• bizlerin yasal olarak* satın aldığımız veya kiraladığımız ancak ahbaplık etmeyeceğimiz bazı kimselerin de malesef internedlerden indirdiği ya da sokaktaki tezgahlardan satın aldığı filmlerin dosya adlarında veya dosya klasörürün içindeki teknik açıklama metinlerinde bazı ibareler bulunur. meraklısı için bu ibarelerin anlamları mümkün mertebe aşağıda derlenmiştir.

    peşin not. bendeniz de "bu yazı tamamiyle alıntıdır. tam olarak kaynak gösteremeyeceğim fakat yazan arkadaşa teşekkür ediyoruz." diyen bir kaynaktan alıp biraz türkçesini ve biraz da bariz teknik hataları düzeltmekle yetindim. bazı teknik bilgiler güncelliğini yitirmiş olabilir. lütfen uyarınız ve ekleyiniz.

    bu listede yer alan çoğu tanım, ekşi sözlük'ün ilgili başlıkları altında ziyadesiyle mevcuttur. ancak yekpare halinin internetten film indirme olayına giriş seviyesinde tatmin edici bir rehber olacağını umuyorum.

    bu arada, bunu alanlar şunu da aldı:
    (bkz: ekşi sözlük dvd kayıt rehberi)

    .

    --> kamera (cam)
    kamera veya film dosyasında kısaca cam ibaresi olarak geçen bilgiden, genellikle dijital kameralarla yapılan sinema çekimleri anlaşılır. kamerayı sabitlemek için bazen üç ayaklı sehpalar* kullanılır, ancak çoğu zaman bu mümkün olmaz ve dolayısıyla sinema koltuğunda otururken elde tutulan kamera sallanır. ayrıca kameranın bulunduğu yere bağlı olarak ekran ortalanamayabilir ve görüntü oblik bir açıdan kaydedilir. eğer düzgünce yerleştirilmişse, ekranda yazı olduğu için kesin birşey söylemek zor ancak çoğu zaman bunlar ekranın üstünde ve altında üçgen çerçeve sınırlarıyla görünürler. ses açısından ise, kamerayla tümleşik mikrofon aracılığıyla kaydedilir ve özellikle komedi filmlerinde yer yer kahkahalar duyulabilir. bu faktörlere bağlı olarak görüntü ve ses kalitesi genellikle düşük olur, yalnız şans yaver giderse boş sinemada girişimsiz ses sinyalleriyle temiz bir çekim oluşturulabilir. henüz gösterimde olan yeni filmlerde yaygındır. sabredildiği taktirde arzulanan film stabil ve kaliteli formatta ortamlara düşecektir.

    --> telesync (ts)
    telesync, harici ses kaynağı kullanması dışında (genellikle bu harici ses, insan seslerinden uzak olan bir yerden, koltuğun özel bir kısmından alınır) kamera ile aynı işlevi görür. özellikle birçok arkaplan gürültüsünün sese karıştığını düşünülecek olursa, bir doğrudan ses kaynağı yüksek kalitede bir ses kaynağı olacak diye bir kaide yoktur. genellikle telesync, boş bir sinemada ya da profesyonel bir kamera yardımıyla projeksiyon odasından - ki böylece daha iyi bir görüntü kalitesi elde edilir - kaydedilir. kalite, çekimden çekime oldukça değişken olabilir. o yüzden, tüm filmi indirmek yerine, önce örneğinin* indirilmesi önerilir. telesync’ler çoğunlukla etiketlendirilmemiş kameralardır.

    --> telecine (tc)
    telesine makinesi, filmi dijital olarak makarasından kopyalar. ses ve görüntü çok iyidir, ama gerektirdiği teçhizatı ve masrafı dolayısıyla telesineler pek yaygın değildir. genellikle film, gerçek aspect oranında* olacaktır. bununla beraber 4:3 telesineler de mevcuttur. buna en iyi örnek, internette yaygın olarak bulunabilen jurassic park 3 tc’dir. telesine, film oynarken ekranda görünen bir zaman sayacı olduğu için zaman kodlamasıyla çakışmaz.

