4 entry daha
  • http://www.taraf.com.tr/yazar.asp?mid=373

    arif oruç’un çilesi

    lâyık cumhuriyetçi işçi ve çiftçi fırkası (lciçf) ise, o sıralarda 35 yaşında olan gözü kara gazeteci arif oruç’un girişimi idi. arif oruç, milli mücadele sırasında eskişehir’de, çerkez ethem’in desteği ile yeni dünya adlı ‘komünist’ gazeteyi yayınlamış, haziran 1926’da mustafa kemal’e izmir’de yapılan suikast girişiminden dolayı yargılanmış ama beraat etmişti. 1930’da serbest fırka’ya girip, gazetesi yarın ile partiye destek verdiğinde ali naci’nin (karacan) gazetesi inkılap arif oruç’u ‘vatan haini’ ilan etmişti. nitekim, scf kapatıldıktan sonra arif oruç hapse mahkum oldu, gazetesi kapatıldı. hayatını kazanmak için kundura boyası dükkanı açtı. ama devlet peşini bırakmadı. 1933’te bir gece yarısı evinden apar topar alınarak bulgaristan’ın şumnu şehrine postalandı.

    bulgaristan’da medrese hocalığı yaptı ve yarın’ı yayınlamaya devam eden, 1934’te türkiye’nin isteği üzerine bulgarlar tarafından yugoslavya’ya sürülen arif oruç, 1937 yılında türkiye'ye döndü ve idam talebiyle yargılandığı ağır ceza mahkemesi'nde beraat etti. kendisi hakkında bir zamanlar ‘vatan haini’ başlığını atan ali naci karacan, 1950 yılında milliyet gazetesini çıkardığında, muhtemelen vicdan azabı ile, arif oruç’u ‘ayhan’ takma imzasıyla kadrosuna almıştı. bir gün bu esrarlı ‘ayhan’ın yazıları çıkmaz oldu. 10 ekim 1950’de milliyet'te, ali naci karacan imzalı yazı fazlasıyla ironikti: "fikir ve siyasi hayatımızda yeni merhaleler açmış olan kıymetli mütefekkir ve muharrirlerimizden arif oruç'u kaybettik..."
7 entry daha
hesabın var mı? giriş yap