4 entry daha
  • aslında kadınlara yapılan ayrımcılığı ifade eden, hem dolaylı * hem doğrudan * gerçekleştirirlebilen bir ayrımcılık türü. dünyanın hemen her yerinde mağduru değişmeyen taraftır *. bu yönüyle engelliliğe dayalı ayrımcılığa çok yakındır. daha çocukluk döneminde oluşan kalıp yargılar ile başlar. henüz ilk okul öğrencisiyizdir ve okul kitaplarındaki resimlerde, babanın elinde çanta ile işten geldiğini, annenin evde mutfak önlüğü ile babayı karşıladığını görürüz ya da tüm tamirci resimlerinde erkekler vardır. aslında bu durum cinsiyetle de pek alakalı değildir, kadın, toplumun kadına biçtiği roller yüzünden ayrımcılığa maruz kalıyordur. mesela kadınların gece işlerinde çalışmaması kadınların o işi beceremeyeceğinden değil ''kadının gece vakti ne işi var sokakta, kadın dediğin evde olur ve çoluk çocukla ilgilenir'' zihniyetinden kaynaklanır. toplumsal yapının oluşturduğu kalıp yargılar, önyargıya dönüşür ve erkek işi - kadın işi tanımlamalarını doğurur. bu nedenle cinsiyete dayalı ayrımcılık varlığını en çok iş yaşamında gösterir. patron ya bir kadın işçisine erkek işçisine gösterdiği davranış biçiminden daha negatif/pozitif davranıyordur ya da şeklen eşit görünen bir eylem kadın üzerinde daha olumlu/olumsuz bir etki yaratıyordur. henüz işe alım sürecinde bile kadının bilmem kaç sıfır yenik başlaması sonucuna bir de iş başvurularında ya da mülakatlarda kadını safdışı bırakmayı amaçlayan kriterlerin aranmasını eklersek durumun vahameti ortaya çıkar.

    daha teknik tanımla kadına karşı ayrım ; kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi sözleşmesi' ne göre kadınların medeni durumlarına bakılmaksızın ve kadın ile erkek eşitliğine dayalı olarak politik, ekonomik, sosyal, kültürel, medeni ve diğer alanlardaki insan hakları ve temel özgürlüklerinin tanınmasını, kullanılmasını ve bunlardan yararlanılmasını engelleyen veya ortadan kaldıran veya bunu amaçlayan ve cinsivete bağlı olarak yapılan herhangi bir ayrım, mahrumiyet veya kısıtlamadır.*
39 entry daha
hesabın var mı? giriş yap