    --> screener (scr)
    bir filmin promosyon amaçlı vhs kaseti, piyasaya çıkmadan önce dükkanlara ve diğer bazı yerlere gönderilir. bir screener, vhs kasedi formatındadır ve genellikle 4:3 (tam ekran) aspect oranına sahiptir. bunun dışında geniş ekran olanları da bulunabilir. en büyük dezavantajı, ekranın altından geçen ve telif hakları ile kopya yazılım ihbarı için telefon numarasının yazdığı mesajdır. ayrıca, eğer kasedin seri numarası ya da kasedin içine doğru bir çizgi varsa, bunlar genellikle siyah bir çizgi ile olmak üzere, o bölgenin üstü çizilerek bloke edilmelidir. bu genellikle sadece birkaç saniyeliktir fakat maalesef bazı kopyalarda bu çizgi tüm film boyunca kalır ve bazıları oldukça büyüktür. kullanılan araç gerece bağlı olarak, screener kalitesi (eğer master kopyasından yapılmışsa) mükemmelden (eğer kalitesiz malzemenin kullanıldığı eski bir vhs kaydedicisi ile yapılmışsa) düşük kaliteye kadar değişir. çoğu, screener vcd’e dönüştürülür ancak bazı svcd denemeleri de olmuştur ve içlerinde vcd’ninkilerden daha kaliteli sonuç verene rastlanır.

    --> dvd-screener (dvdscr)
    aynı şekilde screener’lardan bazıları dvd’ye dönüştürülür. dvd retail’lerin içerdiği bazı ekstralar dışında genellikle geniş ekrandır (widescreen). uyarı mesajları her zaman siyah kısımda olmayabilir; dolayısıyla bu, izleme zevkini bölebilir. rip edenin yeteneğine bağlı olarak dvd screener’lar çok iyi kalitede olabilir. dvd screener’lar genellikle svcd ya da divx/xvid formatlarına dönüştürülür.

    --> dvdrip
    piyasaya sürülen dvd’nin son kopyasıdır. mümkünse bu, tekrar pre-retail* (örneğin, star wars episode 2) olarak piyasaya sürülür ve mükemmel kalitede olur. dvdrip’ler, svcd ve divx/xvid olarak yayımlanır.

    --> vhsrip
    genellikle kaykay/spor videoları ve xxx gösterimleri olmak üzere retail vhs’den dönüştürülmüşlerdir.

    --> tvrip
    tv programları; ya ağ üzeri (dijital kablo/uydu dekoderleri aracılığıyla cap edilenler daha uygundur) ya da gösterim öncesi (yani, uydu kanalının programı şebekeye birkaç gün önceden göndermesi, ki bunların bazılarında sahneler titrek çıkar) şeklindedir. "wwf raw is war" gibi ekstra bölümler içeren bazı programlar ve kamera/yorum testleri ayrıca rip dahilindedir. pdtv, dijital bir tv pci kartından cap edilir, bu genellikle iyi sonuç verir; öyle ki bazı rip gruplarnıın bunları svcd olarak yayınlama eğilimleri görülmektedir. bütün vcd/svcd/sivx/xvid ripleri tv görüntüsüyle desteklenmektedir.

    --> stv - straight to video (direkt video’ya)
    “straight to video: was never released in theaters, and therefore a lot of sites do not allow these.” ibaresi görülüyorsa sinema salonlarında değil, yalnızca dvd formatında veya tv kanallarında gösterime sunulan filmlerdir. örneğin, starship troopers. daha önceden hiçbir surette sinemalarda gösterilmediği için birçok ripçi grubun sitesi bunları kabul etmez.

    --> workprint (mbdx)
    workprint, henüz bitmemiş bir filmin kopyasıdır. filmde eksik sahneler, ses efektleri ya da müzikler olabilir. kalite mükemmelden çok kötüye kadar değişir. bazı workprint’ler son baskısından oldukça farklıdır (örneğin, men in black filminin iş kopyasında yaratıklar ve oyuncular olmaları gereken yerde değillerdir) ve diğerleri de ekstra sahneler içeriyor bile olabilir (jay and silent bob). mbdx’ler, eğer ki iyi kalite bir kopyası edinilirse, koleksiyonda hoş bir ilave versiyon işlevi görebilir.

