• (bkz: yav hee he)

    vakti zamanında psikiyatrist kızla sevişmiştim aklıma onu getiren zırva.
  • yukarıda bir suser kitabın adını kitabın içinde geçen 2.hikayeyle karıştırmaktadır
    kitabın asıl ismi; the other side of the couch yani
    koltuğun öbür tarafı( anlatan tarafından değilde dinleyen tarafından bir kere dinleyin anlamında )
    iki başlığın aslında birleştirilmesi gerekir.
    psikiyatrist sıradan bir adamın başından geçen 15 vakayı ele alıyor.
    yazarın bazen çok fazla götten attığını kitabı okurken hissediyorsunuz .
    diğer başlıkta kitaba çok sövdüm aslında kitap alırken bana ilk idefix ve kitapyurdundaki yorumlara bakmamam gerektiğini anlatan bir kitap olmuştu.

    sanırım manipülasyon yapıldı bu kitapta ntv yayınları idefix gibi sitelerde paralı yorum yazdırdı bu kitap için ve bu sanal rakama ulaştı.
    sanırım kitap 66.baskısında falan türkiye’de ama goodreadste falan bakarsanız kitabı çok fazla ciddiye alan yok.
    bu kitap yüzünden öyle bir nefret ettim ki ntv yayınlarından ,benim beddualarımla battı yayınevi.

    son yıllarda okuduğum en kötü 3-5 kitaptan biridir.
    ve bunu egzantirik ismi ve baskı sayısına borçludur
    bestsellerlar listesinde arada sırada hala üst raflara konur ,çok aşırı manipüle edilerek bu rakamlara ulaşmıştır.

    edit; yazar o isimle amazon linki attı ve sanırım o isimle tekrar çıkmış kitap ve türkçeye birde doğan kitap tarafından çevirisi çıkmış ,tutmayan dizilerin başka kanallarda isim değiştirerek tekrar çıkması gibi türkiye’de en merak ettiğim konuların başında gelir nasıl bir manipülasyon yapılarak kitap okunmayan bir ülkede ,kendi ülkesinde de normalde satmamış ve okunmayacak kadar kötü bir kitabı bu kadar sattırabildikleri.
  • dili güzel fakat içeriği vasat bir kitap. özellikle de insan psikolojisi ile ilgili bir meslektenseniz (psikiyatrist/ psikolog vs) anlatılan vakaların büyük kısmına asinasinizdir zaten.
  • okuması zevklidir. 1 günde biter. ilginç vakalar var içinde. mesela bir zamanlar bir vali sütten zehirlenen okul çocukları için psikolojik zehirlenme demişti ya işte onunla ilgili güzel bir örnek var gerçekten de öyle bir zehirlenme durumu varmış :/
  • içeriği, adı kadar heyecanlandırmayan eser.

    amerikan yapımı zombi filmlerinin bizim üzerimizdeki tesiri ne kadar korkutucu ise, bu kitapta bahsedilen vakaların da ülkemizdeki ürkütücülük ya da enteresanlık seviyesi aynıdır. bu coğrafyanın insanı için adrenalin salgılamak, yemek yiyip su içmek kadar normal bir şey. her an her yerde kriminal bir vakaya rastlamak gayet tabii bir durum. hâl böyle olunca eser bize pek sıradan geliyor dr. small. bonzai etkisinde kendisini çay zanneden adamı, psişik bozukluklarını demlik olarak aşabileceğini düşünen hastalarla arkadaş edip olayı artık taşak boyutunda yaşayan uzmanlarımız var memlekette. ayrıca her bipolar bozukluğu olana van gogh muamelesi yapılsa, affedersin ama götü kesilmedik psikiyatr kalmaz bu memlekette. velhasıl çok uzağız azizim ve size gerçekten heyecan lazım*
  • herkesin elinde ama gizli işte, yersen. orijinal adı the other side of the couch olan kitaptır efendim. zekice düşünülmüş, adından da anlaşılacağı üzere psikiyatristin odasında bulunan keopatra koltuğunun diğer tarafı anlamına geliyor, yani diyor “benim tarafım” diyor. allahım! çok zekice, inanmazsın bir de kendi hastalarını anlatıyor.

    kendinize bir şeyler katmak, kendinizde bir farkındalık yaratmak için bu kitap yerine bülent uran’ın “en derin hipnozumuz, değersizlik inancı” adlı kitabı ya da çok iddialı iseniz böyle konulara sigmund freud’un günlük yaşamın psikopatolojisi kitabını öneririm ancak ikinci kitabın dili biraz ağır bilginiz olsun.
  • yüksek bir beklentiye girerek okunmaması gereken kitaptır. zira kitabın hedef kitlesi standart okuyucudur ve kitap popüler kültüre hitap etmektedir. genel olarak hoş bir kitaptır.
  • bir psikiyatristin meslek hayatı boyunca karşılaştığı en ilginç vakaları anlattığı kitaptır. çerezlik hemen bitirilecek bir kitaptır. içinde gerçekten ilginç vakalar var. ilgisi olan okumalı ama okumayan da bir şey kaybetmez.
  • isminden yola çıkarak büyük heveslerle aldığım ancak beni hayal kırıklığına uğratan kitap. anlatım dili ve hikayenin işleyişi fazla düz ve sıradan. şahsi olarak merak da uyandırmadı, bu yüzden akıcı diyemiyorum. yalnızca psikolojik vakalar ile ilgilenen, seven kitleye hitap ediyor.

    fazlaca basit, kitabımsı.
  • ablamın bana hediye ettiği bir kitap. bende değeri olan bir kitap. içindeki notu hiç unutmam. halbuki kitaba noldu diye sorduğu sorunun cevapsız kalacağından haberi yok. :(
    aslında cevabı var. değerli bir insanda. tabi o sinirli kavgalı bir ortamda yırtılarak çöpe atılmadıysa :(
hesabın var mı? giriş yap