4 entry daha
  • hastalıklı olduğu çok bariz belli olan fakat teşhis ve tedavi noktasında tıbbın çaresiz kalacağını hissettiğim, kendi deyimiyle sözlük yazarı.

    --- spoiler ---

    bu böyle gidecek öyle mi? sen benim nick altına yazacan(!) , ben senin nick altına ....
    özel hayatında da seni hiç tanımayan , ilgin olmadığı insanlara hep böyle saldırır mısın ? yoksa "kabadayılık" sadece klavye üzerinde mi canlanan bir "hastalık" sende...
    --- spoiler ---

    şimdi dostum, daha girizgâhtan her şeyi berbat ettin, yok ettin formatı eyledin viran.

    partlar halinde oluyabildiğim, tamamlamayı gün içine yayarak becerebildiğim o epik uzun yazını, hakaret gerekçesi ile yönetime şikayet (ağlamak demiyorum bak, evet kabul uslandırdın beni bir nebze, gül hadi) ettiğin ve sildirttiğin yazıma cevâben yazmış olman, kendi benliğinde ve kişilik yapında sence de tutarsızlıklar barındırmıyor mu? yani artık var olmayan bir yazı için destan yazmanın mantığı nedir? ve, klavye kabadayılığı terimi yıl 2023 ve artık eskicinin bile dönüp bakmadığı bir eski eşya statüsüne gelmişken halen can simidi umuduyla bu argümana sarılmış olman? sence de basit kaçmadı mı?

    --- spoiler ---

    bana saldırmak için seçtiğin girdilerimle bana "eşcinsel bu" demen.üstelik bir grup insanın cinsel tercihini küfür olarak kullanman zaten senin hakkında hemen fikir verdi bana..
    --- spoiler ---

    yahu birader, sen değil misin, rusya’yı savundum diye kimdir nedir ne düşünmüş ne yazmış diye bakmadan, yine senin tabirinle “seni hiç tanımayan” adamın nickaltındaki bütün küfür dolu entrylere fav koyan? burada bir benlik karmaşası yaşayan tyler durden kokusu alıyorum. neyse.

    --- spoiler ---

    neyse sana bu mecranın tiktok olmadığı hatırlatılınca , ikinci girdinde seviye ( üsluptaki belirgin düzelme farkediliyor) "lubunyadan" " ağlayacaksan oynamayalıma" yükselmiş , bu da başarıdır.
    --- spoiler ---

    bu mecranın nasıl bir yer olduğunu, yirmi yıl kullandıktan sonra senin gibi birinden öğrenmek deneyimi için sonsuz teşekkürlerimi iletirken, oradaki şeyin “yükselmek-geçmek-terfi etmek” değil de, senin her yazdığıma her kelimeme ağlayıp (pardon elimden kaçtı, demeyecektim) sildirttiğin için, yine yapamaman için bir önlemden başka birşey olmadığını da eklemek isterim.

    --- spoiler ---

    şimdi gelelim asıl noktaya eyy tuco..durup dururken bana neden saldırdığına...yine ilk girdinde bana "amerikan bayrağı bir tarafına girmiş " gibi senin seviyene uygun bir laf etmiştin.kendi kendime "rustapar" falan mı acaba dedim. adam gibi söyleyseydin meramını sıkıntı bu ukrayna meselesi diye ....
    --- spoiler ---

    lucricim, ilk başta da belirttiğim üzere, asıl senin durup dururken nickaltımdaki asırlık kötüleme yazıları dahil olumsuz ve küfür dolu her yazıyı favlaman, cümledeki “durup dururken” liği anlamsızlaştırmıyor mu sence de? çarpıtmak değilse amacın, başka bir açıklaması var mı? varsa yap da o eşsiz birikiminden bir nebze nasiplenelim, olma mı?

