• fragmanından gördüğüm kadarıyla çok iç sıkıcı bir filme benziyor ama juno temple'ın burdaki saç modeli ve tipi nedeniyle feci izleme isteği doğurdu içimde.
  • turkceye 'çatlaklar' olarak cevirilmis tam bir kadin filmi. tekrar tekrar da olsa soylenmeli, eva green icin izlenmeli.
  • kadın kıskançlığı, kadın duygusallığı, kadın mantıksızlığı ve kadın erkeksizliği konularını işleyen film. kız yurdu/yatılı okulu filmi ne kadar güzel olabilir ki? en fazla bu kadar.
  • dubstep'den nefret edenlerin bile severek dinleyebildikleri şarkı. girişindeki melodi efsane, belle humble'ın sesi de şarkıya cuk diye oturmuş. tabi elde böyle bir malzeme olunca flux pavilion şarkıyı başka bir boyuta taşımış ve inişli çıkışlı mükemmel bir parça olmuş. hakkında sadece 1 entry girilmesi beni bir hayli şaşırttı doğrusu.

    http://www.youtube.com/watch?v=k1vlaxorrdk
  • flux pavilion remixi amerikadaki barlarda yaza damgasini vurdu lan resmen. serdar ortac gibi her yerde caliyor.
  • şu videoya mükemmel uymuş.
  • güzel bir kadın filmi. bir erkekle izlemek istemezdim.

    --- spoiler ---

    filmde mss g karakteri kapanda kırk kaplan misali bir deli. bir hikayeci. müthiş bir anlatıcı. anlattıkça yaşıyor. hikayeleri dinlendikçe gerçeğe bürünüyor..
    ve bir gün adaya biri geliyor. sadece mss g için değil, bu ütopik okuldaki herkes için tehlikeli biri. çünkü gerçek dünyayı ve miss g nin anlattıklarının 'hikaye' olduğunu biliyor.

    (okulu çok sevdim ne yalan söyleyeyim.çocuğum olsa, eve de yakınsa yazdırırdım, o denli. o güzel sofralar olsun, o doğayla iç içe eskiz derleri, o peyzaj dersleri, gecenin bir yarısı yüzme dersleri...hangi özel okulda bunlar var? varsa yoksa tüyap, miniaturk gezisisi düzenlesin onlar. a bir de tandırda kendi ekmeklerini yapıyorlarmış..laf, laf..)

    fiamma tehlikeli çünkü, latin diyarlarindan donuk ingiliz topraklarına düşen bir kıvılcım adeta. genç yaşına rağmen hayatı yaşamiş, deneyimlemiş, tad almış bir afet. oyuncu çok iyi -hatta eva' dan bile-. karakteri hissettiriyor.
    katıldığı ilk yüzme dersindeki hali, rahatlığı vs.
    masalsı göndermeler çok. örneğin, o eşsiz coğrafyada bir patikadalar, rüzgar o kabarık ve kat kat elbiselerini havalandırıyor. derken kızlardan biri fiammanın yüzüne kara bir leke sürüyor. sonra da bir efsaneye göre bu izin anlamının, yakında öleceği olduğunu söyleyip onunla eğleniyorlar..
    burayı okuyorsanız filmin sonunu biliyorsunuzdur.
    sadece şunu söyleyeyim eva sürtüğü: filmin başinda seni çocuğumu emanet edeceğim tatlı bir madam sandım. sana çocuk emanet ediliyor. böyle mi eğitiyorsunuz çocukları? sen formasyonunu nerede aldın?
    ve filmin başında, oh hiç hayvani kötü yok demek ki gerçekçi bir film derken neden ani geçiş verdin ey senarist. kötü viraj can sıkar. öptüm fiamma. bahtsız kızım.

    --- spoiler ---
  • ilk kez bu tarz, kadınların hakim olduğu bir film izledim ve çok sevdim gerçekten. eva green'i izlemek için başlamıştım(penny dreadful dizisindeki halini sevenler yardırın) fakat üzerine çok güzel görüntüler, bazı detaylar, tatlı oyunculuklar ve tabi ki basit ama vurucu bir "okul" eleştirisi ile gecemi bir anda daha da güzelleştirdi.
    imdb'ye baktım eva'ya hayran saçaklı kız ve yancısı sarı ile astımlı koca burunun(evet, isim hafızamı sıfatlarla kapatmaya çalışıyoryum) filmin çekildiği zamanlarda 20 yaşından büyük olduklarını teyit ettiğime göre kendilerini çok beğendiğimi söyleyebilirim. saçaklı iyi rol kesmiş gerçekten, ona sin city ve killer joe'da da dikkat edeyim. yancı sarının filth'de de oynadığını filmografisini araştırınca hatırladım gerçekten hoş bir izlenim bırakmıştı. eva için belki 007 bokunu izlemem ama camelot kasabilirim emin değilim. neyse sırada sin city ve the salvation var.
  • --- spoiler ---

    eva green'in fiemma öldükten sonraki di'ye attığı tehditkar bakışlar harikaydı. eva yine gözleriyle oynamış resmen; mimikleri, sesi, her şeyiyle mükemmel bir oyunculuk. filmi neşelenmek için açmıştım ancak sonuyla beni çok şaşırttı.

    gece yüzmeye gittiklerinde tamamen çıplak yüzen miss g'yi gören fiemma da o şekilde yüzer hatta aralarında sadece ikisi buna 'cesaret' eder.daha sonra miss g'nin hikayelerinin uydurma olduğunu fark edecek olan fiemma adeta meydan okur daha filmin başında ona.
    --- spoiler ---
  • mükemmel bir sountracki olan, arşivlenmesi gereken filmler arasındadır.

    kitap okurken mükemmel giden ve insanı gerçekten hüzünlendiren ve 1930'lara götüren ezgilerle yüklüdür...

    eva green'e bir kez daha hayran olmak için izlenmelidir.
hesabın var mı? giriş yap