    --> tvrip
    analog kaynakli tv-kartlari ile yapılmış kayıtlar için kullanılır.

    --> dvbrip
    dijital kartlarla yapılan kayıtlar icin kullanılmasi çok daha doğru olur. kalite nerdeyse dvdrip ile eşdeğerdedir. bu yüzden tvrip ile dvbrip birbirine karıştırılmaması gerekir.

    --> brrip
    (bkz: blu ray rip)

    --> dvb
    digital video broadcast. türleri şunlardır: dvb-s, dvb-c, dvb-t mpegii olarak uydudan, kablodan veya bir çatı veya oda anteni ile evlere ulaşır (dvb-t bazı avrupa şehirleri için geçerlidir). rip olayını bir pci-karti ile çok hale getirir.

    --> divx re-enc
    divx re-enc, orijinalini vcd kaynağından alan ve ufak boyutta bir divx dosyasına re-encode edilen filmdir. çoğunlukla dosya paylaşanlarda görülür ve bunlar genellikle ‘film.ismi.grup(1of2)’ şeklinde etiketlenirler. bu işi yapan gruplardan en bilinenleri; smr ve tnd’dir. eğer bir filmin 200mb’lık kopyasına sahip olup olmama konusunda kararsız değilseniz, bunlar pek download etmeye değmezler. genellikle uzak durulması önerilir.

    .

    ----watermarks (filigranlar)----

    birçok film, asya silver’ları ve pdvd’lerden gelir ve sorumlu kişi tarafından etiketlenir. bu etiketleme genellikle bir harf/ilk harf veya genellikle köşelerden birinde bulunan küçük bir logo şeklinde olur. en meşhurları; "z", "a" ve "glove" filigranlarıdır.

    --> asian silvers / pdvd
    bunlar, uzakdoğulu bootlegger’ların çıkarttığı filmlerdir. genellikle bazı ripçi gruplar tarafından, kendileri adına çıkarmaları için satın alınırlar. silver’lar çok ucuzdur, birçok ülkede mevcuttur ve yeni bir versiyonunu çıkarmak da kolaydır. bu yüzdendir ki bu işin uğraşan çok sayıda birey ve grup mevcuttur. bunların çoğunluğunu birkaç dağıtımdan öteye gidemeyen küçük gruplar oluşturur. pdvd’ler ise dvd’ye konulan şeyin aynılarıdır; çıkarılıp eklenebilen (soft) altyazıları vardır ve kalite olarak silver’lardan çok daha iyidirler. normal bir dvd gibi rip edilirler, ancak vcd şeklinde dağıtılırlar.

    .

    ----formatlar----

    --> vcd
    vcd mpeg1 tabanlı bir formattır. sabit olmak üzere 1150 kbit bitrate’e ve 352×240 çözünürlüğe sahiptir. genellikle düşük kalitede (kamera / ts / tc / vhs çekim / tv çekimi (analog) küçük boyut elde etme, tek cd’ye sığdırabilme amaçlı kullanılır. vcd’ler ve svcd’ler süreye dayalıdır, yani bir diskin kapasitesinden daha büyük bir mpeg film yine de (süre sayesinde) 74 dakikalık bir cd’ye sığabilir.*

    --> svcd
    svcd ise mpeg2 bazlıdır (dvd gibi) ve 2500 kbit’e kadar değişken* bitrate değerlerine izin verir, ayrıca 480×480 (ntsc) çözünürlüğe sahiptir, ve oynatıldığı zaman 4:3 görüntü oranını alır. değişken bitrate’ten dolayı tek cd’ye sığacak uzunluk kesin bilinmemektedir, fakat genellkle 35-60 dakikanın bir cd’ye sığdığı görülmüştür. değişken bitrate kullanarak svcd yapımı sırasında çoklu geçişler (multi-pass) kullanılmış olması önemlidir. belki yapım süresi uzar, fakat nihai ürün daha net görüntü verir.

    --> xvcd / xsvcd
    basit bir şekilde kurallara uymayan vcd’lerdir. daha yüksek birate ve çözünürlük değeri alabilirler, ama sonuçta durum vcd’yi oynatacak makinenin kapasitesine bağlıdır. xvcd’ler ortalıkta fazla görünmez çünkü genellikle üretim amacı internete yaymaktan ziyade ev kullanımıdır.

    --> divx*** / xvid
    divx formatı multimedya platformları için tasarlanmıştır. iki codec kullanır: biri düşük hareket (low motion), öbürü ise yüksek hareket (high motion). uzun süre önce yapılmış filmlerin çoğu low-motion olarak oluşturulmuştur ve high-motion'da da problemler vardır. iki codec arasındaki değişimleri sağlayarak daha kaliteli sonuçlar elde edebilmek için sbc (smart bitrate control*) adlı bir yöntem geliştirilmiştir. çok yüksek işlem değeri ve karmaşık algoritmalar ile yapıldığından dolayı divx filmlerin eski standart dvd player’larda çalışmaları mümkün değildi. ancak bugün divx player formatını kabul eden ürünler yaygınlaşmıştır. düzgün divx’ler genellikle dvd’lerden rip edilmiştir ve bir cd’ye 2 saatten uzun iyi kalitede divx sığdırılabilir. farklı türde codec’ler mevcuttur, en ünlüleri divx ile xvid dir.

    --> cvd
    cvd, cvd ile svcd’nin bir kombinasyonudur. genellikle bir çok dvd player tarafından desteklenirler. svcd’nin mpeg’ bitrate’lerini destekler ama 352×480 (ntsc) çözünürlüğü kullanır, çünkü yatay çözünürlük fazla önemli sayılmaz. bir süredir hiçbir rip grubu cvd yayınlamamaktadır.

    --> dvd-r
    dvd-r, en popüler dvd yazma çözümüdür (dvd-ram, dvd+r gibi farklı seçeneklerin arasından sıyrılır). taraf başına 4.7 gb veri taşır, çift taraflı yazılabilir dvd'ler de mevcuttur, böylece tek diskte yaklaşık 10 gb taşınabilir. svcd ‘nin mpeg2 görüntüleri dvd-r’a yazılıp izlenmeden önce dönüştürülmelidir. dvd’den dvd-r’a kopya yapmak da mümkündür, ama bazı durumlarda extralar/diller yer sorunu yaratmamaları açısından
    kaldırılır.

    --> minidvd
    minidvd ile cdvd, dvd formatının standart bir cdr/cdrw üzerinde olmasıdır. yüksek çözünürlük/bitrate değerlerinden dolayı bir minidvd diskine 18-21 dakikalık görüntü yazılabilir, fakat bu format sadece birkaç oynatıcı tarafından desteklenir.

    --> mkv
    matroska video avi veya ogm gibi bir dosya türüdür. esasen, realmedia formatının çok geliştirilmiş şeklidir. tek dosyada altyazı, film cover vs. çoklu seçeneklerde kodlanabilir. bazı divx oynatıcılarda desteklenmektedir. mkv'ye güvenip dvd/divx oynatıcı satın almadan önce iyice soruşturmak yerinde olur. kota dostudur. mkv'yi kaliteli bulanlar vardır ama bu tamamen zevkler ve renkler kategorisine girer; aynen 56 kbps mp3'ün ses kalitesini yeterli bulanla bulmayan arasındaki fark gibi. arşivcilere ve görüntü kalitesine önem verenlere tavsiye edilmese de yer tutmadığı için bak-at kabilinden filmler için uygundur.

    .

    ---çeşitli terimler----

    --> regional coding (bölgesel kodlama)*
    filmlerin amerikan dvd’lerini satın alanların, kendi ülkelerinde bunları erken izlemelerini ya da amerika-dışı distribütörlüğünü başka firmaların yaptığı eski filmlerin, amerikan firmaları aracılığıyla ülke dışına ihracını engellemek için dizayn edilmiştir. birçok player'ın bölgesel kodlaması, bir çip aracığıyla ya da kumanda yardımıyla kaldırılabilir.

    --> rce
    rce (bölgesel kodlama arttırıcısı), "çok bölgeli” player"lar yaratmak için dizayn edilmişti. ancak sonradan üstesinden gelinmiş olsa da uygulamada birçok hatayla karşılaşılmıştır. halen çok az sayıda film rce kodludur ve bunlar da hiç tutulmazlar.

