2 entry daha
  • elisabeth brami'nin yazdığı, 2017'de yky'den çıkan çocuk kitabı. kendisi müstehcen bulunmakla kalmamış, yasaklatılmış, toplatılmış, çevirmenine dahi dava açılmıştır. epey rahatsız edici bir hadise. neden?

    1) çevirmen, prestijli bir yayınevinin kendisine verdiği, o sıralar yasaklı olmayan, pek çok ülkede basılmış ve gayet normal, hatta övgüyle karşılanmış bir çocuk kitabını yazara müdahale etmeksizin (işin doğası gereği) türkçeye aktarmıştır. böyle bir kitabın "muzır" ilan edilebileceğini düşünmek için hiçbir sebebi de yoktur. vicdanen suç teşkil edecek hiçbir şey de yoktur.

    2) daha da rahatsız edici kısma gelelim. kitap "müstehcen" olarak yaftalanmış. "müstehcen" sözünden ne anlarız? cinselliği çağrıştaracak şekilde açık saçık şeyler değil mi? (ki bunun neden sıkıntı olduğu da tartışmalıdır çoğu zaman.) kız ya da erkek olsun, çıplak da gezse bir çocuğun bedenine bakıp "müstehcen" bulunması pedofilidir, böyle kişilerin bir psikoloğa vs. başvurması önerilir. çünkü cinsel olgunluğa erişmemiş (sadece bedensel değil, psikolojik bir olgunluktur bu aynı zamanda) bir canlıya cinsel nesne muamelesi yapılmaktadır. yine mi geçmedi? dürtüsünü kendi içinde tutup, kimseye zarar vermeden, mümkünse çocuklardan uzak yaşamına devam edersin.
    kaldı ki kız çocuk hakları bildirgesi müstehcen değildir. aksine, çocukları ve ailelerini yetişkinlerden gelebilecek kasıtlı ya da kasıtsız tehlikelere karşı uyarır. bedeninin, düşüncelerinin ona ait olduğunu, nasıl istiyorsa öyle olabileceğini, olduğu kişiden utanmamasını savunur; istemediği hiçbir şeyi yapmak zorunda olmadığını, kız olduğu için farklı muamele görmesinin kabul edilebilir olmadığını anlatır.

    3)yasaklanan sadece bu kitap değildir. mesela "asi kızlara uykudan önce hikayeler" de bunların arasındadır. tarihteki başarılı ve güçlü kadınları tanıtıp ilham veren bir kitap. içinde bahsi geçen isimler bugün pek çok arenada takdir edilmiş, edilen, ödüller alan isimlerdir.

    bu gibi çocuklara, özellikle de kız çocuklarına, güçlü olmayı öğreten; yaşamının kendisine ait olduğunu, kimsenin boyunduruğu altına girmemesini anlatıp kendini gerçekleştirmesini destekleyen kitapları yasaklamanın sadece tek bir amacı olabilir: köleleştirmek, öncesinde de kendisine olan güvenini, saygısını, sevgisini yıkmak. kendini seven sayan, güvenli, öz saygısı olan eğitimli, bilge kadınlar istenmiyor; bu açık.

    bu sözlerimin hepsi erkek çocukları için de geçerlidir. onlar da farklı farklı sömürülmekte, içlerindeki iyiye ulaşmaları engellenmektedir.

    sözlerimi bitirirken, böyle tatlış kitaplar yasaklanırken çocuklarla ilgili gerçek anlamda "müstehcen" açıklamalar yapan, yetmeyip istismar eden kişiler ne durumda bir araştırılmasını öneririm.

    not: george orwell'ın doğum günüymüş bugün, 25 haziran. 1984 ne kitaptı!
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap