çok üzülmek

• an itibariyle yaşadığım histir.
  belki içtiğim az biraz rakının etkisidir, ama çok üzülüyorum lan ben ülkemin hâline.
  ötekileştirenler değişti, ötekileştirme değişmedi. ülkemin bir kısmı acı çekmek zorunda mı hep?
  
  bugün bir yarak kafalı soruyordu "28 şubat'ta neredeydin" diye.
  anaokulundaydım amına koyayım. 28 şubat'ın intikamını o dönem pokemon izleyen kitleden alıyorlar, ayıptır, vicdansızlıktır.
  
  iktidarın halka yaşattırdığı histir çok üzülmek.
• adaletsizliğin baş rolü aldığı dünyada en derinden hissedilendir.
• çok üzülünce hele bi de üzen taraf umursamıyorsa kahrolmak halini alan durumdur ve ne yazık ki bir üst seviyesi olan çok kahroldum diye birşey yoktur.belki o da nefret etmeye evrilir.
• yıldız tilbe'nin bir sözü vardı:"üzülünce çok üzülüyorum.bitek ölmüyorum." ben bu söze aşırı katılıyorum ya sözlük.bende de aynı olay vuku buluyor.yani öyle bir üzülüyorum ki kalbim sanki bir bıçakla deşiliyor.deliyorum.avazım çıktığınca bağırmak istiyorum.içime içime ağlıyorum.bitek ölmüyorum.
• eşittir kalp ağrısına
• sonrası hissizliktir
• kalbim acıyor be.
• değersiz hissetmeme neden olan his.
• çok kolay şekilde başıma gelen hadise. kıymet bilmeyen biriymiş gibi hissetmeme de sebep olur sonra biraz daha üzülürüm.
  (bkz: dünya hassas insanlar için bir cehennemdir)
• an itibariyle çok üzülüyorum.
  emek veriyorum, canım çıkıyor. sonuna kadar hak ve helal ediyorum. peki sonuç, hak etmeyenler hep işi alanlar...
  bu günah değil mi?
  ben hiç bir yerde bunu yaşamadım. insana değersiz olduğunu hissettiren değersiz insanlarla beraberim. sokağa çıktıklarında suratlarını merak etmekteyim. acaba ciddiye alınıyorlar mı?
  kısacası çok üzülüyorum. artık canım bir şey yapmak istemiyor.
  insanlar bunları hak etmiyorlar...