    --> macrovision
    macrovision, ticari dvd’lerin çoğunda bulunan kopya korumasıdır. eğer dvd kopyalanırsa; vhs’nin analiz edemeyeceği sinyaller gönderilir ki bu sinyaller sayesinde ekranda çizgiler belirir ve görüntü karanlıklaşır. kimi dvd player’larda (örneğin tesco’nun dansai 852’si) macrovision’un kaldırılabileceği gizli bir menü mevcuttur. ayrıca maplin ([www.maplin.co.uk ]) gibi adreslerden alınacak 30 pound’luk bir “görüntü sabitleyicisi” ile de bu koruma kaldırılabilir.

    --> ntsc / pal
    ntsc ve pal, dünyada kullanılan iki temel standarttır.* ntsc, pal’dan daha yüksek framerate’e sahiptir (29fps'ye karşılık 25fps) fakat pal’ın daha yüksek çözünürlüğü vardır ve daha keskin görüntüler elde edilir. pal sistemlerinde ntsc diskleri oynatmak, ntsc sistemlerinde pal diskleri oynatmaktan çok daha kolaydır ki bu ingilizler için ehvendir. rgb* destekli bir skart girişi, ntsc görüntüsünü çoğu yeni televizyonlarda tam renk olarak oynatacaktır ancak bunu vhs kasedine kaydetmek için ntsc’yi (çoğu dvd player’ın kullandığı pal60'a değil) pal50'ye dönüştürmek gerekecektir. bu dönüştürmenin tam sonuç verebilmesi için pahalı bir converter (200 euro ve yukarısı), tümleşik bir converter (dansai 852/ bazı daewoo’lar/ samsung 709) ya da her formata kayıt yapabilen dünya standartlarında bir vcr’a gereksiniminiz vardır.

    .

    ----sürüm dosyaları----

    --> rarset
    rarset belirtilen filmler rar ile sıkıştırılmıştır ve v2 (rar>.rxx) ya da v3 (part01.rar > partxx.rar) şeklinde part'ların bir dökümü verilir.

    --> bin/cue
    .cue dosyasını notepad ile açın ve ilk satırda sadece dosya ismi dışında bir yazı yazmadığından emin olun. sonra nero gibi bir disk yakıcı programla cue dosyasını açın ve program bu dosyayı vcd/svcd formatında yazacaktır. tvrip’ler mpeg olarak yayınlanırlar. divx dosyaları ise sadece divx ve .avi şeklindedir.

    --> nfo
    nfo dosyası filmi yayınlayan grubun reklamını yapmak amacıyla film klasörüne eklenir. bu dosyada yayınlama hakkında genel bilgi, format, kaynak, boyut ve işe yarayabilecek bazı notlar bulunur. bunlar aynı zamanda yeni üye alma ve grup için donanım istemek amacıyla da kullanılırlar.

    --> sfv
    bunlar genel olarak site düzeyinde, her bir dosyanın upload edilip edilmediğini kontrol etmek için kullanılır. ayrıca, sfv bütün dosyaların olup olmadığını veya crc* doğruluğunu kontrol
    edenler için de kullanışlıdır. bu dosyaları kullanabilmek için pdsfv veya hksfv gibi programlar gereklidir.

    .

    ----etiketler----

    --> proper (düzgün)
    bu işin kurallarına göre, kim ilk telesync’i yayınlarsa yarışı o kazanır. fakat eğer filmin kalitesi düşük ise diğer bir grup aynı filmin başka bir telesync’ini (ya da aynı kaynağın daha kalitelisini) koyar ve kopyalamayı önlemek için proper etiketini dosyaya ekler. proper, bu sahnedeki en öznel etikettir ve birçok insana göre proper’ın
    orijinalinden daha iyi olup olmadığı tartışılır. çaresizlik içindeki birçok grup da, proper’ları sırf yarışı kaybetmemek adına yayınlarlar. proper’ın yayınlanma sebebi nfo’da mutlaka belirtilmelidir.

    --> subbed (altyazılı)
    vcd olayında, eğer yayınlanan film altyazılı ise bu demektir ki altyazı film boyunca görüntüyle birlikte encode edilmiştir yani filmin üzerine sabitlenmiştir. bunlara genellikle malezya, çin, tayland dillerinde rastlanır ve bazen ekranın büyük bir kısmını kaplayan iki farklı lisan birden olur. svcd’ler eklenip çıkarılabilen (soft) altyazıları destekler ve bazı dvdrip’ler de eklenip çıkarılabilen altyazılarla yayınlanırlar. bu olay, eğer mevcut ise nfo dosyasında belirtilir.

    --> unsubbed (altyazısız)
    eğer bir film altyazılı yayınlanmışsa daha sonra bunun altyazısız sürümü dağıtıma sunulabilir.

    --> limited (sınırlı)
    limited bir film demek, filmin sınırlı sayıda sinemada oynandığı anlamına gelir. bu sayı genellikle 250 sinemanın altıdır. genellikle kısa filmler limited olarak yayınlanırlar.

    --> internal (dahili)
    dahili bir sürüm birçok sebebe bağlı olabilir. klasik dvd grupları çok sayıda dahili sürüm çıkartır çünkü o filmde kopyalama olsun istemezler. ayrıca düşük kaliteye sahip sinema ripleri dahili olarak yapılır. bunun nedenleri, grubun prestijini düşürmemek istemesi ya da daha önce yapılan riplerin sayıca fazla olması olabilir. dahili sürüm, grupların üye sitelerinde yer alır fakat site yöneticilerinin izni olmadan başka sitelere aktarılamazlar. bazı dahili sürümler filmin ismine ve popülerliğine bağlı olarak forumlara yayılabilmektedir.

    --> aspect ratio tags (aspekt oranı etiketleri)
    bunlar widecreen (geniş ekran) için "ws" ve fullscreen (tam ekran) için "fs" şeklinde belirtilir.

    --> recode
    recode; filmin önceden yayınlanmış versiyonunun, içindeki altyazıları kaldırmak ya da renklerini düzeltmek suretiyle tmpgenc’den filtre edilen versiyonudur. daha iyi gözükürler fakat bunlar, grupların kendi kaynaklarını sağlama beklentileri yüzünden fazla dikkate alınmazlar.

    --> repack
    ripci grup eğer ilk sürümde kötü bir iş çıkarmışsa, problemlerin düzeltildiği bir repack yayınlarlar.

    --> nuked
    bir film birçok sebepten dolayı nuke edilebilir. özel siteler kurallar çiğnendiği ("telesync yasak" olan yerlere telesync koymak) için nuke atabilir, fakat filmde oldukça büyük sorunlar var ise (20 dakikalığına sesin olmaması, 2.cd’nin farklı film/oyun çıkması, vb.) global nuke atılır ve bu dosyaları sitelerde dağıtan insanların kredileri düşer. nuke edilmiş filmler, bazı sefil forumlar, p2p ağları veya usenet gibi kaynaklara ulaşabilir ama ilk olarak neden nuke edildiğini kontrol etmek akıllıcadır. çünkü, eğer ripçi gruplardan biri birşeylerin ters gittiğini anlarsa, nuke’lerini geri talep edebilirler.

    --> nuke sebepleri (genellikle dvdrip için) şunlar olabilir:

    - "bad a/r": kötü aspekt oranı*. filmde karakterlerin çok şişman ve zayıf gözükmesi durumu.
    - "bad ivtc": kötü veya ters telesine. framerate dönüştürme işlemi yanlış ise.
    - "interlaced": hareket halinde görünen siyah çizgiler. alan düzeni yanlış ise.
    - "dupe" (kopya): gruplar emeklerinin çalınması konusunda son derece hassastırlar. sürümlerin dupe olup olmadığı çok sıkı takip edilir ve zaten genellikle çok barizdir. derhal ifşa edilir.

    .

    başlığı açarken aramaya bir köktendinci kadar inandığımı sandım
    ama sonradan sierra leone'nin nazik uyarısı üzerine edit/ekleme:
    (bkz: divx kısaltmaları)
hesabın var mı? giriş yap