10 entry daha
  • sandman’in kanımca en güzel ve en anlamlı cildidir. ayrıca serinin önemli bir kilit noktasını oluşturur.

    bildiğimiz üzere sandman’in asıl hikayesi “değişim”dir. işte o değişimin tohumları, bu ciltte, hamile hippolyta ile atılır.

    kitap, sandman’in en büyük aşklarından biri, kraliçe nada’nın talihsiz kaderiyle açılır.

    yıllar süren tutsaklığından kurtulan dream (morpheus) sihirli gereçlerini elde etmiş ve derbeder dreaming’i (düşlem, morpheus’un krallığı) toparlamıştır.

    krallığının 4 sakininin (brute ve glob adlı kabuslar, corinthian adlı acımasız bir katil-düşü ve fiddler’s green -denizci cenneti- adlı mekan) kaybolduğunu öğrenen morpheus’un kaçakları arama süreci, kitabın asıl çerçevesini oluşturur.

    unity kinkaid; dream tutsak düştüğünde 17 yaşındadır. o zamandan beri hiç uyanmadığı uzun uykudan, dream’in kurtulduğu an (yaşlı bir kadın olarak) uyanmıştır. uykusu sırasında tecavüze uğramış (*spoiler) ve yine uykudayken bir kız çocuğu doğurmuştur.

    kitapta unity, kızı miranda ve torunu rose walker’a ulaşır. mirasını(!) onlara bırakmak için…

    rose walker, farkında değil ama bir rüya girdabı! insanlar tarafından görülen tüm düşlerin sınırlarını kaldıracak ve düşlem’in sonunu getirecek bir girdap.

    rose kayıp kardeşi jed’i aramaktadır. onu bulur ve komşusu gilbert’in yardımıyla yollara düşer.

    kayıp kabuslar: brute ve glob, jed’in zihninde alternatif bir düşlem oluşturmuştur.

    sapık korintli (corinthian), seri katilleri toplayan bir sempozyuma giderken yolda kaçak jed’e rastlar. küçük jed onun sıradaki avı olacaktır.

    araçları bozulan rose ve gilbert, geceyi geçirmek için seri katillerin sempozyumunun olduğu hotele giderler bilmeden.

    olaylar silsilesi büyük bir katastrofa yönlenir.

    --- spoiler ---

    uykusunda unity kinkaid’e tecavüz eden kişi, dream’in kız/erkek kardeşi desire’dır (tutku).

    rose walker’a yardım eden (bir yandan da ona platonik hisler besleyen) komşusu gilbert, düşlem’in kaçak mekanı fiddler’s green’dir.

    ayrıca (bkz: g. k. chesterton)

    --- spoiler ---

    tüm süreçte kitabın kahramanları varoluşsal problemlerle boğuşuyorlar. insanlar, kaderleri önceden çizilmiş kuklalar gibi hissediyor kendilerini. ebediler ise varoluşunu canlıların varlığına bağlıyor. hepsi, unity’nin odasındaki viktoryen bir bebek evinin küçük oyuncakları oluyorlar bir süre sonra.

    the doll’s house ile morpheus karakteri daha belirgin bir boyut kazanıyor. o sessiz, gizemli ve güçlü bir ebedi olmanın yanı sıra oldukça acımasız. kitap, the sandman öyküsünü tam olarak rayına oturtuyor ve hiç sarsılmadan uzanacağı son istasyonun ipuçlarını veriyor. tüm bunlar esnasında korkunç bir hayal gücü, dehşet, şiddet ve ayrıca beklenmedik bir duygusallıkla baş başa bırakıyor bizi.

    edit: düşük cümle
hesabın var mı? giriş yap