    --- spoiler ---

    4000 den fazla girdim var. çoğunluğu mizah amaçlı şeyler senin gibi çok derinlikli (!) şeyler yazamıyorum ama en azından deniyorum..evet biraz muhalif takılıyorum , ne yapayım tuco benzine bir günde 5 tl zam yapılan bir ülke olduk , hiç sesimizi çıkarmayalım mı? sen de keşke vaktini yozlaşmış çarını savunmak yerine asıl ülkende neler olduğuna harcasan...
    --- spoiler ---

    şu an sevgilimle fevkalade gülüyoruz be lukri, sağolasın :)) (ne yani bizim de eşimiz yoksa da sevgilimizle gülüp eğlenmek hakkımız değil mi?)

    senin kendinle çelişmenden ben yoruldum, hatta hicap bile duydum ama sen bundan ısrarla vazgeçmiyorsun. iki yıllık hesapla 4bin entry yazdım diyorsun, on yıllık hesapla 600 entrysi olan adama “sönön göbö dörönlöklö yözömöyoeguejdujdu…) diye anlamsız bir çıkışta bulunuyorsun. ve muhaliflik taslamalara falan girip, keşke sende’lere düşüyorsun. sadece rusya ukrayna ile ilgili olanları değil bazı eski başkaca (ülkede yaşanan kahpelikler, ülkeyi yönetenlerle ilgili olan) yazılarıma da bir göz atsaydın keşke be lukri. madem ki beni kendine burada bir nevi düşman veya rakip belledin, düşmanın veya rakibin hakkında gerçekçi bilgiye sahip olmanın mutlaklığını kabul eden bir tarihsel külliyattan da haberdar olman gerekmez miydi? entelektüellik için ülkede neyin kaç lira olduğunu buraya yazıp fav almak yetmiyor yani bir bakıma. ki, yeri gelmişken bunu mutlaka duymalısın; ben bir tüccar ve işletmeciyim. benzine gelen zam sana sadece arabana aldığın yakıta ödediğin ücret kadar yansıyor olsa da, benim bütün iş hayatıma doğrudan ve olumsuz etki ediyor, bunla ilgili entrylerim de bulunuyor, şimdi uğraşamam ama istersen bulup önüne koyarım da yani, bil isterim. ve yine ayrıca bir ek; bana “keşke sende böyle yapsan bla bla” dediğin şeyleri yaptığım/yazdığım için yok edilmiş üç farklı hesabım oldu, bunun da bilmeni gerektiren konulardan olduğunu düşünüyorum.

    sürekli eleştirdiğin hataya düşüyorsun farkında olmadan, bir bireyi sadece bir konuda farklı düşünüyor diye tamamen karşı kutba yerleştirme hastalığına.. bunu eleştiren bir kimliğin (!) olduğunu haykırırken aynısını kendin yapıyor olman, aynaya baktığında yüzünün değişmesine yol açmıyor mu sahiden? he pardon, sen aynaya sadece ne kadar da karizmatik olduğunu tekrar tekrar görmek için bakıyordun değil mi? unuttum onu.

    --- spoiler ---

    kronik hastalıkla cebelleşen bünyem maalesef erken tükenme eğiliminde ..sırf sana cevap vermek için hastalığım nedeniyle kapattığım hesabı tekrar açtım..
    sağlık çok önemliymiş tuco bunu geç öğrendim...sana da akıl ve beden sağlığı diliyorum.
    --- spoiler ---

    geçmiş olsun dileklerimi belirtirken, bu kadar şeapmaman gerektiğini, sözlüğü hayatının temeline almaman gerekliliğini salık vermek isterim naçizane. sağlığın önemini anlattığın kişi de neticede yirmili yaşlarını sürmüyor, vardır herkesin kendine göre kendi çapında yaşadığı birtakım sorunlar, hastalıklar. olmuştur yani, bilebilir misin?

    hâsılı; sözlükteki kravatlı takım elbiseli entelektüel imajına gölge düşürmüşsem, yine boşver. çünkü bir gün geliyor, uyanıyorsun, gündelik işlerini hallettikten sonra sözlüğe giriş yaparken bir bakıyorsun alışık olmadığın bir görüntüyle karşılaşıyorsun. yazdığın 4 bin yazı, onca emek, onca kan, ter, gözyaşını bir tık dosya ile mail hesabında buluyorsun.. bir teşekkürü bile alaylı şekilde alıyorsun. o an bi’ sessizlik ve aydınlanma oluyor. boşverebilmeyi öğreniyorsun. çok şeapmamayı da! ;)

    tekrar geçmiş olsun lukricim. (burada gülmüyoruz, sevgilim sağduyuya davet etti, gayet üzgünüz yani) …..

    selametle.
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap