6 entry daha
  • fuzuli birşeydir.
    elazığ'a gideceksinizdir. yerel otobüslerde yer kalmadığından dolayı,

    en hakiki, özünde has
    eşi benzeri namümkün
    şahsına münhasır
    diyarbakır

    otobüsü ile seyahat edeceksindir. gişedeki pala bıyıklı beyefendi size koltuk numerolu bileti uzatır. siz otobüse varırsınız, koltuğunuzda biri oturuyordur. önünüzde ayakta bekleyen bir vatandaş ise o koltuğun kendisine ait olduğunu iddia ediyordur. incelemişsinizdir, aynı koltuğa 3 bilet kesilmiştir. her ne kadar olaydaki yüzsüzlüğü ve bu yüzsüzlüğün beraberinde getirdiği medeni cesareti takdir etseniz de, bir tarafınızın (kendi meselesi olması hasebiyle) yusuf yusuf çığlıklarına dayanamayıp, pala bıyık beyefendinin yanına gider, durumu anlatır ve "kardaş sen şu bıyıklı abeyin yanına otur, sonra yerleşirsing" önermesi ile otobüse dönersiniz ve aslında doğru şahıs olup olmadığından emin olmamakla beraber, birbirine çok şiddetli bir benzerlik sergileyen pala bıyıklılardan birinin yanına yerleşirsiniz.
    koltuk düzenlemesindeki düzensizlikler ise, yine numerolu bilet almış bulunan ve ankara'daki otogarda bekleyen yolcuların alınmaması ile bertaraf edilir. tüm bu olaylar üzerine "la ne bokuma koltuk numarası veriyoğnuz dingiller?!" dersiniz (ben "hay allah... işe bak... edepsiz insanlar..." derim).

    yolculuk esnasında başınıza gelenleri yazsanız, cümle pişmiş tavuk ibretle okur, şaşkına döner. lakin bu başka entrilerin konusudur, buraya yazmazsınız. çünkü yakışık almazdır.
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap