavaş olduğunu söyleyebilirim.

    lg konusunda küçük bir eksper oldum denebilir. uzun zamandır bu işle uğraşan markaların başında gelmektedir. oled yıllık satışında lider marka lg'dir ve her sene b,c,g serisi olarak 3 ana modelde piyasada dominantlığını sürdürmektedir. mevcut b serileri c serilerine göre daha az parlaktır ve işlemcisi bir önceki nesildir. buda b serisini daha ucuz kılmaktadır. g serisi ise c serisi ile aynı özelliklere sahip olup tv komplesi aynı kalınlıkta devam eder ve özellikle tv'yi duvara asacak kullanıcılar için üretilmektedir. ayrıca hoparlör çıkışı b ve c serisinde 40w iken g serisinde 60w'dir. en çok tercih edileni c serisi olarak düşünebilirsiniz.

    sonyyyy sony. yıllardır hayranlık duyduğum markalardandır. tasarım olarak her zaman benim için 1 adım önde olsa da oled panellerini lg'den temin eder. sony burda yazılım ve ses sisteminde farkını ortaya koymaktadır. kullanıcı bildirimlerine göre sony tv'lerde oluşan piksel yanığı %oranı lg tv'lere göre daha düşüktür. bunun yazılımla doğrudan ilgili olduğunu söyleyebiliriz. ayrıca sony harici hoparlör olarak ana ekranın kendisini kullanmaktadır. bildiğiniz gibi ses kaynakları titreşim frekansı ile duyduğumuz sesleri ortaya çıkarır. sony'deki abiler ana ekran üzerinde bu ses mühendisliğini yaparak ekranı hoparlör olarak kullanmışlar. bu sayede ekranda dönen aksiyon sahnelerinde tam olarak olması gereken bölgeden gerekli sesin oluşmasını sağlamışlar. paranız varsa tercih edilir bir marka fekaaaat lg tv'ler 3 ana kaliteden oluşuyor diyelim, b nin fiyatına sony bulunmaz. c nin fiyatına sony'nin en alt modelini alabilirsiniz olarak fiyat skalası devam eder. tamamen tercih ve bütçe meselesidir.

  • mağdurmuş, dolandırılmış, akp'yi senelerdir destekleyen kendisi bile bu haksızlıklara uğruyorsa artık oy vermeyecekmiş.

    bakın ahlakı görün. güce tapmak, rant peşinde koşmak tam olarak bu.

    sadece oy attığı için bile ayrıcalık bekliyor. akp'ye oy atmayan onca insan adaletsizliklere maruz kalabilir bu kafaya göre sakıncası yok.