9 entry daha
  • londra'ya trenle bir buçuk saat uzaklıktaki,istanbul gibi bir yerden geliyorsaniz eger her anlamda'kardesim nasi bir yerki burasi' diyebileceginiz bir sehirimsi.bi kere istanbul gibi bir yerden en büyük farki hayatin durgunlugu.sabah saat 7-8 gibi hafiften başlayan hayat akşam saat 7 de falan tamamen duruyor.yoldan geçen tek tük arabalar ve otobüsler dışında ortalık ayyaşlara kalıyor.zaten saat 11 den sonra ayyaşlarda bir köşelerine çekiliyorlar onlarıda görmek mümkün olmuyor.perşembe günleri late night shopping var.tabii late night shopping denildiyse heyecanlanmamali saat 8 dedin mi o da bitiyo zaten.hayatın bu derece durgun olması dışında yeşillikten parklardan gözünüzün dönecegi bi yer,şehir merkezinde çok geniş alanı kaplayan parklar var.isteyen cricket ini oynuo isteyen futbolunu...hoş bir yer ki istanbul'da pek görmeye alışkın olmadığımız manzaralar(florya taraflarında var gerçi bu kadar buyuk yeşil alanlar)ayrıca büyük bir kampüste denilebilir.gerçektende university of southampton ingilterenin ve dünyanın en önemli,kaliteli egitiim merkezlerinden biri kabul edilir.(egitimi iyi olsada kampuste verilen yemekler bir rezalet).tabii sadece üniversite değil tek eğitim yuvasi ayrica dil okullarida mevcut burada.(bkz: ef)sokakta dolaşırken pek çok ef t-shirtli insan görebilrisiniz.kisacasi tam olarak ya egitim icin gidilebilicek yada hayatının ikinci baharı için gidilebilecek bir yer yoksa uzun süre yaşanması oldukça zor ,çünkü ekstra hiç bi canlılığı yok şehrin çok monoton bir düzende hayat ilerlliyor.yeşil meşil ama hayat yok be azizim!
31 entry daha
hesabın var mı? giriş yap