• cv hazırlayıp iş aramaya çıkardım sanırım. o kadar alışmışız boktan düzene.
  • ilk olarak daireme yerleşir, ben gelmeden temizlenmiş bile olsa tuvalet ve lavaboyu hemen çamaşır suyuyla dezenfekte ederdim. yol yorgunu olduğum için duş alır, bir-iki saat kestirirdim. sonra saçımı makyajımı yapar, kot-sweat-sneaker giyip, en yakın kahveciden sade amerikano alıp etrafı keşfe çıkardım. yolda gördüklerime rahatça gülümserdim, erkeklere huri verildiğinden, "güldü, verecek" diye peşime takılan olmazdı herhalde. iflah olmaz bir extrovert olduğum için hemen birkaç yeni gelenle tanışıp muhabbet ederdim, birlikte newcomers tuzağına düşüp cadde üstü kalabalık bir yere burası iyidir zannedip yemeğe gider hiç memnun kalmazdık. akşam boş şişeme sebilden şarap doldurup daireme döner, yalandan 5 dk yoga yapıp netflix açardım herhalde. ne bileyim.
  • annemi arayıp bulurum, bi güzel sarılırım. oh.
  • hemen 3+1 bağımsız mutfaklı 120 metre kare merkezi sistem ısıtmalı bir ev isterdim daha sonra honda civic fabrika çıkış lpg li olacak şekilde ayarlardım
  • erkeklere huri, şarap falan var. biz kadınlara neler var acaba ? ona göre ne yapacağıma karar vereyim *

    edit: arkadaşlar gelen yaklaşık 50-60 kadar mesajdan anladığım kadarıyla bize de nuri verilecekmiş, tamam. *
  • ilk gün evrak kayıt işleri, beyaz pelerin sırası falan çok yorucu geçer odama çıkar uyurum. ertesi sabah resepsiyondaki cin çocuğa takılırım, ortamın piçi olmuştur kesin o biraz çevre yaparım.
  • sakin olmak. madem ebediyen orada kalacağız, eninde sonunda nasıl bir yer olduğunu zaten göreceğiz.
    önce derdim ki " allah'ım ben geldiğimiz eski dünyanın aynısını istiyorum ama her şeye hükmedebileceğim. her şeyi istediğim gibi değiştirebileceğim"
    sonra dünyayı gezerdim. okyanusların dibine falan dalardım tüpsüz. suyun altında da nefes alabilirdim. basınçtan da bir şey olmazdı. nasıl olsa her şey benim istediğim gibi.
    en yüksek dağların zirvesine çıkardım. sonra ay' a gider, bir plaj sandalyesi koyup oturur, bir süre dünyayı izlerdim.
    benim ölümümden sonra olan şeyleri merak ederdim. zamanı ileri sarıp dünyanın sonunun nasıl geldiğini falan izlerdim. dünyadaki canlılığın son bulduğu ana kadar izlemeye devam ederdim. aynı şekilde zamanı var olan ilk ana kadar geriye sarardım. biraz ileri alıp dinozorlara bakardım falan.
    her şeyi bana anlatacak bir asistanın olmasını emrederdim. içinde bit yeniği olan, kafalarda soru işaretleri bırakan ne kadar siyasi ve askeri olay, terör saldırısı, ufo olayı falan varsa hepsinin sırlarını, iç yüzünü öğrenirdim. her olayın "o an" ına gidip yerinde öğrenirdim.
    yani cennete hiç dokunmadan önce ilk işim bu geride bıraktığım dünyayı didik didik etmek olurdu.
  • önce güzel bir kahvaltı yapar sonra biraz sağa sola uçarım. öğle yemeğinde büyük boy bir biftek yerim. yanına da acılı şalgam, uff. akşama kadar yüzerim deniz meniz varsa, yoksa havuz da olur. akşam da şöyle güzel bi sofra kurarım arkadaşları falan çağırıp. sonra gece yarısına kadar ortamlara akarız arkadaşlarla, karı kız falan keseriz. gece dönüşte yine uçarak eve gelirim. ne güzel hayat lan.
  • 1gbps internet bağlatıp bütün oyun ve filmleri ssd’ye çekerim. 2.günü düşünmedim daha.
  • herhalde çocuklarımı bulmaya çalışırdım. insanın bir gün öleceğini bilmesi çok kötü bir şey. allah sıralı ve kolay ölüm versin. ben gidince onlar ne yapacak?
hesabın var mı? giriş yap