çocuğuna marjinal isim koyma heveslisi ebeveyn

• benimki farklı olacak kompleksi altında bir gayrete girişen adı ebeveyn olmakla birlikte olgunlaşmamış yaşam formu...bu hadise esas itibariyle hollywood kaynaklı olmakla birlikte yurdum insanına da ışık hızıyla sirayet etmiştir.
• çocuğuna ''moon unit '' diye isim koyabilecek potansiyeldeki ebeveyn
• karısına çok aşık olan bir adamla, megaloman ötesi bir kadının çocuğu olan pek zavallı ayşegülümden bu tip ebeveynlere örnek olsun. uğraşmasınlar, çünkü bundan sonra anca bir mahmudumdan ya da türevi bir isim o sınırı zorlayabilir. ayşegülümden ne ya..
• halil cibran'ın ermiş'inin çocuklarla ilgili bölümü okutulması gereken elemanlar.
• annenin ilk üç harfiyle babanın son üç harfini birleştirenler var ya, lütfen üremesinler.
  kimse aşık olduğu adama/kadına "ayş-met" diye seslenmek istemez.
• kendi ana dilinden gelen öz be öz türkçe adlarla alay etme tuhaflığını gösterip yabancı kökenli adları özellikle arapların çocuklarına koydukları adları övenlere 2 yaşanmış öykü:
  
  çocuğunuza yukarıda alay etme bilgisizliğini gösterdiğiniz yukarıdaki türk adları yerine benim iki arkadaşım gibi hasan ve ahmet koydunuz diyelim,
  
  bu iki arkadaşımın yaşadığı şu olay gibi küçük bir kaç olay sevgili çocuğunuzun başına gelebilir.
  
  olay ingiltere'de geçiyor.
  
  hasan ve ahmet arkadaşlarım ingiliz kızlarla tanışıyorlar.
  
  onlara türk olduklarını söylüyor ve muhabbete başlıyorlar.
  
  kızlardan biri bu arada onlara adlarını soruyor.
  
  bizimkiler de hasan ve ahmet olan adlarını onlara söylüyor.
  
  kızlar da onlara bu adları duyduktan sonra.
  
  " bizim araplara karşı hiçbir önyargımız ve karşıtlığımız yoktur" diyorlar.
  
  biraz sonra ise iyi giden muhabbeti kesip bir mazeret uydurup oradan uzaklaşıyorlar.
  
  bizimkiler de adları nedeniyle arap etkisi bırakmalarından dolayı kızları kaçırdıkları için şaşıp kalıyorlar.
  
  ikinci yaşanmış olay ise fatih terim'den;
  
  türk ulusal futbol takımı'nın çok büyük bir gereksinim duyduğu sol ayaklı bir türk topçunun türk ulusal takımına çağrılmadığı için alman ulusal futbol takımını tercih ettiği basında çıkmaya başlayınca .
  gazeteciler fatih hocaya bu malik fathi adlı bu topçuyu neden ulusal takıma çağırmadığını soruyorlar.
  
  fatih hoca da gazetecilere bu topçuyu tanıdığını ama adından dolayı kendisini arap sandığı için ulusal takıma çağırmayı aklından geçirmediğini söylüyor.
  
  (işte fatih hoca'nın sözleri:
  
  ‘malik’i arap sanıyordum’
  
  almanya milli takımı’nda oynayan herta berlin’li türk asıllı oyuncu malik fathi konusuna da değinen terim, bu oyuncunun arap asıllı olduğunu sandığını belirterek, "malik fathi olayını ben de yeni duydum. bilen birileri var da çağırmadıysa yanlış. ben duymadım, yıldıray da bana bir şey söylemedi. şimdi onunla konuşacağım bu mevzuyu. fathi için teşebbüste bulunmuşlardı arkadaşlar. şu anda çifte pasaport taşıyan oyuncular var, onları takip ediyoruz. almanya’da da görüşmeler yapacağız." ifadesini kullandı. )
  
  http://www.zaman.com.tr/…por&trh=20060831&hn=341579
  
  sonuç:
  
  sizinle ne denli alay ederlerse etsinler türk soyunuzun ve dilinizin güzel çocuk adlarını kullanın ki, günün birinde sizin çocuğunuzu da arap ya da farsca adından dolayı iranlı sanmasınlar.
  
  yani diğer entry'lerde alay edilen dalga geçilen kendi dilimizden doğma türk adlarını kullanmaya ısrarla devam.
• mumkunse sarap sevmemesi gereken insan.
  avrupada son moda cocuguna saraplık uzum ismi koymak efendim.merlot,cabarnet,shiraz vs...simdi batıya hayran beyaz turklerimizin tavrını merak ediyorum.öküzgözü,bogazkere,papaz karası gibi isimler koyarlarsa o cocuklara ne olacak o cocukların hali?ya da biz rakı iceriz saraptan falan haz etmem ben diyen kardeslerimiz anason diye bir isim koyarsa.mustafaya muzo diyen milletimiz öküzgözüne öküz derse nolur o cocugun hali.papaz karası iminde bir cocugun siyasi kariyeri olabilir mi.velhasıl korkuyorum efendim durduramıyoruz.
• (bkz: biz onu arap saniyorduk)
  
  (bkz: #10150567)
• çocuğuna marjinal isim koyma heveslisi ebeveyn çocuğuna marjinal isim koyan ebeveynden farklı olarak insanda "yazık işte, özenmiş ama becerememiş" izlenimi ve eziklik uyandıran ebeveyndir... bu açıdan seçilen başlık objektif değil, yönlendiricidir... ama muğlak'ın gerçek adını bildiğim için tercihini anlayabiliyorum...
  
  yine de olaya çocuğuna marjinal isim koyan ebeveyn şeklinde objektif bakacak olursak, mesela benimkilerdir bunlar... öztürkçe soyadlarına uygun olarak çocuklarına öztürkçe isim koymuşlardır.. benim ve kardeşimin isimleri yerine yedekte bekleyen b planı isimler de gayet marjinaldirler hatta...
  
  çocuğa isim koymak önemli bir sorumluluktur. çocuğun hayatını garantilemez belki ama milyon tane birbirinin aynı isim içinde bir karakter olarak öne çıkartır. ha çocuk boktan karaktere sahipse adının kuranda geçiyor olmasının, aile büyüğünün, ünlü bilmemkimin adını taşıyor olmasının, üzerinde hiç de kafa yorulmamış izlenim bırakan yosma, satılmış, yeter, döndü, nalan, durmuş olmasının, anasıyla babasının bilmemkaçıncı hecelerinden cut paste yapılmasının da önemi yok zaten...
  
  ama marjinal yani alışılagelmişin dışında bir isim taşımak benim için hiç bir zaman sorun olmadı.. kendimi anormal de hissetmedim... çocukken dalga geçildim elbette ama adım ali, veli, ayşe, fatma olsaydı da çocuklar dalga geçecek başka malzeme bulurlardı nasıl olsa... telefonda karşıdaki ilk duyuşta hiç bir zaman anlayamadı, genellikle kodladım adımı... ama bütün email adreslerimi direk adıma alabildim...
  
  sonuç itibarıyla böylesi ebeveynleri destekliyorum, tavsiye ediyorum evet...
• (bkz: ugundu utay)
  (bkz: ben bugün bunu duydum)